İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (4): Hakk Kendisiyle Var Olan Varlığın Kendisidir

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (4): Hakk Kendisiyle Var Olan Varlığın Kendisidir

Burada gözleriniz “görme” görevini yerine getirmiştir, evet. Fakat o, gördüğünün sandalye olduğunu bilmemektedir. Gözün ardında, onun sandalye olduğuna hükmettiren bir şey var. İşte o, akıldır. Akıl, tüm duyuların ötesindedir. Eğer gözlerin ardındaki akıl olmasaydı, göz sadece görmüş olacaktı. Göz sadece görür, anlamları (me‘ânî) idrak etmez.

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (2): Vechullah ne demektir? / Velâyet, Risalet'in bâtınıdır

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (2): Vechullah ne demektir? / Velâyet, Risalet'in bâtınıdır

Peki, Allah’ın bir yüzü var mıdır? O’nun veçhi, âleme olan teveccühü/yönelişidir. Eğer, Hakk’ın, örneğin denize bir teveccühü (yönelim) olmasaydı, deniz, deniz olabilir miydi? Dolayısıyla tüm âlem, O’nun teveccühü olmaksızın, bir hiçtir. Eğer Hakk’ın inâyeti bir ân dahi âlemden yüz çevirecek olsa, bu âlem, âlem olamaz ve yokluğun karanlığında mahvolur. Hakk’ın inâyeti, O’nun veçhidir. Vech de teveccühten gelir. Bir şeye teveccüh etmek (yönelmek), kişinin yüzünü belli bir yere dönmesi demektir.

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (1): Feyz-i Kâşânî'yi tanıyalım

İbrahimî Dinânî: Feyz-i Kâşânî Söyleşileri (1): Feyz-i Kâşânî'yi tanıyalım

Ben de Gazzâlî'nin Şiî olduğuna inananlardanım, elbette ki ömrünün sonlarına doğru. Kendisi hakkında otuz yıl önce kaleme almış olduğum Gazzâlî’nin Bakışında Mantık ve Marifet adlı kitabımda birtakım delillere dayanarak onun Şiî olduğunu ispatlamıştım. Bunun en büyük delillerinden biri, kendisinin kaleme almış olduğu Sırru’l-Âlemeyn adlı kitabıdır. Zira Feyz-i Kâşânî de aynı kitaba dayanarak onun Şiî olduğunu söylüyor.

Aksa Tufanı Operasyonu’nun jeopolitiği

Aksa Tufanı Operasyonu’nun jeopolitiği

"Şimdi çıkış yolu araması gereken taraf İsrail’dir. Direniş için en iyi senaryo, İsrail Gazze'ye girdikten sonra 7 Ekim saldırısını çok daha büyük bir saldırıyla tamamlamak olacak. Ancak Siyonistlerin iyi bir senaryosu yok gibi görünüyor."

İbrahimî Dinânî: Nasîrüddîn Tûsî Söyleşileri (11): Tûsî’ye Göre Nazarî (Teorik) Hikmet

İbrahimî Dinânî: Nasîrüddîn Tûsî Söyleşileri (11): Tûsî’ye Göre Nazarî (Teorik) Hikmet

Ben”imiz, kendi zihnimize sığar mı, sığmaz mı? Zihnimiz, deyim yerindeyse, bizden (=ben’imizden) bir kokudur sadece. O ben’imizin şuûnundan bir şa’ndır. Bu durumda bütün bu şuûn (varlığımız, vücûdî boyutumuz), tek bir şa’na (zihin) nasıl sığabilir?

İbrahimî Dinânî: Nasîrüddîn Tûsî Söyleşileri (9): Zihin kalbin zuhurudur / Şuhûd, vehim ve hayal değil aklın görmesidir

İbrahimî Dinânî: Nasîrüddîn Tûsî Söyleşileri (9): Zihin kalbin zuhurudur / Şuhûd, vehim ve hayal değil aklın görmesidir

Yani akıl adeta dile gelip şöyle diyor: “Ben sonsuzun bir anlamının olduğunu biliyor, onu anlıyorum. Ancak o benim kalıplarıma sığmaz ve benim tasavvur edebileceğim bir şey değildir." Bu neyin hükmüdür? Aklın. İşte bu, kendi sınırlarının bilincinde olmaktır.