Murray Bookchin anarşist komünite için aziz gibi bir şeydir. Sosyal ekoloji, özgürlükçü belediyecilik ve komünalizm olarak kavramsallaştırdığı fikirleri, kendisini solcu olarak tanımlayan çok sayıda insan üzerinde kalıcı etki yaratmıştır. Bununla beraber çok da dillendirilmeyen bir şey var ki, o da, Bookchin’in birçok anarşist ve liberteryen sosyalist gibi emperyalizm karşısında hoşgörülü bir mahcubiyet içinde olmasıdır.
İslam Devrimi, "Batılılık" (Westernesse) olarak bilinen tüm söylemsel kompleksin hegemonyasının yıkılmasında çok önemli bir rol oynamıştır. İslam Cumhuriyeti'nin kuruluşunu tanımlamak için kullanılan "skandal" kategorisini anlamak için bu yıkımın farkında olmak önemlidir. Zira İslami devrimci siyasetin müdahalesiyle, "Platon'dan NATO'ya" olarak bilinen güya zorunlu tarihsel sekans kesintiye uğratılmış olmaktaydı.
Immanuel Kant ve Georg Wilhelm Friedrich Hegel ile başlayıp Emmanuel Levinas ve Slavoj Zizek ile devam eden süreçte bizler, Oryantalistlerin deşifre etmekle görevlendirildiği tuhaflıklar, eşyalar ve bilgi nesneleriyiz sadece. Bu nedenle, on binlercemizin İsrail ya da ABD ve Avrupalı müttefikleri tarafından öldürülmesi, Avrupalı filozofların zihninde en ufak bir duraksamaya bile yol açmıyor.
Bu yaklaşım, her bir aktörün özerkliğini korumasına izin verirken, merkezi bir otorite ile koordinasyon düzeyini de güvence altına alıyor. Bu sayede potansiyel riskler en aza indiriliyor ve bu gruplar jeopolitik ortamda daha aktif ve etkili bir şekilde hareket edebiliyor.
Hamas’ın El Aksa Tufanı Operasyonu’ndaki merkezi rolü nedeniyle, 7 Ekim’den bu yana, örgütün Siyonistler tarafından yaratıldığını ya da desteklendiğini ima eden bir propaganda savaşı yürütülmektedir.
Bu proje aynı zamanda Amerika'nın Çin'e meydan okuma ve dünya çapındaki planlarını engelleme çabalarının da zirvesini oluşturuyor. Washington bu koridorun inşasıyla, özellikle de Çin'e karşı nüfuz alanlarını korumayı amaçlayan hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor. Ayrıca Washington bu plan aracılığıyla İsrail rejimini Arap bölgesine entegre etmeyi ve Hindistan'ın Çin karşısındaki konumunu güçlendirmeyi hedefliyor.
Ağustos 2021'de Herzliya Uluslararası Terörle Mücadele Enstitüsü bir raporunda, El-Nuceba'nın “İsrail'in güvenliği ve bekası açısından Golan bölgesinin stratejik önemi” başlıklı bir kitap yayınlamasının, hareketin gelecekteki İsrail karşıtı savaşa katılma kararlılığının bir işareti olduğunu öne sürmüştü.