Suriye Ordusu Halep'e saldırmıyor, onu savunuyor

Suriye Ordusu Halep'e saldırmıyor, onu savunuyor
Halep'in tüm halkının hükümeti destekleyip isyancılara karşı olduğunu söylemek durumu yanlış tanımlamak olur elbette. Fakat 2012'de bir isyancı komutanının da itiraf ettiği gibi çoğunluğun fikri bu yönde.

 

 

Alexander Mercouris

 

Sputnik

 

 

Suriye çatışması pek çok medya çarpıtması gördü fakat bunlardan biri beni ziyadesiyle ilgilendiriyor.

 

Batılı haber medyası son dönemlerde Halep'te gerçekleşen çatışmaları Suriye Ordusunun bu şehre yaptığı saldırı olarak tasvir ediyor.

 

Halep'in bir bölümünün devletin kontrolünde olduğu arada sırada kabul edilse de yansıtılmak istenen genel izlenim burasının isyancılar şehri olduğu ve Suriye Ordusunun şehre saldırdığı şeklindedir.

 

Bu tasvir, Başkan Esad karşısındaki standart Batılı eleştirisi haline gelmiş olan "Suriye hava kuvvetlerinin kendi halkı karşısında başvurduğu varil bombalı korkunç saldırıları" iddialarıyla birlikte sunuluyor genel olarak. Bu ise gerçeğin tersyüz edilmesidir.

 

Halep bir zamanlar Suriye'nin en büyük şehri ve ekonomik başkentiydi. 2012'ye kadar da yönetimin kontrolündeydi ve şehirden gelen haberler halkının çoğunun yönetimi desteklediği yönündeydi.

 

2012 yılının ortasında Suriyeli isyancılar yönetimi devirmek amacıyla "Şam Volkanı" adını verdikleri büyük operasyonlarını başlattılar. Bu operasyon Suriye'nin iki en büyük şehri Şam ve Halep'e yapılan saldırıları içeriyordu.

 

Şam'a yapılan saldırı başarılı bir şekilde püskürtüldü. Halep'e gelince, militanlar şehrin önemli bir kısmını ele geçirmeyi başardılar. Bununla birlikte şehrin yaklaşık olarak yarısı -ve nüfusun çoğunluğunun ikamet ettiği bölge- devletin kontrolü altında kaldı.

 

Halep o zamandan bu yana iki taraf arasındaki çatışma meydanı haline dönüşmüş durumda ve bunun sonucunda da pek çok tarihi bina harap oldu.

 

İsyancılar, 2015'te İdlip eyaleti ve Halep kırsalındaki saldırıları neticesinde Halep'in hükümet kontrolündeki kısmının ülkenin diğer bölgeleriyle bağlantısını kesmeyi neredeyse başardılar. Hükümet Halep'e sadece takviye gönderebiliyor, halkına ve garnizon merkezine havadan ikmal malzemesi atabiliyordu.

 

Rus ordusu çatışmaya dahil olduğundan bu yana pozisyonlar ters döndü.

 

Rus hava kuvvetlerinin desteğini alan Suriye Ordusu ilk olarak Halep'e varan yolları yeniden açtı.

 

Ordu, son birkaç günde de Halep'in isyancıların elindeki kısımlarına varan yolları keserek onları burada hapsetmeyi başardı.

 

Başka bir ifadeyle birkaç ay öncesine kadar hükümetin elindeki Halep'in bazı kısımları çevrilip kuşatılmış durumda ve buralar şimdi isyancıların elindeki bölgeler sayılıyor.

 

Suriye ordusunun başarısı çok önemli zira Ocak ayının başında isyancılar Halep'e büyük bir hükümet saldırısı bekledikleri için buraya takviye kuvvetler göndermişlerdi.

 

Bugün bu takviye kuvvetler ve daha önce şehirde yer alanlar kuşatılıp tuzağa düşürülmüş vaziyetteler.

 

Halep'in tüm halkının hükümeti destekleyip isyancılara karşı olduğunu söylemek durumu yanlış tanımlamak olur elbette. Fakat 2012'de bir isyancı komutanının da itiraf ettiği gibi çoğunluğun fikri bu yönde.

 

2012 yılının ortasında isyancıların saldırısıyla başlayan savaştan önceki 2011 protestoları esnasında Halep genel olarak bu gösterilerden uzak durmuştu ve bu olgu o dönemin Batı medyası tarafından da kabul ediliyordu.

 

Bu aynı zamanda Halep halkının büyük kısmının hükümeti desteklediğini, en azından çok güçlü bir şekilde itiraz etmediğini gösteriyor.

 

Suriye ordusunun Halep'e saldırdığını söylemek gerçeği tersyüz etmektir.

 

Bu durum Kızıl Ordu'nun 1943 yılında Alman ordusu şehrin çoğu kısmını ele geçirdiği için Stalingrad'a saldırdığını söylemeye benziyor.

 

Şehrin ve garnizonunun isyancılar tarafından gerçekleştirilen üç yıllık bir kuşatmaya başarılı bir şekilde direndiğini ve şimdi de bu kuşatmanın tamamen kaldırılmasına ramak kaldığını söylemek Halep çevresindeki çatışmanın daha gerçekçi bir tasviri olacaktır.

 

Daha da iyisi Suriye ordusu Halep'e saldırmıyor, onu başarılı bir şekilde müdafaa ediyor demektir.

 

www.medyasafak.net