"Durak" için 68 adet haber bulundu

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (16): Gerçek mutluluk aklî hazlardadır / Aklın yolculuğu sonsuzdur

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (16): Gerçek mutluluk aklî hazlardadır / Aklın yolculuğu sonsuzdur

İnsanımız artık şunu bir anlasın: Kalp, aklın özüdür. Âkil olmayan bir kalp, bizim hiçbir işimize yaramaz. Genel itibariyle de, akıl olmaksızın diğer şeyler ne gibi bir anlam ifade edebilir ki? Bu gibi yanlış kabuller asırlar boyunca toplumumuzda yer edindi. Bilgi ve bilinç olmaksızın, varlığın da bir anlamı yoktur. Feyz’in “O, dur durak bilmez” şeklindeki ifadesi, aklın hiçbir durağının olmadığı anlamına gelir.

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (12): Doğa ve Tarih Problematiği (Nefs ve Beden)

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (12): Doğa ve Tarih Problematiği (Nefs ve Beden)

Bizler, nefsi ve idrâkleri mücerred (soyut) kabul eden kimseleriz. Mücerred, zaman ve mekânın ötesinde olan şeydir. Siz tarihteki olaylara geri döndüğünüzde, zamana geri dönmüş olmuyorsunuz. Tarihe geri dönen, sadece akıldır. Eğer bir insan âkil olmazsa, zamanın geçmiş olduğunu kavrayabilir mi? Geçmişi anlayabilen tek şey, düşüncedir.

İbrahimi Dinani: Fârâbi Dersleri (9): Fârâbî’nin sosyal ve siyasal düşünceleri

İbrahimi Dinani: Fârâbi Dersleri (9): Fârâbî’nin sosyal ve siyasal düşünceleri

Hakk Tebârek ve Teâlâ ise, âlemin hem fâili hem de gâyesidir. Bu âlemin yaratılış amacı nedir? Allah, âlemi nereye doğru yol alması için yaratmıştır? Bu âlemin neticesi insandır ve onun tekrar Allah’a dönmesi gerekir. O halde Allah, fâil ve gâyedir. O hem fâil hem de gâye olduğundan hem başlangıç (ilk) hem de sondur.

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (8): Fârâbî’nin Düşüncesinde Hayâlin Rolü

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (8): Fârâbî’nin Düşüncesinde Hayâlin Rolü

Fârâbî’nin benimsediği bu felsefî yorum, sırr makamına ve Zât-ı Ahadiyyet’e işaret etmektedir. Varlıkta hep bir muamma söz konusudur. Eğer bu sır bir kerede çözülseydi, varlık adi, değersiz bir hale bürünürdü. Zaten insanın tüm merakı da, o sırra erişmektir. Bu, varlığın sonsuz olduğu anlamına gelir. Eğer her gizem çözülebilseydi, varlık sonlu ve sınırlı olmuş olurdu. Oysa varlık sonsuzdur.

Sudan’daki çatışmalar Tel Aviv’i niçin endişelendiriyor?

Sudan’daki çatışmalar Tel Aviv’i niçin endişelendiriyor?

1967'deki Arap-İsrail savaşından sonra Sudan, sekiz Arap ülkesinin “Üç Hayır” kararını kabul ettiği önemli bir Arap Birliği konferansına ev sahipliği yapmıştı: “İsrail ile barışa hayır, İsrail'in tanınmasına hayır ve İsrail ile müzakerelere hayır!” Sudan, bir zamanlar Arap dünyasında İsrail rejiminin en büyük hasımlarından biriydi

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (4): Fârâbî’nin Epistemolojisi (Bilgi Felsefesi)

İbrahimi Dinani: Fârâbî Dersleri (4): Fârâbî’nin Epistemolojisi (Bilgi Felsefesi)

O, başka bir yerde de şöyle terennüm etmiştir: “İki gözümün üstüne otur, ey benden daha ben olan!” Ben benim ama sen benden daha çok bensin. Benim bu benim, bir işe yaramaz. Hakikat, Hakk Teâlâ’ya aittir. Bakınız ne kadar da güzel söylüyor. Sen, bensin; ben Sen’in yanında kimim ki? Sen’in olduğun yerde, artık ben yokum.

İbrahimi Dinani: İbn Sina Dersleri (18) (SON): İnsanın kendine yabancılaşmasının kaynağı nedir?

İbrahimi Dinani: İbn Sina Dersleri (18) (SON): İnsanın kendine yabancılaşmasının kaynağı nedir?

Aslolan vücûddur. Yokluk, varlığın ışığında anlam kazanır. Eğer varlık olmasaydı, yokluğun ne gibi bir anlamı olabilirdi? Hiçbir anlamı olmazdı. İnsanın bu meselelere/kavramlara dikkat etmesi, yani aslolanın vasl ve vahdet olduğunu bilmesi oldukça önemlidir. “Yabancılaşma,” “hicran” ve “firâk” gibi şeylerin tamamı ârızîdir ve sonradan meydana gelir.