Filistin Direnişi psikolojik savaşta başarılı

Filistin Direnişi psikolojik savaşta başarılı
Genel olarak Direniş’in iletişimcileri bu kez etkili mesajlar gönderdi ve hatta, tek yaptığı şey çatışmanın şu ana kadarki bütün eski aşamalarında görünen eski propagandayı ısıtıp ısıtıp ortaya çıkarmak olan İsrail’i geride bıraktı.

 

 

 

Ahmed Hadi

 

 

El Ahbar

 

 

 

Direniş ve İsrail arasındaki çatışmanın başlangıcında İsrail, Filistinlilere karşı psikolojik savaş araçları kullanmada mutlak üstünlüğe sahipti. Ancak silahlı Filistin Direnişi grupları o zamandan beri bilgi ve propaganda kapasitelerini geliştirmek için çalıştı ve interneti ve diğer tarafın dilini kullanarak bir karşı-caydırıcı meydana getirdi.

 

Gazze – Filistinli direniş grupları ile İsrail arasındaki fiziksel savaşla birlikte, iki taraf aynı zamanda karşı tarafın sivil cephesini zayıflatmak ve üzerinde ağırlık oluşturmak için psikolojik savaş da yürütüyor. Şüphesiz her iki taraf da bazen isabet ettirip bazen kaçırıyor; ancak genel olarak Direniş'in iletişimcileri bu kez etkili mesajlar gönderdi ve hatta, tek yaptığı şey çatışmanın şu ana kadarki bütün eski aşamalarında görünen eski propagandayı ısıtıp ısıtıp ortaya çıkarmak olan İsrail'i geride bıraktı.

 

Askeri psikoloji uzmanları bu bağlamdaki yeni gelişmenin şu olduğunu söylüyorlar: Filistinliler artık İsrail savaş uçaklarının, sivil nüfusu Direniş'e karşı yöneltmek veya özellikle sınır bölgelerinde sivilleri evlerini boşaltmaya zorlamak için attığı bildirilerden korkmuyor.

 

Direniş, İsrail kamuoyunun moralini hedef alan güçlü bir taarruz başlattı; orta menzilli roket cephanesi ve amfibi (hem karada hem denizde faaliyet yürüten) komandolar da dahil olmak üzere sahip olduğu askeri kapasiteye odaklanan, İbranice videolar yayınladı. Direniş ayrıca İsraillilere evlerini boşaltma çağrısı yaptı ve mesajlarını yayınlamak için web sitelerini hackledi. Son Gazze çatışması sırasında Direniş'in binlerce İsrail subayının isimlerini ve numaralarını sızdırdığını hatırlayın.

 

Gazze'deki Filistin Güvenlik Koleji'nden askeri psikoloji öğretim üyesi İsmail Ebu Rkab'a göre bu mesajların amacı, iç cephenin tutumlarını ve bunun sonucunda kamuoyunun duygu ve davranışlarını etkileyerek “işgalcinin ve genel olarak İsraillilerin morallerini zayıflatmak”. El Ahbar'a konuşan Ebu Rkab, “Çatışmanın her iki tarafı da diğerinin zayıflıklarını biliyor ve ötekinin kolunu bükmek için bu zayıflıklara odaklanmaya çalışıyor. Ancak Filistinlilerin zayıflığı, yani kasten Filistinli sivillerin hedef alınması, işgale karşı operasyonların artmasından ve popülerliğinin sürmesinden de görüldüğü gibi, Direniş'i etkilemedi” ifadelerini kullandı.

 

Bu açıdan, “Direniş'in psikolojik tabiatı sağlamdır ve dini ve ruhani boyuta dayanır. Bu, roketleri görmekten ve uzayan çatışmadan korkan işgalciden farklı olarak, onun moralini arttırıyor” diyen Ebu Rkab, “İşgalci, mesajları yoluyla yurttaşları etkilemeye ve Direniş'in moralini kırmaya çalışıyor ve bunu pratikte evleri ve kamu alanlarını hedef alarak yapıyor” diye ekledi.

 

Öte yandan askeri psikoloji uzmanı, Direniş'in “önceki deneyim temelinde geliştirilmiş psikolojik mesajlar vermede başarılı olduğuna” inanıyor. Ebu Rkab, Filistinli örgütlerin askeri kanadının liderlik ettiği propaganda savaşını övdü ve bunun, Filistin halkının moralini yükseltmek ve düşman cephesinin moralini azaltmak amacıyla tasarlanmış sağlam bilimsel temeller üzerine inşa edildiğini söyledi.

 

Benzer bir şekilde Filistin'deki bir dizi güvenlik uzmanı, İsrail'in sivillere karşı kullandığı söylemler de dahil olmak üzere tehdit edici retoriğinin, Direniş savaşçılarının yerleri ve silah saklama bölgeleri hakkında Tel Aviv'in güvenlik teşkilatlarında sağlam istihbaratın bulunmamasından kaynaklı olduğunu söylüyor. Bu noktada bir İsrail subayının yaptığı ve Yediot Ahronot gazetesi tarafından alıntılanan, Hamas'ın ve İslami Cihad'ın İsrail tarafından bilinmeyen yüzlerce rokete sahip olduğu itirafını not etmek gerekir. Subay bu durumun, Hamas'ın uzun menzilli roketlerinin yarısının ilk hava saldırıları sırasında yok edildiği Bulut Sütunu Operasyonu zamanında olandan farklı olduğunu söyledi.

 

Ebu Rkab bu durum hakkında “Bilgiye sahip olan güce sahiptir. Bu nedenle İsrail, sağlam istihbaratın bulunmaması nedeniyle, sivillerin ölümü pahasına caydırıcılığını yeniden inşa etmeye çalışıyor” yorumunu yaptı. Ebu Rkab ayrıca işgalcilerin “genel olarak İsrail'in güvenliğiyle ilgili tutumları manipüle etmek için” kendi iç cephesine fayda sağlayacak bilgiler imal etmeye çalıştığını belirtti.

 

Güvenlik uzmanı İbrahim Habib'e göre, işgalcilerin mevcut güvenlik durumuyla ilgili bilgiye sahip olmaması, Lübnan'daki 2006 Temmuz Savaşı zamanında var olan duruma benziyor. Habib'e göre o tarihte “İsrail liderliğinin tam istihbarata sahip olmaması ve içinde bulunduğu karmaşa sebebiyle İsrail halkı, savaştaki son durumu öğrenmek için Seyyid Hasan Nasrallah'ın konuşmalarını beklerdi.”

 

Durumu El Ahbar'a yorumlayan Habib, “İsrail'in sivil cephesinin artık, ortaya atılan çok sayıda sahte iddia nedeniyle kendi medyasına ve liderliğine güvenmediği açıktır. Bu nedenle, İsrail sivil cephesi Direniş'in aralıklarla yayınlanan mesajlarından etkileniyor” şeklinde konuştu.

 

Habib, “Direniş, askeri kapasitelerini gösteren videolar yayınlayarak İsrailliler arasında kafa karışıklığı yarattı” diye ekledi.

 

Güvenlik uzmanı, örneğin İsrail'in Filistinlilere gönderdiği ikaz amaçlı SMS mesajlarının, yahut onları Direniş'le işbirliği yapmamaları için uyaran veya evlerini terk etmelerini isteyen direkt aramaların, Filistin halkını sindirme girişimleri olduğunu söyledi ve bunun, İsrail istihbarat topluluğunun başarısızlık durumunun altını çizdiğini vurguladı.

 

Teknoloji uzmanları, psikologların ölümcül olmayan savaşın bir biçimi olarak gördüğü psikolojik savaş bağlamında, İsrail'in kısa süre önce Hamas'ın askeri kanadı El Kassam Tugayları'nın Aşkelon yakınlarındaki Zikim İsrail askeri üssüne düzenlediği saldırıyla ilgili video görüntüleri imal etmeye çalıştığını söyledi. Habib'in söylediğine göre bu girişim, Direniş komandolarından küçük bir grubun İsrail üslerine sızmasını ve güçlü bir darbe indirmesini örtmek amacıyla, İsrail'deki askeri sansür memurlarından geldi.

 

“Arka arkaya iki gün boyunca iki farklı Filistinli deniz birliği tarafından tekrar edilen bu operasyonun sonucunda İsrail'in yara aldığı açıktı. Bu, İsrail'in neden bütün sahili can güvenlikleri gerekçesiyle tatilcilere yasakladığını izah ediyor” diyen Habib, şunları ekledi: “Şu anda işgalcinin yaşadığı kafa karışıklığının en büyük kaynağı, Direniş'in kendisini saklama ve kamufle etme yeteneğidir. Bu, orduyu bitkin düşürecek ve onu, Direniş savaşçılarının ve roket stoklarının yerini açığı çıkarmak için düzenli gizli çabalar yürütmeye itecektir.”

 

Eş zamanlı olarak Gazze'deki İçişleri ve Ulusal Güvenlik Bakanlığı da Filistinlilere, İsrail medyasındaki dedikodular, İsrail uçaklarının attığı bildiriler ve Filistinlilere gelen telefon aramaları da dahil olmak üzere, İsrail'in psikolojik harekatlarına itibar etmeme çağrısında bulundu. Bakanlık ayrıca Filistinlilerden “halkın saldırı karşısında gösterdiği büyük direncin ışığında, iç cepheyi zayıflatacak bu yöntemlerle etkileşim içinde bulunmamalarını” istedi ve işgalcilerin yaptıklarının, Gazze'deki istihbarat hatalarını yansıttığını söyledi.

 

 

medyasafak.com