Belçika kralı bunu yapmak istemeyerek, haksız kazançlarını harcamak için muazzam bir dizi bayındırlık işine girişti ve modern Brüksel'i yarattı. Şimdi AB ve NATO burada toplanıyor ve insanlık tarihinin en acımasız zulüm örneklerinden bazılarının kazançlarıyla çevrelenmişken, evrensel insan hakları konusunda küstahça nutuklar atıyorlar.
İşgalci rejimin, Direniş lideri Seyyid Hasan Nasrallah’ın varlığından dolayı sıkıntı çektiği kuşku götürmez. Siyonistlerin bu sıkıntıları itiraf etmesi ile birlikte, eski İsrail Başbakanı Yitzhak Shamir’in “Araplar aynı Arap, deniz aynı deniz” sözleri de, tarihin tozlu sayfalarına gömülmüş oldu.
Esad arzulu bir şekilde bir tehdit durumunda kendisinin de parçası olduğu Direniş Ekseni’nin yanında yer almayı bekliyor. Esad’ın 2006’da silah depolarını Hizbullah’a açması bugün sadece geçmişe ait küçük bir jest olarak görülebilir: İsrail ile yapılacak sonraki çatışmada Esad tüm Suriye ordusunu Hizbullah ve genel sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah’ın yanında savaşa sokacak.
Temel olarak kendi kendine yeterlilik üzerine kurulu bir ekonomi olan ‘Direniş Ekonomisi’ mükemmel bir fikirdir. İran’ın dışarıdan dayatılan yaptırımlardan kurtulmasına yardım ettiği gibi, aynı zamanda ülke içi kapasitelerin ilerlemesine yardım etmekte, ülke içinde istihdam ve katma değer yaratmaktadır ve son kertede İran, küreselleşmiş Batı ve Dünya Ticaret Örgütü kontrollü dünya ticaretinde yapabileceğinden çok daha fazla ihracat yapabilecektir.
“Politika değişikliği Suudi Arabistan ve İsrail’i yeni bir stratejik yakınlaşmaya götürdü ve bu büyük ölçüde, iki ülkenin de İran’ı varoluşsal bir tehdit olarak görmesinden kaynaklıydı. Bu ülkeler doğrudan görüşmelere girişti ve İsrail ve Filistin’da daha fazla istikrarın meydana gelmesinin İran’a bölgede daha sınırlı kaldıraç sağlayacağna inanan Suudiler, Arap-İsrail müzakerelerine daha yoğun bir şekilde dahil oldu.”
Pepe Escobar bağımsız bir jeopolitik analisttir. Russia Today, Sputnik ve TomDispatch için yazar ve ABD’den Doğu Asya’ya dek uzanan farklı web siteleri, radyo ve TV programlarının sıklıkla aranan bir katılımcısıdır. Pepe Escobar aşağıda okuyacağınız röportajı Ayetullah Hamaney’in resmi sitesi Khamenei.ir’in İngilizce sayfasına vermiştir.
WikiLeaks size, Panama Belgeleri’nin Amerika Birleşik Devletleri, George Soros’un çeşitli STK’ları ve bir dizi Batılı gazeteci tarafından sunulduğunu söyledi. Bunun kanıtı bugün çürütülemez. Son birkaç on yılda sadece haberleri kontrol etmek için değil, aynı zamanda toplumun işlemesini sağlayan kanunları bile etkilemek üzere geniş bir ağ kurulmuştur. İşte, işlerin Yeni Dünya Düzeni dahilinde işleyişine karşı bir örnekteki ilk doküman.