ABD, doları silah haline getirerek ve yaptırımları kör bir araç olarak kullanarak kendi ayağına kurşun sıktı. Dünya, Amerika'nın zorba taktiklerinden kurtulmak için sabırsızca gün sayıyor! Açıktır ki, ABD hegemonyası günleri geride kalmıştır. Küresel ticaret işlemlerinde dolar tamamen geçersiz hale geldiğinde son çivi de çakılmış olacak!
Eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’a ait sızdırılmış e-postalar ayrıca İsrail’in örtülü bir şekilde çatışmayı yaratmadaki rolünü ve Esad’ın devrilmesi planının uygulanmasına ABD ve diğer ülkelerin dâhil olmasının sağlanmasındaki açık rolünü ortaya çıkarıyor. Clinton tarafından danışmanı Jacob Sullivan’a iletilen bir e-posta, İsrail’in, Esad hükümetinin devrilmesi halinde İran’ın bölgedeki “tek müttefikini” kaybedeceği kanaatinde olduğunu söylüyor.
Suudiler, İsrailliler ve Amerikalılar arasındaki anlaşma, son makalemde aktarıldığı gibi, ilk sonuçlarını üretiyor ve bu, bazı terörist unsurların Ortadoğu’dan, özellikle de Suriye ve Irak’tan Güneydoğu Asya’ya ve hatta Orta Asya cumhuriyetlerine transfer edilmesi yönünde ilk adım gibi görünüyor.
Bize sıklıkla, Irak işgalinin ve Suriye’deki savaşın, Batı’nın dış politikasının felaket getiren başarısızlıkları olduğu söylenir. Bu makale ise, bu savaşların mimarlarının, askeri çabalarının istikrarsızlaştırıcı sonuçlarının gayet bilincinde olduğunu ve gerçekte her zaman, Irak ve Suriye’nin mezhep çizgileri üzerinden bölünmesine arzulanabilir bir sonuç olarak baktığını savunuyor.
İran ise Çin ve Rusya’yla, ŞİÖ ülkeleriyle ve ilave olarak Hindistan ve Pakistan’la bütünleşerek bu hileli sistemden çıkma yolunda ilerliyor. Şimdiden önemli ölçüde dolarsızlaşmış olan bu ülkeler, dünya nüfusunun yaklaşık yarısını barındırıyor ve dünya GSYİH’sinin üçte birinden fazlasını kontrol ediyor.
Ve her ne kadar hiçkimse, bütün Yemen halkına ayağa kalkması için ilham verenin Husiler olduğunu ileri sürmeyecek olsa da, Kuzey Yemen’deki bu aşiret Yemen’deki büyük devrimci yolculukta bir katalizör rolü oynadı. Bunu anlamak, savaşı doğru bağlama yerleştirmemize yardımcı olacaktır.
Geride kalan beş yıl içinde, Suriye Devlet Başkanı Esad ve Suriye Arap Ordusu aleyhtarı propaganda, senaryosu yazılmış (OTPOR tarafından teşvik edilmiş “devrimde”) “barışçıl protestoculara ateş açılıyor” retoriğinden, “iç savaş” ve “ılımlı isyancılar” gibi bir diğer aldatıcı kelime dağarcığına kadar değişiklik arz etti.