G. Duff: Amerika’nın Netanyahu’dan Kaynaklı Kepenk Kapaması

G. Duff: Amerika’nın Netanyahu’dan Kaynaklı Kepenk Kapaması
"Bunu tesadüfi bir musibet olarak adlandırabilirsiniz. ABD hükümetinin kepenk kapattığı gün, İsrail Başbakanı Netanyahu Amerika Birleşik Devletleri’ne geldi."

Amerika'nın Netanyahu'dan kaynaklı kepenk kapaması

 

Gordon Duff

 

Press TV

 

Bunu tesadüfi bir musibet olarak adlandırabilirsiniz. ABD hükümetinin kepenk kapattığı gün, İsrail Başbakanı Netanyahu Amerika Birleşik Devletleri'ne geldi.

 

İki ülke arasındaki sıcak ilişkileri kutlamak için mi geldi? ABD yakın zamanda İsrail'in bütün “kırmızı çizgilerinden”, Suriye'den, İran'dan kaçındı ve hatta yeniden Filistin sorununa çözüm için bastırmaya başladı. 
 

Yalnızca İsrail gazetelerinin farkettiği bir şey: Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler'deki ipe sapa gelmez, nefret dolu sert eleştirileri Amerikan televizyon ağlarında yayınlanacağı zaman, Başkan Obama'nın “acil durum duyurusu”na öncelik verildi ve bu konuşma sadece saatler önce yaptığı konuşmayla hemen hemen kelimesi kelimesine aynıydı.   
 

Gerçek mesajlar, gerçek “şamar”lar, hemen göze çarpmaz.
 

Obama gerçekte Netanyahu'yu kendi kibrinden mi koruyordu? Aşağıda Beyaz Saray'ın basın toplantısından yapılan edit edilmemiş alıntı, ABD ve İsrail politikaları arasındaki aşırılık derecesindeki farkın açık bir göstergesidir. 
 

Hiçbir gazete ya da medya kuruluşu, ABD politikasındaki bu sarsıcı değişimi ve buna yol açan ifşaları yayınlamadı.


Obama diplomatik olarak Netanyahu'yu “yalancı” olarak adlandırıyor 
 

İşte doğrudan Beyaz Saray'ın web sitesinden alınan, Obama/Netanyahu basın toplantısından alınan bir çözümleme:

 

“Suriye'deki durumu tartışma fırsatımız oldu. Açıktır ki Suriye konusunda çok sayıda stratejik kaygımız var. Her iki taraf olarak, nihayet kimyasal silah stoklarının Suriye'den çıkarılması olasılığının bulunmasından memnuniyet duyuyoruz. Fakat sanırım her iki taraf olarak, Birleşmiş Milletler'de kabul edilmiş olan şeyi teyit edebilmemiz ve güçlendirebilmemz gerektiği konusunda derin bir kaygıyı da paylaşıyoruz. Suriye içindeki kimyasal silahlar elbette Suriyeli sivilleri tehdit etmiştir, ancak uzun vadede İsrail'e karşı da tehdit teşkil etmektedir. Ve bu ayrım gözetmeyen, korkunç silahların oradan çıkmasını sağlamak istiyoruz.

 

Netanyahu donakalmıştı; Esad'ın olan silahlar şimdi, kimin kullandığından, kimin yaptığından veya Suriye'ye nasıl girdiklerinden bahsedilmeksizin “ayrım gözetmeyen” silahlar haline gelmişti.

 

İsrail'in Suriye komplosu engellendi 
 

Sadece iki hafta önce Dışişleri Bakanı Kerry, ABD istihbaratının kanıtlara sahip olduğunu söylemişti; yakalanan iletişim sinyallerinin ve diğer “belirtilmemiş istihbarat”ın, Esad'ın Şam yakınlarındaki Sarin saldırılarından sorumlu olduğunu “kanıtladığını” söylüyordu.   


İki hafta sonra Başkan Obama, yanında Netanyahu otururken, bu iddialardan uzak durdu. Neden?

 

Başkan Obama'ya Kerry'nin utanç verici şekilde heyecanla verdiği bilgilerin tek kaynağının, tek amacının “aldatma yoluyla savaş” olduğu açıkça söylenen Mossad olduğu söylenmemişti. Ed Morrissey'in bir makalesinden: 


“Pazartesi günü Dış İlişkiler Bakanı Yuval Steintz, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yüzlerce kişiyi öldüren bir saldırıda kimyasal silah kullandığının ‘apaçık' olduğunu söyledi.


Jerusalem Press Club, tarafından desteklenen bir basın konferansında konuşan Steintz, bunun sivillere karşı ilk geniş çaplı kimyasal silah kullanımı olduğunu söyledi…  


Steintz neden kimyasal silah kullananın El Kaide bağlaşıkları değil de Esad olduğuna bu denli ikna olmuş durumda? Alman haber dergisi Focus'a göre İsrail Ordusu, o tarihte Suriye hükümeti içindeki üst düzey görüşmelerin sinyallerini elde etti ve silahların kullanılması emrine dair kayıtlara sahip:   
 

Dergi, ‘İsrail istihbarat topluluğunun bulgularına göre Suriye Devlet Başkanı Esad, Şam'daki gaz saldırısından sorumlu' diye aktarıyor. 
 

FOCUS'a göre İsrail Ordusu'na bağlı Birim 8200 ve İsrail Ordusu'nun sinyal istihbarat birimi, saldırı sırasında Suriye ordusunun görüşmelerinin sinyallerini elde etti. 

Dergi, ‘Eski bir Mossad görevlisi FOCUS'a, analizin, zehirli gazla yapılan bombardımanın Suriye hükümet güçleri tarafından yapıldığını açıkça gösterdiğini söyledi' diye aktarıyor.”   
 

ABD Deniz Harp Okulu'nda öğretim görevlisi olan John Schindler, Twitter üzerinden, Kerry'nin “istihbarat”ının tek kaynağının sinyal istihbaratı diye geçen, fakat gerçekte bir “psikolojik savaş ve aldatma” birimi olan “Birim 8200” olduğunu teyit etti.

 

Netanyahu, Obama'nın sağlık politikası ve banker-gangsterler 
 

Geçmişte büyük işadamlarının ve zenginlerin partisi olan Cumhuriyetçi Parti, şimdi Amerika'daki İsrail yönetimini ifade etme mekanizmasından pek az fazlasına dönüşmüş durumda. Bu yönetimin temel unsuru, borsaları “pompalama ve boşaltma” konusunda serbest olan, yozlaşmış bir sigorta ve sağlık sanayii ile Amerikalı ailelere ve işletmelere para sızdırma konusunda serbest olan ve sonu gelmez savaşları, petrol ve uyuşturucuyu, yozlaşma ve eşkiyalığı yamama konusunda serbest olan kontrolsüz finans sektörleridir.
 

Mossad'ın uzmanlık alanı olan yanıltma harekâtı terörizmi, tekerlekleri yağlı tutuyor. Rüşvet ve şantaj da bunun parçası.
 

Netanyahu'nın Amerikan hükümetinin kepenk kapatmasının arifesinde yaptığı ziyaretin ikinci amacı da, Çay Partisi ve Cumhuriyetçi Parti'deki “dalkavuklarına” talimatlar vermekti.  

 

Amerikalılara şirket medyası aracılığıyla, Cumhuriyetçi Parti'nin, gündemi gerçek “muhafazakâr değerlere” ve Amerika'nın saadetine karşı gelmek olan aşırıcı fanatikler olarak tanımlanan Çay Partisi'ne karşı bir iç savaş içinde olduğu anlatılmıştı.  

Ancak kepenklerin kapatılması sadece “Çay Partisi” ile ilgili olmadığı gibi sadece Temsilciler Meclisi ile ilgili de değildi ve bize birbiriyle savaş içinde oldukları anlatılanlar da dâhil olmak üzere tüm Cumhuriyetçileri de içeriyordu. 

 

Pek çok mesele muhalefet partisini bölerken, yalnızca bir güç onları Amerikan çıkarlarına karşı birleştirebilirdi. Bunun ne olduğu basittir, yukarıdan gelen talimatlardır.
 

“Yukarısı” derken, belki de çağımızın en soytarı politikacısı olan Netanyahu'nun temsil ettiği uluslararası suç şebekesinden gelen talimatları kastediyoruz.

 

Bibi'nin intikamı 
 

Bugün Amerikalı gaziler, acil sağlık hizmetleri bile alamıyorlar. Netanyahu ve yandaşları, Amerikalı asker aileleleri ve gazilere verilen sağlık hizmetlerini genişletmek için üç ayrı düzenlemenin hayata geçirilmesine rağmen hâlâ bunu bile bloke ediyorlar.  
 

Bu zamana kadar GOP (Büyük Eski Parti, yani “Cumhuriyetçiler”) kendileri için kesinlikle siyasi intihar olacak şekilde, bu alandaki çabaları sabote etmeye devam ettiler. Amerika'nın hasta ve sakat savaş kahramanları, Obama'nın başkanlığını karalamak için kullanılıyor.
 

Burada Netanyahu'nun elinin olduğu, gündüzün gündüz olduğu kadar kesindir. 

 

İsrail'in ihaneti 
 

İsrail'in gerçek ihaneti, Netanyahu'nun devam eden akılsız savaş taraftarlığıdır. Netanyahu defalarca ve defarlarca İsrail'in gerçek askeri gücünün Amerika'yı haksız saldırı savaşları için manipüle edebilme yeteneğine dayandığını ifade etti.  

 
Ancak bu savaşlar hiçbir zaman İsrail veya onun halkı için bir şey getirmez, yalnızca organize suça, uyuşturucu tacirlerine, insan tacirlerine ve finansal suçlulara yardım eder. 
 

İsrail'in yöneticileri bu uluslararası iktidar seçkinlerinin ciddi bir parçasıdır. İsrail halkı ise pek değildir. En azından savaşlara ihtiyaç duymazlar ve bu, 2006'da Lübnan'da Hizbullah tarafından küçük düşürülmelerinden önce de böyleydi. 
 

İsrail'in bütün savaşlara girmesi mümkün değildir. Naipleri onun yerine bunu yapıyor, önce Amerika Birleşik Devletleri, şimdi de El Kaide.
 

Yahut El Kaide her zaman “onlar” mıydı?

 

Çev: Selim Sezer

 

medyasafak.com