Bu birliktelik, “O olmadığı takdirde, diğer varlıklar da olmayacaktır” anlamına gelir. Konuyu bir örnekle zenginleştirmek mümkündür: Güneş ve ışınları bir aradadırlar, öyle değil mi? Peki, bunlar arasında bir eşitlik ilişkisi mi söz konusudur? Hayır. Güneş hal diliyle, ışınlarına, “Eğer ben bir ân olmasam, siz de olmazsınız” demekte. Işınların Güneş’e olan bağlılığı, bağlığın (taalluk) ta kendisidir.
Yani o, Peygamber’in vahyi almasını Peygamber’in ubûdiyyetiyle ilgili bir mesele olarak görüyor. Buradan da şu sonuca varıyor: Peygamber, vahyi alma konusunda herkesten daha muhtaçtır, haristir, ona aşıktır. Hatta Allah Peygambere, neden vahyi alma konusunda kendini bu kadar meşakkate sokuyorsun, diyor.
Soruna sahip olan sadece insandır ve karar almak sadece insana aittir. Başka hiçbir varlık karar almaz. Ve yalnız olan tek varlıktır. Başka hiçbir varlık yalnızlık hissetmez. Her varlık olduğu gibidir, bulunduğu ortamladır. Ama insan bir topluluk içinde bulunsa dahi eğer kendindeyse yalnızdır. Eğer kendine gelirse tabii ki. Peki insan ne zaman yalnızlık hisseder? Ciddi bir karar aldığı zaman.
Fakat buradaki eksiklik arz ettiğim gibi fikir ve zikrin birlikte olmamasıdır. Eğer bu fikir ve zikir birlikte olsaydı biz şu an farklı bir durumda olurduk. Fikir ne kadar gelişse de eğer zikirle birlikte değilse, yani o bâtınî katmanlara aşina olmazsa işte o zaman sizin de buyurduğunuz gibi insanı sınırlar.
Peygamber, bizim gibi bir insandır. “Ene beşerun mislikum” (ben de sizin gibi bir insanım) diyor. Yolda yürüyor, yiyor, içiyor vs. ancak Peygamber’in bâtını varlığın tümel aklıdır. O’nun bu makamını tanımayan aslında O’nu tanımamıştır.
“Save the Children” (Çocukları Koruyun) adlı yardım grubunun verilerine göre sadece geçen yıl yaklaşık 50.000 Yemenli çocuk açlıktan öldü, yani ortalama her hafta 1000 çocuk. Bir milyon Yemenli koleradan etkilendi ve bu salgının yaklaşık 2500 cana mal olduğu iddia ediliyor.
Hayır, Allah’a ulaştığında sonsuz seyir yeni başlar. Allah’a ulaştığında duruyor mu? Allah’a ulaştıktan sonra sonsuz bir seyir başlar. Bu konuda bir örnek vereyim. Mesela bir yağmur damlası, gelip akan bir suya düşer, akan su daha büyük bir ırmağa dökülür, bu damla yıllarca dereden ırmağa, ırmaktan büyük nehirlere gider en sonunda nereye ulaşır? Denize ulaşır.