İsrail’de Korku: 30 Bin Mossad Casusu İfşa Oldu

İsrail’de Korku: 30 Bin Mossad Casusu İfşa Oldu
Geçen hafta, simgesi ünlü “Guy Fawkes” maskesi olan hacker örgütü “Anonymous”, İsrail’in Mossad teşkilatını hack’ledi.

Gordon Duff


Press TV


Başlangıçta, bazıları açıkça “tetikçi” olarak tanımlanan 30 bin gizli ajandan oluşan gizli bir ağı ifşa eden hack'leme, İsrail'in 2010'da Özgürlük Filosu'na karşı gerçekleştirdiği korsanlık ve terör eylemini kabul etmesinden sadece birkaç gün sonra gerçekleşti.  


Şimdi İsrail rejimi interneti, terör hücreleriyle ilgili ayrıntılı bilginin sızmış olması halinde yapacaklarına dair , “Anonymous”a karşı tehditlerle doldurdu.   

Terörizmi dünya çapında, hemen hemen hepsi patlayıcı kullanımı ve yok etme, el yapımı patlayıcı üretme, araç bombalamaları, kaçırma ve öldürme konusunda eğitim almış 30 bin gizli ajanı olan ve insanları sadece katletmeleriyle değil, yaptıklarının yanlarına kâr kalmasıyla da ünlü çok uzun bir tarihi olan bir örgütten daha iyi bilen kim vardır?

Her gün haberlerde onlarca kişinin Pakistan'da, başka onlarca kişinin Irak'ta, Kenya'da, Nijerya'da öldürüldüğünü, 30 bin kişilik gizli ordunun terör eylemleri planladığını, bir günde onlarca bombalı araç saldırısı düzenlediğini ve sadece başkalarını suçlayacak yalanlar uydurmakla kalmayıp, devlet yetkililerini de şantaj, tehdit veya rüşvetle, “talimat verildiği gibi yanıt vermeye” yönlendirdiğini görüyoruz.

Suriye'yi unuttum mu? 

Anonymous tarafından ifşa edilen ordu, daha doğrusu “hücreler” şunları içeriyor: 

1. Doğrudan Eylem: Katiller, patlayıcı uzmanları (Mossad “imzalı” araç bombalamaları için) ve kaçırma/sunma ekipleri. 

2. Casusluk: Eğitimli ajan eğiticilerinden oluşan ve çoğu kez “milli hizmetlerini” yaparlarken eğitim alan istihbarat personelini işaret eden bu grup, Pentagon'u ve Beyaz Saray'ı yönlendiriyor, Kongre üyelerini belirliyor, pek çok think-tank kuruluşunu, AIPAC ve ADL/SPLC'yi yönetiyor. Temel casusluk ajanları nadiren İsrailli. Çoğu Türk, Suudi, Ürdünlü ve hatta Kübalı diplomatlar. 

3. Güdümlü muhalefet: Bunların içinde en açık olanları, kısa süre önce İsrail'deki Likud Partisi'nin yönlendirmesiyle Almanya'daki Merkel hükümeti tarafından finanse edildiği ifşa edilen beyaz ırkçı/neo-nazi gruplar. Birkaç istisna dışında, kendisini “soykırım reddiyecisi”, “anti-siyonist” veya “tarihsel revizyonist” olarak tanımlayan neredeyse her birey veya örgüt, şu anda İsrail tarafından finanse ediliyor ve yönetiliyor. 

4. Düşünce Kontrolü: Eğer bu “30 bin”in üyesinden değilse, hiçbir yayın yönetmeni, hatta hiçbir haber editörü, hiçbir ders kitabı, hiçbir üniversite kürsüsü kullanılmıyor. Bu gruba ait olanlar ise yalnızca “sorumlu” olmayıp, aktif olarak, kitle katliamlarının, siyasi suikastların, ekonomik suçların faillerini değiştirecek, yahut basit bir şekilde büyük yalanın “gürültü”sünün devam etmesini sağlayacak haber öyküleri yazıyorlar.

Cinayetle doğum 

Mossad'ın selefi olan İsrailli İrgun örgütünün ilk büyük terör eylemi, 1949 yılında gerçekleşti. Bugün bile Mossad suikastlarına karşı 24 saat korunan Chuck Hagel'in kısa süre önce geldiği ABD Savunma Bakanlığı koltuğunda o tarihte James Forrestal oturuyordu. 

Forrestal, Stalin'in ve onun Siyonistlerden oluşan iç çemberinin düşmanıydı. Bu çember, Hazine Bakanı Henry Morgenthau'nun etkisiyle Başkan Truman'ı kontrolü altına almış, onu Filistin'in komünistler tarafından işgal edilerek Ortadoğu'da “Yahudi devleti” kisvesi altında Sovyetler için bir tutunma yeri kurulmasını desteklemeye itmişti.

Morgenthau'nun kılavuzluğu altında bir milyon Alman savaş esiri açlıktan öldü, Almanya sanayisini yitirdi ve Stalin'in Doğu Avrupa'ya ilerleyerek Fransa ve İtalya'nın da de facto denetimini ele geçirmesine, dünya çapına yayılan, özellikle de Washington'da faaliyet yürüten geniş terör ve casusluk hücreleri kurmasına izin verildi. 

Bugün hakir görülen Senatör Joseph McCarthy Dışişleri Bakanlığı'nın komünistlerle dolu olduğunu söylerken haklıydı.

Bernard Baruch, Forrestal'a Siyonistlerin onu öldüreceğini söyledi. İrgun, 1946'da İngiliz Dışişleri Bakanı Brevin'i öldürmeye çalışmıştı. 

Forrestal, Dışişleri Bakanı olmasına rağmen, sürekli olarak medya tarafından, kendisine devamlı olarak sert şekilde hücum eden, o günün en etkili köşe yazarları Walter Winchell ve Drew Pearson tarafından saldırıya uğruyordu. 

Forrestal'ı takip eden suikast ekipleri birden fazla kez tutuklandı, ancak Başkan Truman'ın talimatıyla serbest bırakıldı ve Truman, Mart 1949'da nihayet Forrestal'ı, İsrail'in Filistin halkına karşı uyguladığı etnik temizliğe karşı olan muhalefeti nedeniyle azletti.  

Kısa süre sonra Forrestal zehirlendi ve Bethesda Deniz Hastanesi'ne kaldırıldı. Buradayken 16. kat penceresinden aşağı atıldı. Odası darmadağınıktı ve cesedinde şiddetli boğuşma izleri vardı.  

Stalin'in ajanı olmakla suçlanan Walter Winchell, Forrestal'ın ölümünü intihar olarak adlandırdı, bu hüküm daha sonra aksi yöndeki kanıtlara rağmen tasdik edildi. Bugün görülen ve Anonymous'un erişim sağladığı 10 bin civarında kişi üzerinden gerçekleşen basın denetimi, on yıllar önce “iyi durumda” idi.  

On yıllar sonra kamuoyu, Forrestal, Kennedy, Martin Luther King ve hatta Senatör Paul Wellstone ve ailesi gibi önde gelen Amerikalı Yahudilerin öldürülmesinin Mossad operasyonları olduğunu anlamaya başlıyor. 

Hollywoodizm'in Forrestal cinayeti üzerindeki “çarpıtması”, klasiktir. Bize, Savunma Bakanı Forrestal'ın, 1947'de Roswell-New Mexico'ya düşen uzaylılardan birinin onun beynini ele geçirmesi nedeniyle kendini öldürdüğü anlatılıyor 

New York'un Hasidik cemaatini betimleyen 1981 tarihli The Chosen filminin yapımcısı Jeremy Kagen, Forrestal'ın uzaylılar tarafından öldürüldüğünü anlatan 1994 yapımı Roswell filminin de sorumlusu. 

60 yıl önce bunu gördük, eğer işin ucu Tel Aviv'e varıyorsa, “küçük yeşil adamlar” tarafından yapılmış olmalıdır. 

Hikâye öldü mü? 

Olay duyulur duyulmaz, basın kuruluşları, hem “blog dünyası yemleri” hem de ana akım medya dünyaya şunu duyurdu: “Mossad suikast timleri ‘Anonymous' üyelerini nerede bulacaklarını biliyor ve aile üyelerini, evcil hayvanlarını öldürmeye, mahallelerini havaya uçurmaya ve hatta bir başka ilkokula ateş yağdırmaya hazırlar.”

Bu tehditlere yer verenler; komplo ortakları, casusluk ve terör grupları adına haber yapanlar ve teröristleri korumak için terörizmi kullanan kişiler olarak suçludurlar.

Ancak biz sadece, başlı başına korkunç olan ve yalnızca “buzdağının görünen kısmı” olabilecek şeyi açığa çıkaran e-mail hesaplarını gördük.

Ya eğer bu 30 bin kişiden sadece 5 bini “ajan eğiticisi” ise? Bu, kirli bombalarla silahlanmış veya mesela İsrail'e giden yardımları kesme tehdidi olsa kamu yetkililerini öldürmeye hazır olan on binlerce başka “gizli görev ajanları” olduğu anlamına gelir mi?

Bir saniye, 11 Eylül'e neden olan tam da bu değil mi? 
 

Çev: Selim Sezer
 

medyasafak.com