Temmuz Savaşı'nın onuncu yıldönümünde Siyonistlerin artan paniği

Al-Manar

Siyonist medya 2006 Temmuz Savaşının yıldönümünü gündemine bu yıl erken taşıdı. Yıldönümünden iki hafta önce savaş sırasında yaşanan tecrübelerin analizi ve Direnişin gelişen yetenekleri hakkında derin analizler ve ayrıntılı raporlar yayınlanmaya başlandı.

Savaşın üzerinden geçen 10 yıla rağmen Siyonistler hala olası bir savaşa karşı yaşadıkları eski savaş tecrübesinin psikolojik etkileri hakkında analizler hazırlamaya devam ediyor.

Savaşın ardından her geçen yıl daha çok sessizliğe bürünen Siyonistler bu yıl derin bir sessizliğe gömüldü. Evet seslerinin kesildiği doğru, ancak bu bir "korku sessizliği"! Her yıl Direnişin gücü arttıkça, Siyonistlerin de korkusu artıyor. Büyük kayıplar verecekleri zorlu bir savaştan korkan Siyonistler, Direnişin yeteneklerinin gelişmesiyle bir yenilgi daha almaktan endişeleniyorlar.

Siyonistler konu hakkında hazırladıkları raporlarını, 10 yıl önceki başarısızlığın sebebi ve gelecek savaş için öngörülen girişimler üzerine yoğunlaştırdı. İsrail'in önde gelen gazetelerinden Haaretz, son sayısında Hizbullah'ın yetenekleri hakkında bir rapora yer verdi. Raporda Hizbullah'ın her bakımdan yeteneklerinin ve geliştirilmiş güçlerinin ortalama bir ordudan daha az olmadığı bilgisinin yanı sıra, eğer kuzeyde bir savaş patlak verirse, Hizbullah'a karşı bir hava saldırısının yeterli olmayacağı vurgulandı.

Siyonist gazete, Hizbullah'ın Suriye'de elde ettiği tecrübelere ve bunun etkilerine değinerek, "Hizbullah askerlerinin İranlı liderler ve Rus askerler ile birlikte yürüttükleri eylemleri, savaş yeteneklerini iyiye götürdü. Bu deneyimle 2006 Temmuz Savaşı gibi çete savaşlarına göre daha çok büyük ve çeşitli bir savaş deneyimi biriktirdiler."

Gazete buna ilaveten, Hizbullah'ın füze gücünün gelişmesinden dolayı düşmanda korku hakimiyeti kurduğu ve füze cephaneliğinin eskiye göre onlarca kat daha fazla olduğu bilgisine yer verdi.  Haberde, "Hizbullah bugün başlayacak bir savaşta günlük olarak yaklaşık 1500 füze atmaya muktedir, 2006 Savaşında ise yalnızca günlük 200 füze fırlatma gücüne sahipti. 2006'da cephaneliği 12 ila 13 bin füze arasında olan Hizbullah, bugün 120 ila 130 bin füze kapasitesine sahip" deniliyor.

Hizbullah'ın Suriye savaşında saldırı gücüne sahip uçaklar kullandığı belirtilen Siyonist gazetede, 2006 yılında Hizbullah'ın elinde bu uçaklardan az sayıda bulunduğuna, bugün ise yüzlercesine sahip olduklarına işaret etti. Öte yandan Hizbullah'ın, son on yılda onlarca savaşçısını, savaş uçaklarına karşı geliştirilmiş silahlar konusunda da eğittiği belirtildi.

Siyonist televizyonu "Kanal 2" de, bu konuda çeşitli raporlar yayınlıyor. Bu raporların ortak özelliği 2006 Temmuz Savaşı başarısızlığı ve Hizbullah'ın gelişen askeri gücüne karşı duyulan korkuyu içeriyor olması.

Siyonistleri etkisi altına alan bu atmosfer, geçen haftadan bu yana çok sayıda gazeteye de yansıdı. Siyonist gazeteler ağırlıklı olarak başarısızlık itirafı ve Siyonist siyasetçilerin sınırdaki sessizlik izleniminin başarı olduğuna ilişkin görüşleri üzerinde yoğunlaştı.

Bu bağlamda, Haaretz gazetesi askeri işler editörü Amos Harel, iki taraf arasında gerçek bir karşılıklı caydırıcı etki olduğu gerçeğini ifade etti.

AFP'nin savaşın yıldönümü için hazırladığı raporunda ise, Begin-Sedat Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü Efraim Enbar'dan, "Ben bu yenilginin İsrail güçlerinin siciline işlenmiş yüz karası bir leke olduğunu düşünüyorum. Orduda en yüksek seviyede karmaşa vardı, ordu aynı zamanda siyasi stratejik yönetimde de başarısız oldu" ifadeleri nakledildi.

Ortadoğu'ya hakim olan atmosfer hakkında konuşan Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, düşmanın yeni Ortadoğu haritasını şekillendirmek için ABD'nin planının ve İsrail'in bunun icrasının hedeflendiğini söylüyor. Ancak savaşın başarısız olması ile bölge üzerinde oynanan büyük oyunlar, akıllara şu soruyu getiriyor; ABD Siyonist askerinin sızlanmasına rağmen savaşın durmaması için nasıl baskı uyguladı ve Condoleezza Rice nasıl hem Lübnan tarafına hem Siyonist varlığa telefon açarak savaşın durdurulmasının şartlarını ağırlaştırmak için Lübnanlı siyasileri zorladı?

George W. Bush döneminde görev alan ABD eski ulusal güvenlik danışmanı yardımcısı ve ABD'nin Ortadoğu politikaları sorumlusu Elliot Abrams, bir makalesinde veriler ve gerçeklerin İsrail'in başarısızlığından sonra ABD'nin hayal kırıklığına uğradığını  gösterdiğini belirtti. Çünkü bu BM'nin bölgede ve Lübnan'da savaşla çizilen siyasi hedeflerini gerçekleştirmesini engelledi.

Siyonistler siyasi alanda tehdit ve sindirme politikaları uygulasa da, ülke içinde yaşanan korku atmosferi ve İsrail basınının yayınladığı raporlar, Siyonistlerin yürüttüğü politikanın tam aksine işaret ediyor.

İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot, ordunun savaş dersleri alması için açık çağrıda bulunarak, "Lübnan'ı tehdit etmek birçok meydan okuma ve zorluk içermektedir ve ordunun yaşanabilecek savaş senaryolarına hazır olmasını gerektirir" ifadelerini kullandı.

Çev: Merve Soydaş Gök

www.medyasafak.net