IŞİD'in yenilgisine yol açan askeri operasyonun hikâyesi, Süleymani ile Hizbullah Genel Sekreteri Hassan Nasrallah'ın Beyrut'ta yaptığı görüşmeyle başladı. Nasrallah, Hizbullah'ın Suriye ve Lübnan'da konuşlanmış bir grup saha subayını Şam'daki bir toplantıya çağırma kararı aldı.
İsrail’in “demir kubbesi” Hizbullah füzelerinin %80’ini durdursa bile (ateşlenen 10 bin füzenin 8 bini etkisiz hale getirildiğinde) geriye kalan ve her biri 400-500 kg patlayıcı taşıyan 2000 füze hedefini bulacak ve bu, İsrail’in hayal bile edemeyeceği türden bir tahribata yol açacak. Hizbullah ateşlediği füze miktarını 10.000 adetle sınırlı tutsa bile bu 1.000.000 kg patlayıcı demek.
“Save the Children” (Çocukları Koruyun) adlı yardım grubunun verilerine göre sadece geçen yıl yaklaşık 50.000 Yemenli çocuk açlıktan öldü, yani ortalama her hafta 1000 çocuk. Bir milyon Yemenli koleradan etkilendi ve bu salgının yaklaşık 2500 cana mal olduğu iddia ediliyor.
Haziran 2014’te IŞİD tarafından ele geçirilen Rakka’nın ABD tarafından kuşatılması, Fırat’ın doğusunda yer alan ve petrol açısından oldukça zengin Deyre’z-Zor bölgesinin de dahil olduğu Suriye topraklarındaki ABD kontrolünü sağlamlaştırmak amacıyla gerçekleştirildi.
İkinci büyük grup, Suriye El Kaidesi’nin, yani yeni adıyla Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) müttefiki olan Feylek el-Rahman. Doğu Guta’da HTŞ’nin de küçük bir varlığı bulunuyor; tıpkı geçmişte ABD’den silah alan ve savaşçılarının bir çocuğun kafasını kesmelerini videoya çektiği Nureddin el-Zenki ve Ahrarüşşam gibi.
Mühendis, Saddam Hüseyin’in Kürtlere karşı düzenlediği Halepçe ve Enfal operasyonlarında şahsen yaralanmış. “1991’den sonra Kürdistan’ın kurtarıldığını görmekten” memnun olmuş ve “Kürdistan’da onları savunurken düşen şehitlerimiz var” diye vurguluyor; kendini de, liderleriyle iyi ilişkileri koruyan bir Kürt dostu olarak görüyor. Irak Ordusu ve HSB’lerin yanında İranlı danışmanlar aynı zamanda, “Daeş’in Erbil’i ele geçirmesini de engelledi.”
Bu esnada, tam şu anda, milyonlarca ruh – Iraklılar, İranlılar, Afganlar, Pakistanlılar, Kuzey Afrikalılar, Orta Asyalılar, Fars Körfezi ülkeleri vatandaşları – Necef’ten Kerbela’ya yapılan dev ve ruhların içini temizleyen bir yürüyüşle sükûnet buluyor. Manevi kurtuluşla siyasi beyanı kaynaştıracak şekilde en doğru sözü söyleyen bir ziyaretçinin bana hafif bir tebessümle söylediği gibi, bu yürüyüş aynı zamanda “terörizme karşı bir protesto”.