Pepe Escobar: “Neoliberal restorasyon”: Melez savaş sırtlanları Brezilya’yı parçalıyor
- Medyasafak.net
- ANALİZ
- 20.04.2016

367 kabul ve 137 red oyu sonucunda, Dilma Rousseff’e karşı azil/darbe/rejim değişikliği kararı Brezilya Kongresi sirkinden geçti ve şimdi bir “özel komisyon”un kurulacağı Senato’ya gidecek. Buradan onay çıkması halinde Rousseff 180 günlüğüne görevden uzaklaştırılacak ve bir düşük bedelli tropik Brütüs olan Başkan Yardımcısı Michel Temer, Senato’nun nihai kararına kadar iktidarda olacak.
“Neoliberal restorasyon”: Melez savaş sırtlanları Brezilya'yı parçalıyor
Pepe Escobar
Global Research
Dünyanın yedinci büyük ekonomisine sahip ülkenin kadın devlet başkanının bir sönük, taşralı Circus Maximus'ta sırtlanların oluşturduğu bir linç güruhuna av olarak sunulduğu soğuk ve kasvetli gece, ebediyen utanç verici olarak anılacak.
367 kabul ve 137 red oyu sonucunda, Dilma Rousseff'e karşı azil/darbe/rejim değişikliği kararı Brezilya Kongresi sirkinden geçti ve şimdi bir “özel komisyon”un kurulacağı Senato'ya gidecek. Buradan onay çıkması halinde Rousseff 180 günlüğüne görevden uzaklaştırılacak ve bir düşük bedelli tropik Brütüs olan Başkan Yardımcısı Michel Temer, Senato'nun nihai kararına kadar iktidarda olacak.
Bu ikinci derece komedi, yalnızca BRICS için değil, bütün bir Küresel Güney için de uyandırma zillerini çalmalıdır. Eğer sadece bir ülkenin siyasi/hukuki sistemine ayar çekmek yoluyla rejim değişikliği gerçekleştirebiliyorsanız, NATO'ya, R2P'ye (“koruma sorumluluğu”) veya “ılımlı isyancılara” kim ihtiyaç duyar?
Brezilya Yüksek Mahkemesi, meselenin hakettiği değeri analiz etmedi – en azından şimdilik. Rousseff'in bir “sorumluluk” suçu işlediğine dair hiçbir yerde sağlam bir kanıt yok; o, Reagan'dan bu yana bütün Amerikan başkanlarının, hatta dünya çapındaki bütün liderlerin yaptığı şeyi yaptı: Başkan Yardımcısı küçük Brütüs'le birlikte, federal bütçe rakamlarında biraz yaratıcı davrandı.
Darbe, tescilli bir düzenbaz olan, Meclis'in alt kanadının başkanı Eduardo Cunha tarafından desteklendi. İsviçre'de 11 yasadışı hesap sahibi olan Cunha, Panama Belgeleri'de de yer alıyor ve Yüksek Mahkeme'nin soruşturması altında. Cunha'nın ırkçı, büyük ölçüde gizli faşist sirkte neredeyse okuma yazma bilmeyen sırtlanlara efendilik etmek yerine demir parmaklıklar arkasında olması gerekiyor. Yüksek Mahkeme'nin Cunha'ya karşı çok da fazla hukuki eyleme girişmediğine inanmak gerekir. Onun sirkteki iktidarının sırrı, yıllardır devam eden ve içinde kendisinin ve başkalarının kampanyalarının finanse edilmesine katkı sağlamış şirketlerin de olduğu dev bir yolsuzluk entrikasıdır.
İşte, Brezilya gibi dinamik şekilde yaratıcı olan bir ülkeye karşı sahnelendiği zaman Melez Savaş'ın yumuşak darbe/rejim değişikliği ışığı/renkli devrim aşamasının güzelliği budur. Aynalı salon, Jean Baudrillard ve Umberto Eco gibi yapısökümcülerin hayatta olsalar kıskançlıktan çatlamalarına yol açacak türden bir siyasi hayali imge üretiyor: Kendileri halihazırda yolsuzluk soruşturulmasına tabi olan ahmaklar/alay konusu tipler/hainler/düzenbazlar ile dolu bir Kongre, herhangi bir formel yolsuzluk soruşturmasına tabi olmayan – ve herhangi türden bir “sorumluluk suçu” işlememiş olan – bir Başkan'ı devirmek üzere komplo kurmuştur.
Neoliberal restorasyon
Kitesel düzeyde reddedilmiş olan tropik Brütüs ikizleri Temer ve Cunha'nın, halkoyuyla bile ülkeyi yönetmeleri imkânsız olacaktır; ancak aşırı derecede kibirli ve cahil Brezilyalı elitlerin projesini mükemmel bir şekilde canlandırmış olacaklardır: Brezilya “demokrasisinin” ayaklar altında çiğneneceği bir neoliberal zafer.
Oto Yıkama yolsuzluk soruşturmasının sonu gelmez şekilde yayılması nedeniyle ciddi bir biçimde tehdit altında olan bir Brezilyalı siyasi partiler sürüsünün olduğu bilinmeden, geçtiğimiz Pazar günü Circus Maximus'ta ne olduğunu anlamak imkânsızdır. Onların yerlerinde kalabilmeleri için Oto Yıkama soruşturmasının “askıya alınması” gerekir ve küçük Brütüs Temer'in önerdiği düzmece “ulusal birlik” altında askıya alınacaktır da.
Fakat önce, Oto Yıkama'nın yüksek profilli bir kurban alması gerekir. Bu da Lula'nın hapiste olmasıdır ki, buna kıyasla Rousseff'in çarmıha gerilmesi bir Ezop masalıdır. Başında zehirli Globo imparatorluğunun olduğu şirket medyası bunu nihai zafer olarak yüceltecektir ve hiçkimse Oto Yıkama'nın zorunlu şekilde emekli edilmesini önemsemeyecektir.
2014 yılında Rousseff'in yeniden seçilmesi için oy veren 54 milyonu aşkın insan yanlış oy vermiş. Genel “proje”, oysuz ve halksız bir sistemdir; baş belası “seçimlerle” canını sıkmayacak olan ve hayati bir şekilde, güçlü şirketleri suçlamak zorunda olmayan çok “cömert” kampanya finansanı esnekliğini de içeren Brezilya tipi bir parlamento sistemidir.
Kısacası, nihai amaç Brezilya'nın Yasama, Yürütme ve Yargı erklerini şirket medyası çıkarlarıyla mükemmel bir şekilde “aynı hizaya getirmek”tir. Demokrasi enayilerin işidir. Sırtlanları uzaktan kumandayla yöneten Brezilyalı elitler, Lula'nın 2018'de yeniden seçime girmesi halinde kazacağını biliyor.
Ve Lula şimdiden uyardı: herhangi türden bir “ulusal birlik” zırvasına yanaşmayacak ve hangi gayrimeşru hükümet ortaya çıkarsa çıksın ona karşı mücadele etmek için sokaklara dönecek.
Şimdi yağmaya açığız
Şu andaki durumda Rousseff, NSA kökenli, iki yıl süren Oto Yıkama soruşturmasının ilk büyük kurbanı olma riskiyle karşı karşıya. Yeteneksiz bir ekonomi yöneticisi olduğu ve usta bir politikacının olması gereken özelliklerinden yoksun olduğu kabul edilen Başkan, pratikte kendisinin yönetmesine engel olan Oto Yıkama soruşturmasının, şahsen dürüst olduğu için kendisine ulaşmayacağına inanıyordu. Fakat Oto Yıkama'nın pek de gizli olmayan gündemi her zaman için rejim değişikliği oldu. Süreç içinde ülke, yolsuzluk soruşturması nedeniyle suçlanan pek çok kişi tarafından kontrol edilmenin eşiğine getirilirse kimin umurunda?
Küçük Brütüs Temer – Arjantin'deki Macri'nin makyaj çantası versiyonu – rejim değişikliğinin uygulanması için mükemmel kanaldır. O, güçlü bankacılık lobisini, güçlü tarım lobisini ve Brezilya'nın ekonomik lideri Sao Paulo eyaletinin güçlü sanayi federasyonunu temsil ediyor.
Latin Amerika'nın, iç pazarlarının kalkındırılmasına yatırım yapan yerel elitlerden en azından bazıları ile çalışan sınıfları bütünleştiren yeni-kalkınmacı projesi artık ölmüştür, zira alt-hegemonik, yahut periferik kapitalizm olarak tanımlanabilecek olan şey, 2008'de Wall Street'in provoke ettiği çöküşün ardından krize saplanmıştır. Yeni formül TINA'dır (“alternatif yok”). Bu, Brezilya örneğinde, Lula'nın mirasının – sosyal politikalar, teknolojik politikalar, küresel genişlemeye yönelim, rekabetçi Brezilyalı şirketler, daha fazla kamu üniversitesi, daha iyi ücretler – vahşi bir şekilde alt üst edilmesi sonucunu getirmektedir.
Brütüs Temer ulusa yönelik bir mesajında bunun çoğunu kabul etti: azil sonrasında “umut edilen” şey kesinlikle ülkenin “yabancı yatırımla” dolması olacak; böylelikle onların, kendi isteğiyle sömürge haline gelmiş ülkeyi yağmalamasına izin verilecek ve Brezilya'nın 1500'den beri alametifarikası olan tarihe geri dönülecektir.
Bu yüzden Wall Street, ABD'li Büyük Petrol ve herkesin malumu “Amerikan çıkarları” sirkin bu turunu kazanmış oluyor – yine herkesin malumu olan vassal/komprador elitler sayesinde. Chevron yöneticilerinin şimdiden, tuz öncesi petrol rezervlerini kendi ellerine alma ihtimali karşısında ağızlarının suyu akıyor; Brezilya muhalefetindeki güvenilir bir vassal halihazırda onlara bunu vaadetmişti.
Darbe devam ediyor. Gerçek sırtlanlar henüz saldırmadı. Bu yüzden bitmiş olmaktan uzak.
Çev: Selim Sezer
www.medyasafak.net