Batılı ana akım medya Ukrayna’daki Nazi problemine göz yummayı daha ne kadar sürdürecek?

Batılı ana akım medya Ukrayna’daki Nazi problemine göz yummayı daha ne kadar sürdürecek?

Stepan Bandera, 20. yüzyılın başlarında Ukrayna için bağımsız bir devlet kurmak isteyen Ukraynalı bir milliyetçiydi. Ancak bu arayış onu Nazi Almanyası ile el ele vermeye götürdü. Bandera ve bugünlerde Ukrayna Milliyetçileri Örgütü (OUN) olarak bilinen destekçileri, daha sonra Nazi rejiminin emriyle binlerce Polonyalının sistematik olarak öldürülmesinden sorumlu olacaktı. OUN sonunda Sovyetler tarafından ezilecek ve hapsedilecek olsa da, hücreleri Ukrayna'nın batı kesiminde on yıllar boyunca güçlü kalmaya devam etti.

ABD ve Batı yaptırımları Rus ekonomisini daha da güçlendirdi

ABD ve Batı yaptırımları Rus ekonomisini daha da güçlendirdi

Yazar Kenneth Rogoff ise Batı yaptırımlarının Rus ekonomisini felce uğratamamasını, bu yaptırımların İran ya da Kuzey Kore'ye uygulananlardan çok daha hafif olmasına, özellikle de üçüncü bir tarafa yaptırım uygulanmasını içermemesine bağlıyor.

Suudilerin Yemen’de geri adım atmasının başlıca nedenleri

Suudilerin Yemen’de geri adım atmasının başlıca nedenleri

Al-Monitor için haber yapan Yemenli gazeteci Mareb al-Ward, Çin'in Yemen büyükelçilerinin Ensarullah'ın temsilcileriyle düzenli olarak görüştüğünü ve Çinli görevlilerin örgütten 1962 devrimcilerinin halefi olarak bahsettiğini belirtti.

Davos 2023: Adaletsiz bir dünyayı korumak

Davos 2023: Adaletsiz bir dünyayı korumak

"Dünya nüfusunun en yoksul yarısından bir kişinin, en zengin %1'den birinin bir yılda kazanacağını kazanması 112 yıl sürer. Son on yılda, en zengin yüzde 1, tüm yeni servetin yaklaşık yarısını ele geçirmişti; şimdi bunun üçte ikisini yakalıyorlar. Davos'un istikrara kavuşturmak istediği dünya, işte bu aşırı adaletsiz dünyadır."

İran’daki isyanlar nasıl geri tepecek?

İran’daki isyanlar nasıl geri tepecek?

"Ayrıca, her devlet geleneğinde yönetim biçimini değiştirmek basit bir halk iradesi meselesi değildir. Örneğin, Kanada'da monarşiyi ortadan kaldırmak için anayasal ölçüt o kadar yüksek tutulmuştur ki, bazı hukuk uzmanları bu arkaik kurumun kaldırılmasının pratikte imkânsız olduğunu düşünmektedir."

İran’a karşı bir medya savaşı silahı olarak ‘tecavüz yalanları’

İran’a karşı bir medya savaşı silahı olarak ‘tecavüz yalanları’

İkinci Dünya Savaşı sırasında Hitler'in Üçüncü Reich'ının baş propagandacısı olan Joseph Goebbels'e atfedilen bir propaganda kanunu şöyle der: "Bir yalanı yeterince sık tekrarlarsan gerçeğe dönüşür." Psikologlar bu fenomeni "sahte hakikat etkisi" olarak adlandırıyorlar ve tekrarın hakikat hakkındaki inançları etkileyebileceğini doğruluyorlar. İran bugün dörtnala giden “Gish gallop” süreci ile karşı karşıya; bu, yanlış beyanlar ve düpedüz yalanlarla rakibi alt etmeyi hedefleyen bir retorik tekniğidir.