ABD’nin İran Karşıtı Yaptırımları Kendi Ekonomisine Zarar Veriyor

ABD’nin İran Karşıtı Yaptırımları Kendi Ekonomisine Zarar Veriyor
"Savaş karşıtı cephede fark ettiğimiz şey, birçok insan İran’a sempati besliyor ve beslemeye başlıyor..."
ABD’nin İran Karşıtı Yaptırımları Suç Teşkil Etmekte

 

ABD’nin İran’a karşı uygulamaya çalıştığı ambargolar sadece “küstahça” değil aynı zamanda “suç” teşkil etmekte diyor bir Amerikalı barış ve adalet aktivisti.

Mesele ABD Başkanı Barack Obama’nın Cuma günü İran petrollerinin direkt ya da dolaylı olarak satış işlemlerinin yapıldığı yabancı bankalara yeni yaptırımlar yapılmasına onay vermesiyle başladı.

ABD ve AB İran’ın nükleer programının askeri bir yöne de sahip olduğu gerekçesiyle 2012 başından beri ekonomi ve petrol alanlarında İran’a yaptırımlar uygulamaya başladı. Tahran UAEK temsilcilerinin İran nükleer programında herhangi askeri bir yön bulamadığını gerekçe göstererek onların iddialarını reddetmekte. PressTV konu hakkında daha geniş bilgiler almak üzere New York’tan barış ve insan adalet aktivisti Ellie Ommani ile bir söyleşi gerçekleştirdi. Sizlere bu söyleşinin metnini sunmaktayız:

Sayın Ommani, öncelikle Çin ABD’nin İran’dan petrol alan herkese dayattığı yaptırımları reddetti. Birçokları da Obama’nın bu kararını uygulamadan evvel kararın yeterliliğini ve genel olarak da bu bağlamda Amerikan tavrının yeterliliğini sorgulamaya başladılar.

Sevinerek söylemeliyim ki, haklısınız ve Çin’in tutumu çok adilce çünkü bu dünyadaki zalim bir topluluğun işidir. Evet, ben bir Amerikalıyım ancak ABD hükümetinin diğer toplumlara kiminle ve nasıl iş yapacağını bildiren politikalar empoze edebileceğini söylemek çok korkunç bir şey.

Tüm bu yaptırımlar bütünü İran ekonomisini tüketmek çabasındandır ve bence bu bir suçtur. Bu sadece küstahlık değil, aynı zamanda bir suçtur da. Ancak onlar tüm bu kanunları görmezlikten geliyor ve sonrasında uluslar arası kuruluşlarda güç sahibi olduklarından diğer ülkelere baskı yapıyorlar.

Çok ilginçtir ki, gördüğümüz şeye ABD’nin kendi ayağına ateş etmesi denir, hem ABD’de hem AB’de benzin fiyatları yükseldi, İran’a yaptırımların sonuçlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Güzel bir soru, iktisat politikaları uzmanı olan kocam, geçenlerde bu konuda bir makale yazdı ve birçok internet dergisinde yayınlandı. Başlığı “İran’a Yaptırımlar Gaz Fiyatlarını Yükseltiyor” idi.

 Ve açıkçası her ne kadar onlar bizim çok gelirimiz var, biliyorsunuz Libya’dan getiriyoruz, şimdi Suudilerden gelen miktarı yükseltmelerini isteyeceğiz diyorsalar da… Kocamın dediği gibi, hayır yapamazsınız, bunlar otomatik şeyler değil, petrol pompalanacak koca tankerlerden bahsediyoruz, bu hammaddeyi sonra bir de taşımaları gerekecek, bu kaliteli bir hammadde.

Bu yüzden dedikleri şeyi bir gecede yapamazlar ve sadece yükseltecekler ve her şey güzel olacak. Tüm bu siyasi cezalandırma amaçlı, İran’ı siyasi ve ekonomik olarak cezalandıracağını umdukları bu yapmacık tavırlar normal piyasa fiyatlarını etkilemekte ve malzeme dolaşımında olduğu gibi, yardımdan fazla zarar vermekte.

Hatta ABD ve diğer ülkelere de… Unutmayalım ki, dünya ekonomisi, onların deyimiyle küresel ekonomi bir düşüş içerisinde. Yani neden Yunanistan’da, Londra’da işçiler ve öğrenciler, grevciler var, bir raporda okuduğum kadarıyla Almanya’yı da saracak, neden?

Çünkü çalışan sınıfın yaşam şartları çok düştü ve bu ABD’nin İran’a karşı uyguladığı küstahça ekonomik siyasetlerin sonucudur ve onlar her zaman başka birini ya da başka bir etmeni problemlerin nedeni olarak göstermek istiyorlar ancak onları yine kendi siyasetleri bitirecek ve küresel toparlanma dedikleri şeyi daha kötü hale getirecek.

Aslında çok kısa olarak, bazıları ABD’nin İran’a karşı takındığı tavır onu daha da yalnızlaştırıyor demekte, siz ne düşünüyorsunuz?

Aslında, ben bir aktivistim, bir İran savunucusuyum, savaş karşıtı cephede fark ettiğimiz şey, bir çok insan İran’a sempati besliyor ve beslemeye başlıyor, onlar geçmişte sessiz kalmış olsalar da, bu da nedir demeye başlıyorlar.

Bu saçma ve yanlış bir tavır, siz sadece insanları incitiyorsunuz, bu yaptırımların etkili olmadığının kanıtlandığını siz de biliyorsunuz ancak birçok çeşit yaptırımlar insanları incitmekteler.

Yani zamanında 50 yıl boyunca Küba halkına ve Küba milletine karşı da bir ambargo vardı ki ABD Fidel Castro hükümetini ve Küba halkının kendi hükümet seçimlerini devirmek için onların tecrübelerinden faydalandı ve yıllarca süren yaptırımlardan sonra hiçbir şey yapamadılar, olan yine insanlara oldu.

 

PressTV.ir sitesinde yayınlanan bu röportaj Hüseyin Beheştî tarafından medyasafak.com için tercüme edilmiştir.