Bilimler söz konusu olduğunda hep akıl ve düşünceyle ilerlenir. Dinde ise durum farklıdır: Burada akıl, düşünce ve şuurun yanı sıra irade ve kalp de devreye girmelidir. İrade ve akıl normalde iki ayrı şey değil midirler? Evet, öyledirler. Ancak din gibi bir alanda bunlar tek bir yönde Allah’a doğru yönelirler. İbadetlerde de durum bu şekildedir: Namaz sırasında yalnızca fikriniz değil, iradeniz de O’na yönelmiş olmalıdır. Burada irade ve akıl tek bir şey olmaktadır.
Dünya kapitalist krizinin daha önceki dönemlerinde hegemonik düzenin çöküşüne siyasi istikrarsızlık, yoğun sınıfsal ve toplumsal mücadeleler, savaşlar ve yerleşik uluslararası sistemdeki kırılmalar damgasını vurmuştu. İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcının 1936-39 İspanya İç Savaşı ve onun sonucu olan faşist diktatörlük olduğunu hatırlayalım. Filistin'de tehlikede olan küresel geleceğimizdir.
Siyonist rejimi vekil olarak kullanan ABD hükümeti, bölgedeki Direniş Ekseni'ni stratejik bir yenilgiye uğratacağı inancıyla Gazze nüfusunun tamamını ezmeye yönelik bir politika izlemektedir. Bu strateji, Washington'un Batı Asya üzerindeki Amerikan hâkimiyetini yeniden tesis etmek ve bölgedeki bağımsızlıkçı güçleri dağıtmak için son girişimi olabilir.
Üstelik Ukrayna Savaşı’nın gösterdiği gibi 21. yüzyıl savaşları, İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki diğer 20. yüzyıl savaşlarındaki gibi uçak ve tank savaşları değildir. Bunlardan ziyade insansız hava araçlarının, hassas füzelerin ve kara piyadelerinin belirleyici olduğu savaşlara tanık olmaktayız. Bu, Ensarullah'ın 2019'da Aramco tesislerine yaptığı saldırıda da gözlendiği gibi, Direniş Ekseni'nin üstün olduğu ve sürdürmede uzmanlaştığı savaş türüdür.
Evet, mesele tam olarak budur. O’nu bulanın hiçbir eksiği yoktur. O’nu bulmayanın neyi vardır? Eğer bir kimse O’na ulaşamazsa – isterse bütün dünya onun olsun– onun neyi vardır ki? Bir an nefesi tükendiğinde ölür, gider. Bu insana evrenin hükümdarlığının verilmiş olduğunu düşünün. O bir an nefes alamasa, ne olur?
"Evet, Dost’u görmek hem hakikati hem güzelliği hem de iyiliği görmektir. Her şey nihayetinde O’na ulaşıyor. Burada akıl ile aşk bir olurlar."
İnsanımız artık şunu bir anlasın: Kalp, aklın özüdür. Âkil olmayan bir kalp, bizim hiçbir işimize yaramaz. Genel itibariyle de, akıl olmaksızın diğer şeyler ne gibi bir anlam ifade edebilir ki? Bu gibi yanlış kabuller asırlar boyunca toplumumuzda yer edindi. Bilgi ve bilinç olmaksızın, varlığın da bir anlamı yoktur. Feyz’in “O, dur durak bilmez” şeklindeki ifadesi, aklın hiçbir durağının olmadığı anlamına gelir.