Yani akıl adeta dile gelip şöyle diyor: “Ben sonsuzun bir anlamının olduğunu biliyor, onu anlıyorum. Ancak o benim kalıplarıma sığmaz ve benim tasavvur edebileceğim bir şey değildir." Bu neyin hükmüdür? Aklın. İşte bu, kendi sınırlarının bilincinde olmaktır.
BBC ve Associated Press gibi önde gelen medya kuruluşlarına göre, Suriye’yi silip süpürdüğü iddia edilen gösteriler yalnızca yüzlerce kişiden oluşuyordu, ancak ilave Wikileaks yazışmaları, CIA’in Mart 2011 gibi erken bir tarihte bu gösterileri kışkırtmak için sahada müdahale ettiğini ortaya çıkarıyor.
Bu hafta İsrail’in El Kaide müttefiki isyancılara yardım ettiğini şu ana kadarki en yüksek seviyede teyit eden kişi, İsrail Savunma Bakanı Moşe Yalon’dan başkası değildi. İsrail medya kaynağı i24, Yalon’un “İsrail, sınırındaki Suriyeli isyancılara verdiği desteği, onların Suriye’deki Dürzi azınlığa zarar vermeme sözü vermesi şartına bağlıyor" dediğini aktardı.
Ehl-i Beyt Düşünce ve Diyalog Platformu yayımlamış olduğu bir bildiriyle terörist çeteler tarafından Suriye'nin İştebrak Köyü'nde yapılan katliamı telin ettiğini açıkladı. Söz konusu bildirinin metnini sizlerle paylaşıyoruz:
“AB’nin kanlı bir savaştan sonra, tarihin en başarılı barış ve kalkınma projesi olarak ortaya çıktığını hepimiz biliyoruz. Bugün, Ortadoğu için aynı beklentilere sahibiz.” Bir “Ortadoğu Birliği”nin kurulup kurulamayacağını tarihin şu anında belirlemek zordur, ancak Ortadoğu haritasını yeniden çizme sürecinin seyir halinde olduğu kesindir.
Tüm coğrafyamızı kana bulamak suretiyle siyo-emperyalistlerin “kaostan kendi düzenlerini yaratma” gündemlerinin gönüllü taşeronluğunu yapan barbar çeteler, bu sefer de İstanbul-Esenyurt’taki bir Şii camisini ateşe verdiler.
Akp’nin Suriye Savaşı (Erdoğan’ın Yıkılan Hayalleri…)