"İşte o zaman Kojève, tarihin sonu hakkındaki liberal okumasıyla ortaya çıktı. Bu teori kanatlarda bekliyordu, SSCB'nin çöküşünden sonra Fukuyama Batı'ya bunu hatırlattı ve küreselci merkezler onu alıp uygulamaya başladılar. Tek kutuplu dünya düzeni, Hegelci eskatolojinin liberal versiyonuna dayanıyordu."
Eski bir devlet olmayan, hatta kelimenin tam anlamıyla bir devlet de olmayan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), 1970’li yıllarda İngilizlerin küçük şeyhliklere verdiği destek ve Arap Yarımadası’nın başka kısımlarından insanların göç etmesiyle kurulmuştu.
Suudi küçük prensi Muhammed bin Selman, savaşı İran’a taşıma tehdidinde bulunarak acemice bir hata yaptı – dünyanın dikkatini bu noktaya çekti. Şimdi İran’ın vereceği her türlü tepki, uluslararası hukukun ölçülü bir misilleme için tanımladığı tam meşruiyeti taşıyor. Suudi sınırları uzundur, nüfusu huzursuzdur ve askerleri bu türden bir savaş görmemiştir.
Kalkınma önceliği, Sünni çoğunluklu bölgelere verildi. Hatta Aramco firmasının Şii işçilerine Sünni işçilerden daha az ücret ödeniyor ve bu, rejim karşıtı hislerin artmasına yol açıyor.
Bugün Yemen’de aralarında çocukların da olduğu milyonlarca insan açlık çekiyor ve BM’ye göre bu çocuklar ömür boyu sakat kalacaklar. Savaşın en kötü şekilde vurduğu bölgelerden gelen fotoğraflar, gençlerin açlıktan öldüğünü gösteriyor. BM Dünya Gıda Programı’na (WFP) göre dünyadaki en yüksek kötü beslenme oranlarının bulunduğu ülkelerden biri Yemen. 14 milyonu aşkın insan aç, bunlardan yarısı açlıktan ölme derecesinde. Ülkedeki yirmi bir eyaletten en az onu kıtlığın eşiğinde.
"Burada, ABD’de ve Batı Avrupa devletlerinde gelişmiş olan çelişkilerden dersler çıkarmalıyız. Sıkı bir anti-emperyalist ve ırkçılık karşıtı karaktere sahip olmayan her türlü sol hareket, nesnel olarak emperyalist sisteme yardım eden ulusal istisnacılığından kaynaklı olarak başarısızlığa mahkumdur."
Yemen’in doğal kaynaklarının krallığın doğal kaynaklarını açık ara geçeceği bir kez daha vurgulanmalıdır. Shafaqna Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü tarafından doğrulanmış olan yakın tarihli araştırmalara göre Yemen’in petrol rezervleri dünyadaki rezervlerin %30’una denk gelecek, Suudi Arabistan’dan fazla getiri sağlayacaktır.