"Dünkü Dahiye Patlaması Ne Anlama Geliyor?"

"Dünkü Dahiye Patlaması Ne Anlama Geliyor?"
Al Mayadeen'den Sami Klib, dünkü Beyrut saldırısını masaya yatırdı...

Sami Klib

Al Mayadeen

Dünkü patlama sürpriz değildi, büyüklüğü dışında tabi. Hizbullah bu patlamayı bekliyordu. Hizbullah önlemlerini almıştı ama bu tarz bir patlamanın önlenmesinin imkansız olduğunu biliyordu. Patlamanın nedenleri ve sonuçları şunlar:

1- Patlama profesyonelceydi. Aracın, patlatıldığı noktaya varışı ve patlayıcıların kalitesi, patlamanın amatör işi olmadığını gösteriyor. Patlatıldığı mekan dikkatle gözlenmiş ve muhtemelen içten işbirlikçilerin aracılığı ile araç mekana ulaştırılmış.

2- Böylesi bir patlamanın başarıya ulaşması ancak arkasına büyük ve güçlü bir istihbarat servisini alması ile gerçekleşebilir. İsrail'in Lübnan'da gerçekleştirdiği patlamalara benzediği gibi, El-Kaide'nin Irak'ta, Nusra'nın Suriye'de üstlendiği patlamalarla da benzeşiyor. Daha önce istihbarat servislerinin arasındaki rekabetten doğan patlamalara da benziyor.

3- Patlama, Hizbullah'ın İsrail karşısında kazandığı 2006 zaferi yıldönümünün kutlandığı zamanlarda gerçekleşti. Ayrıca Hizbullah Genel Sekreteri (Seyyid Hasan Nasrallah) El Meyadin kanalında katıldığı program aracılığı ile Lübnan sınırını Lebune bölgesinde ihlal eden İsrail askerlerinin Mukavemet'in gerçekleştirdiği patlamalarla yaralandıklarını ilan etmişti. İsrail bu hadisenin gerçekleştiği günden beri sessiz ve kafası karmaşık halde iken Nasrallah'ın sözleriyle daha da çok sıkılmıştı. Ayrıca Nasrallah'ın bütün bunlara rağmen kitlesinin önüne ve canlı TV programlarına çıkışı İsrail tarafından hedef alınamayacağı bir güce sahip olduğuna işaret ediyor.

4- Bu patlama bir önceki patlamanın üstünden 40 gün geçmeden gerçekleşti. Bu seferki patlama yine Hizbullah'ı kucaklayan bölgede meydana geldi. Bunun nedeni belki de ''İsrail'i tehdit eden Hizbullah kendi bölgesini koruyamıyor'' söylemini dillendirmek ve ardından da bölgeyi bir başka gücün koruması gerektiğini söyleyip Hizbullah'ın silahı meselesini tekrar konuşmak olabilir.

5- Hizbullah'a karşı; İsrail, uluslararası güçler ve bazı Arap devletleri tarafından bir kampanya yürütülüyor. Hizbullah'ın Suriye'deki savaşa iştirak edip Kusayr'ın düşürülmesine yardım etmesi ve savaşta stratejik başarılar elde edilmesine yardımcı olmasından sonra bu kampanya ile atılan adımlar tırmanışa geçti. Barack  Obama'nın İsrail ziyaretinde Hizbullah'ı anarken 5 defa ''terörist'' diye vasıflandırması bu kampanyanın ilk işaretlerini vermişti. Bunun ardından Avrupa Birliği, Hizbullah'ın askeri kanadını terör listesine alma kararı aldı. Körfez'in Hizbullah'a karşı pozisyon almasından, burada Hizbullah'a yakın olmakla itham edilen Lübnanlılar da etkilenmiş ve çalıştıkları merkezlerden uzaklaştırılmışlardı.

6- Patlama, Hizbullah'ın Suriye üzerinden, ciddi anlamda gelişmiş silah elde ettiğine dair malumatlardan sonra meydana geldi.  Bu silahların bir kısmını İsrail tahrip etmişti ama stratejik (Nasrallah'ın ''Mukavemet bu sefer Filistin'e girecek'' ve ''Yenilgiler çağı bitti'' demesini sağlayan) denklemleri etkileyecek diğer kısmı Hizbullah'a ulaşabildi.

7- Patlama, Suriye'de Nusra, Özgür Suriye Ordusu ve diğer silahlı grupların Hizbullah'tan, banliyölerde ve ona kucak açan bölgelerde intikam alma  tehdidinden sonra meydana geldi.

8-Patlama, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman'ın, herkese sürpriz yaşatacak bir şekilde Hizbullah'ın silahını ve Suriye'deki rolünü eleştirmesinden kısa bir dönem sonra meydana geldi.

9- Irak'ta patlamalar en şiddetli haliyle sürüyor. Araplar bir karmaşa içinde. Görevinden alınan Mursi yanlıları ve karşıtları arasında meydana gelen çatışmalar ve ordunun Müslüman Kardeşler taraftarlarına karşı aldığı pozisyon, Mısır'da bir kan banyosuna neden oldu. Mısır'dan Irak'a, Suriye'den Lübnan'a uzanan bu karmaşada, ABD de Arapların sessizliği ve etkisizliğinin gölgesinde, Filistin ve İsrail arasında ''şüpheli'' bir barış operasyonu gerçekleştiriyor.

10- Patlama özellikle, Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad'ın, terörist olarak vasıflandırdığı gruplara karşı savaşın devam edeceğini ilan etmesinden sonra ve Suriye'de savaşan iki grubun başarılarını ileriye taşımak için büyük hazırlıklar içinde olduğu dönemde meydana geldi. Bu dönemde Arabistan İstihbarat başkanı Emir Bender bin Sultan tarafından, Rusları bir  anlaşma ile ayartıp Beşşar Esad'tan vazgeçmelerini sağlamaya yönelik başarısız bir Suudi girişimi de oldu.

Sonuç olarak Dahiye patlaması, bölgede var olan, iki eksen arasındaki çatışmaların zirvesinde meydana geldi. İki taraf da ''yenilmem imkansız'' şiarını dillendiriyor. Birinci eksen Amerika, İsrail ve bazı Arap devletlerini kapsarken diğeri Rusya, Çin, İran, Suriye ve Hizbullah'ı içine alıyor. Amerika ve Rusya arasında var olan gerilime ilaveten, casus Snowden'e Rusya tarafından sığınma hakkı verilmesi de anlaşmazlığa tüy dikti. Irak, Lübnan ve Suriye'deki tehlikeli huzursuzluklar, eksenler arasındaki çatışmaların esas bölümünü oluşturuyor. Sonuçta patlamayı kimin gerçekleştirdiğinin bilinmesi önemli değil. Önemli olan bu patlamadan yararlı çıkanın biliniyor olmasıdır.

Çev: Hasan Sivri

medyasafak.com