Allah’ı kavramlarla değil, zâtımız ve fıtratımızla bulduğumuzdan, âlemi de O’nun nurunun ışığında görmeye başlarız. Eğer Hakk’ın nuru olmasaydı, âlemi göremezdik. “Allah göklerin ve yerin nurudur.”
Kendine ulaşınca başkasından kurtulur. Kendi yalnızlığını bulunca da kendi yalnızlığının Hak Teâlâ’nın yalnızlığının bir mazharı olduğunu görür. İnsan Allah’a sahip olduğu zaman artık başka ne isteyebilir? Arifin dediği gibi eğer O’na ait olursan artık her şey senin olur, her şey sana yönelir.
Öldürülmüş Iraklıların sayısının artık 1,5 milyon ile 3,4 milyon arasında bir rakamla ifade edileceğini söyleyebiliriz. Elde ettiğimiz bu istatistiksel aralığa bakıldığında bizim ilk tahminiz olan 2.38 milyon rakamının olması gereken yerde durduğunu göreceğiz.
“Save the Children” (Çocukları Koruyun) adlı yardım grubunun verilerine göre sadece geçen yıl yaklaşık 50.000 Yemenli çocuk açlıktan öldü, yani ortalama her hafta 1000 çocuk. Bir milyon Yemenli koleradan etkilendi ve bu salgının yaklaşık 2500 cana mal olduğu iddia ediliyor.
Daha fazla ilerlemeden belirtmek gerekir ki, okuyucular bunun Duma’daki tek hikâye olmadığından haberdar olmalı. Kasabanın yıkıntıları arasında kimyasal gaz hikâyelerine asla inanmadığını ve tüm bunların silahlı İslamcı gruplar tarafından yayıldığını söyleyen pek çok insanla konuştum.
“Hizbullah’ı tam olarak anlayamıyorsun” diyor. Yüzündeki ciddiyet samimiyetini gösteriyor. “Sen Hizbullah’ı göremezsin… Onlar seni görür!” Onun uyarısı ve yorumu, bugünün Hizbullah’ını tanımlamak için oldukça isabetli veriler sunuyor.
Aşağıdaki röportaj Engdahl'ın Almanca yayınlanan "Gizli dosyalı STK’lar" (Geheimakte NGOs) başlıklı kitabına odaklanıyor. Röportajı, Almanya’nın Bonn şehrinde yaşayan ve iki dilli http://betweenthelines-ludwigwatzal.com/ blogunu hazırlayan gazeteci ve editör Dr. Ludwig Watzal yaptı.