Sandalyeye oturduğunda 20 yıldır basına röportaj vermediğini söyledi. Kabaca bir hesaplamayla kendisine Kudüs Ordusu komutanlığının tevdi edilmesinden bu yana… Fakat söyleşinin konusu bu kez Hacı Kasım’ın bize olumlu yanıt vermesine neden oluyor: 33 Gün Savaşı. Konu Hacı Rıdvan’a gelince yavaş yavaş sesinin rengi değişiyor...
Belki 2017’de olduğu gibi sınırlı bir saldırı başlatacak (bu yazı dün gece gerçekleştirilen ABD’nin Şam saldırısından önce kaleme alındı; Medya Şafak). Ancak bu saldırıların ABD’nin Suriye’deki mutlak başarısızlığını değiştirmek için yapabileceği çok şey yok.
2006 yılında Hizbullah, İsrail’in Merkava tanklarından müteşekkil zırhlı tümenlerinin yenilmezliği mitini kırdı. Bugün, İsrail’in hava üstünlüğü tarih oldu. İsrail’in halen nükleer caydırıcıya sahip olduğu ileri sürülebilir, ancak elindeki nükleer silahlar, içine girdiği çatışmalarda faydasızdır. Nereye nükleer bomba atacak? Gazze’ye mi? Lübnan’a mı? Kullanılacak nükleer silahın etkisi ve ortaya çıkacak radyasyon, Siyonist oluşumun kendisini de silecektir.
Örgüt, çocuk parkları ve okullar, hastaneler ve klinikler, hatta süpermarketler inşa ediyor. Savaşçıları ve aile fertleri pek çok hizmetten büyük indirimlerle yararlanabiliyor. Hizbullah’ın kurduğu okullarda eğitim, kamu okullarından daha ucuzdur. Yoksullar burs alır. Elbette eğitim Arap diline, İslam’a ve Şii geleneklerine odaklanır. Fakat İngiliz dili ve fen bilimleri de öğretilir. Bu okullar, Ortadoğu standartlarına göre çok yüksek seviyede bir eğitim sunmaktadır.
Şiiler, kafaların kesilmesi, çocukların katledilmesi, boğazların doğranması ve kadınların esir alınması tehdidine çok alışıktır. Şiileri dini liderlerimizin en küçük işareti ve çağrısıyla terörizme karşı savaşmaya istekli, adanmış kişilerden oluşan, sağlam ve konformizmden uzak bir küresel topluluk haline getiren budur.
Eldeki bilgilerin gösterdiğine göre bu savaş, Körfez rejimlerine her gün 200 milyon dolardan fazlasına mal oluyor. Bu haksız savaşın faturasında muazzam rakamlar bulunuyor ve 25 Mart 2017 itibariyle ortaya konulan rakamlara göre, bu savaşın öngörülen maliyeti 20 milyar dolardan 660 ila 700 milyar dolara kadar çıkmış durumda.
Suudi Arabistan'ın Yemen'de başlattığı "Kararlı Fırtına" adı altındaki savaşın üzerinden iki yıldan fazla zaman geçti. Bölgede taş üzerinde taş bırakmayarak devam eden savaş, Suudiler için başarısızlıkla sonuçlanmış gibi görünüyor. Suudi yönetimi bu savaşta hiçbir hedefini gerçekleştirme başarısına ulaşamadı.