İslam hadis mirasındaki bazı meşhur rivayetler, her dönemde İslam ümmeti arasında din ilminin âdil taşıyıcısı ve koruyucusu olan birisinin kesinlikle var olduğunu ortaya koymaktadır. O, Hz. Peygamber’in Ehl-i Beyt’indendir ve O’nun ümmetinin hidayet kaynağıdır.
Krallığı kınayan ABD, Suudi ailesini tekfirciler tarafından ateşlenen bombardımanlar ve savaşların arkasında olmakla suçluyor. Tüm bu yaşananlar akıllara tek bir soru getiriyor. Krallığın sonu mu yaklaşıyor? Amerika ve müttefikleri ise, Suud ailesinden kalacak devasa servete göz koymuş durumda bekliyor.
İbn Abbas’tan rivayet edildiğine göre o şöyle demektedir: Ömer’in şöyle dediğini işittim: “Vallahi, ben sizin muta nikâhı yapmanızı nehyediyorum. Kuşkusuz muta nikâhı Allah’ın Kitabı’nda geçiyor. Şüphesiz Resulullah (s.a.a.) da bunu uyguladı.” Rivayet sahih bir isnada sahiptir.
Çünkü o “Bu hadis bize Ehl-i Beyt sevgisini, Ehl-i Beyt’i ululamayı, onların Hz. Resulullah’ın (s.a.a.) oğulları olmaları münasebetiyle konumlarını gözetmeyi anlatmak istiyor” demiyor. O, bu hadis “temessük”ü (tutunmayı) emrediyor, diyor. Kimileri hadisin anlatmak istediği Ehl-i Beyt’e sevgi duymaktır, demek suretiyle hadisin içini boşaltmaya çalışmaktadır, oysa hadisin kendisinde “ma in ehaztum/aldığınız, sarıldığınız müddetçe” ifadeleri geçmektedir.
Enis Nakkaş'tan yine çarpıcı analizler, bilgiler: "İran'ın hala 'Türkiye'ye uzatılmış el' olarak isimlendirdiği siyaseti, Türkiye'nin NATO'dan çıkması gerektiği üzerinedir. Rusya da aynı şekilde 'Türkiye'nin çıkarları Amerika'da değil, bizdedir' diyor."
Neden bölgesel-konfederal bir proje önermeye çalışmıyoruz? Dolayısıyla alternatif proje var aslında. Bunu küçük kapılarda önermek yerine yüksek sesle dillendirmek gerek. Silahlı çatışmalardan endişe duymuyorum. Bu anlamda bütün bölgede elimizi değil, parmağımızı koyduğumuz her yerde zafer kazandık.
Foreign Policy yazdı: "İslam Cumhuriyeti’nin laik Irak rejimi karşısındaki ruhani ve manevi üstünlük iddiasına gönderme yapan Rafighdoost, Humeyni’nin retorik bir dille 'Eğer biz kimyasal silah üretirsek, benimle Saddam arasında ne fark kalır?' dediğini hatırlıyor.