"Bölgedeki en geniş anti Siyonist direniş örgütlerinden biri olan ve tüm tarihi boyunca İsrailli düşman tarafından fedakarlıkları ve direnişi nedeniyle saldırıya uğrayan Hizbullah nasıl olur da terörist olarak değerlendirilebilir?" ve ekledi: "Arap halkları ümitlerini Siyonistlere ve onların destekçilerine bağlayan bu hainleri cezalandıracaktır."
ABD Nusra dahil tüm silahlı Selefi unsurlara nasıl destek veriyor? Libya'daki ABD elçiliğine yapılan saldırının arka planında ne vardı?
Cartalucci'den, Suriye'deki kimyasal silah bilmecesini ve bağlantılı konuları masaya yatıran önemli bir analiz...
"Batı, bu silahların “ılımlılara” gönderildiğini iddia ederken, bizzat ABD Dışişleri Bakanlığı El Kaide’nin Suriye’nin bütün büyük şehirlerinde faal olduğunu, yüzlerce terörist saldırı gerçekleştirdiğini ve çatışmada açık ara en örgütlü ve en fazla öne çıkan militan cephesi olduğunu kabul ediyor."
Raporlar ayrıca onun, ABD destekli Suriyeli isyancılara silah sevkiyatlarını düzenleyen başlıca El Kaide bağlantılı Libyalı silah tüccarı (ve CIA ajanı) Abdülhakim Bilhac’la bağlantıları olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla muhtemelen, Stevens’ın 11 Eylül 2012’de “El Kaide” tarafından öldürülmesi bu faaliyetle bağlantılıydı.
“Trablus Askeri Konseyi şefi ve Libya İslami Savaş Grubu’nun eski lideri Abdülhakim Bilhac, İstanbul’da ve Türkiye sınırında Özgür Suriye Ordusu liderleriyle bir araya geldi.” Bu, Bilhac’la birlikte çalışan bir subay tarafından aktarıldı.
Gerçekte bu paralı askerler her zaman Suudi ailesi içerisinde gerici bir grup olan Südeyriler klanı daha da özelde Prens Bender bin Sultan tarafından kontrol edildi. Başkan Bush’un sürekli olarak evlatlığı olarak lanse ettiği Sultan, (kendisine babalık yapılması hoşuna giden zeki bir çocuk olduğunu söylemek gerekir) CIA adına anlaşma yapıyordu.