“Önümüzdeki günler ve haftalar Batı Asya bölgesinin kaderi açısından çok önemli ve belirleyicidir. Savaşın bölgeye yayılma ihtimali var. İslam ülkelerinin, sınırlarını İslam dünyasının gönüllülerine açması ve Siyonistler karşısında savaşarak şehadete ulaşmayı arzulayan İslam dünyasının devrimci gençlerinin Filistin'deki çaresiz kardeşlerinin yardımına koşması mümkün.”
Câhiliye ölümü ile ilgili olarak çeşitli tefsirler bulunmaktadır. Kimileri bu ifadeyi ‘‘dalâlet üzere ölmek’’ şeklinde tefsir etmişlerdir. Kimisi de ‘‘Hayır, bu anlama gelmemektedir, câhiliye ölümü gibi bir ölümdür’’ demişlerdir. Câhiliyye küfürdür. Öyleyse bunlar da küfür üzere ölmüşlerdir.
İslam İnkılabı Rehberi İmam Hamanei Dünya Kudüs Günü (22 Mayıs Cuma) münasebetiyle bir konuşma yaptı.
Resûlullah (s.a.a.) yüzünün rengi öfkeden değişmiş bir şekilde dördüncü şahsa yönelerek şöyle buyurdular: Ali’ye ilişmeyin, Ali’ye ilişmeyin, Ali’ye ilişmeyin! Ali bendendir ben de O’ndanım. O benden sonra bütün müminlerin velisidir. Hadisin her iki varyantı da Müsned’de geçmektedir.
Kardeşlerden biri bütün Müslümanların İbn Teymiyye’yi sevdiğini söylemişti. Bu söz doğru değil. Pek çok âlim onu eleştirmiş, hatta İmam Ali’ye düşmanlık gösteren bir Nâsıbî olduğunu ortaya koymuştur. İkinci olarak Allah aşkına bütün bu yalanlara rağmen İbn Teymiyye’yi sevebiliyor musun? Onun Nâsıbî ve Ehl-i Beyt düşmanı olduğunu anladığında da hâlâ bu sevgin devam edecek mi?
Demek ki benim tüm fiillerim ihtiyarîdir. Fakat benim ihtiyarım, benim kendi ihtiyarımda değildir. (Özgürlüğüm zorunludur). Bu başka bir yere bağlıdır. Bir mümin için sebepler silsilesi Hak Tebarek ve Teâlâ’da sona erer. Mümin olmayanlar ise tabiata ya da artık her neyi kabul ediyorlarsa ona ulaşırlar, nitekim bu konuda birçok şey söylüyorlar. Onlar tabiatın determinizmine inanıyorlar.
Pasajdan anlaşıldığına göre ekseriyet haklılığın ölçütü değildir. Kimileri Şia İslam dünyasının %10’unu oluşturmaktadır, demektedirler. Hadi Şiîlerin İslam dünyasının onda birini oluşturduğunu kabul edelim. Hattâ %2’nin, %98’e muhalif olduğunu kabul edelim. Bu vaziyet, muhalefet olduğu için icmâ gerçekleşmemiş demektir. Bu görüş bana değil Allâme Albanî’ye aittir.