Hariri’nin bu süreçte hem Riyad yönetimini hem de Washington yönetimini, Hizbullah ile işbirliği yapmayı gerektirse bile Lübnan’ın istikrarının iki ülkenin yararına olacağı konusunda ikna ettiğine işaret etti. Yazının devamında Suudi bir yetkiliden aktaran gazeteci, Suudi Arabistan’ın Lübnan ordusunu desteklemek için Amerika ile işbirliği yapma niyetinde olduğunu bildirdi.
ABD, Suudi Arabistan’a binlerce tanksavar füzesi satacağını açıkladı. Anlaşma, toplam 1 milyar dolar değerinde 14 bin kablo güdümlü füze ile 1700 başka füzenin tedariğini kapsıyor.
Mursi, İran ile ilişkiler hakkında kendisine yöneltilen bir soruyu da “İran ile iki ülkenin ortak çıkarlarına dayalı doğal ilişkiler yürütmeli ve siyasi ve iktisadi işbirliği ortamlarını geliştirme çabalarını baştan almalıyız. Bu durum bölgede stratejik bir denge yaratacaktır ve bu benim programımın bir parçasıdır” şeklinde cevaplandırdı.
"Kürt kökenli Abdülbasit Sida’nın başkanlığa seçilmesinin, Suudi Arabistan’daki Âl-i Suud ile Kuzey Irak’taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin anlaşması sonucunda gerçekleştiği kanaatinde olan kimi siyasi gözlemciler, bu dosyanın resmen Amerika ve Arabistan’a teslim edildiğinin altını çiziyorlar."
"İran İslam Devrimi’nden sonra ortaya çıkan çok boyutlu meseleler Arabistan’ın 20. yüzyılda yüzleşmek zorunda kaldığı en tehlikeli durum oldu. Bu tartışmalar daha önceki Haşimilik ve Nasırcılık tartışmalarının sahip olduğu bütün unsurları içinde taşımakla beraber yeni bir boyutu da sahipti."