Batı Ekonomileri Yetersiz ve Şişkin: Analiz

Batı Ekonomileri Yetersiz ve Şişkin: Analiz
"Bir mali uçurum ABD’yi daha derin bir ekonomik küçülmeye çekmeye başladı ve bunun derin bir ekonomik krizle mücadele eden Euro bölgesi ekonomileri üzerinde de daha fazla baskı yapması bekleniyor."

Batı ekonomileri yetersiz ve şişkin: Analiz

Bir mali uçurum ABD'yi daha derin bir ekonomik küçülmeye çekmeye başladı ve bunun derin bir ekonomik krizle mücadele eden Euro bölgesi ekonomileri üzerinde de daha fazla baskı yapması bekleniyor.   


Federal Reserve Başkanı Ben Bernanke, 2011 Bütçe Kontrol Eylemi kapsamındaki uygulamaların yürürlüğe girmesinin planlandığı 2013 başlarında ABD'de meydana gelmesi beklenen, harcamalarda kesintiler ile, tüm Amerikalıları etkileyecek sağlık vergisinin hayata geçirilmesi de dâhil olmak üzere vergi yasalarında değişiklik yapılmasını da içeren çok sayıda büyük mali olayı tanımlamak için “mali uçurum” ifadesini kullandı. 

2009 sonlarında Yunanistan'da başlayan ve geçen yıl İtalya, İspanya ve Fransa'ya ulaşan Euro bölgesi borç krizi, giderek yayılıyor ve derinleşiyor. AB hükümetleri krizle mücadele etmek için sert tasarruf tedbirlerini ve ekonomik reformları benimsediler. Bu yaklaşım şimdiden, Avrupa çapında bir sosyal altüst oluşu ve kitle protestolarını ateşledi. İşsiz sayısı hiç olmadığı kadar yükselerek rekor kırdı ve bugün 18,2 milyon kişiye ulaştı. 

IMF baş ekonomisti kısa süre önce, Euro ülkelerinin en az on yıl boyunca bu iç karartıcı krizle uğraşacaklarını söyledi. 

Press TV, konuya daha fazla ışık tutmak amacıyla Brüksel'den CIPI Vakfı Genel Sekreteri Paolo Raffone'yle bir röportaj yaptı. 

İlgili videoda iki konuğun daha görüşlerine yer veriliyordu: “Bank to the Future” kitabının Londra'daki yazarı Simon Dixon ve Washington'daki Bağımsız Enstitü'den Ivan Eland. 

Aşağıda röportajın ana hatlarıyla çözümlemesini sunuyoruz. 

Press TV: Paolo Raffone, bu ifadeler IMF Baş ekonomistine ait olduğuna göre, bu mali kuruluşlara bir bakalım. Çok ilginç bulduğum ve alıntılayacağım bir finans yayınında şöyle denilmiş: “Bu yol şu anda Alman hükümeti tarafından izleniyor ve ECB'nin anti-demokratik, anti-sosyal, hatta anti-ekonomik, yani, etkisiz karakteri gerçekten dikkate değer”. Bu ne anlama geliyor?

Raffone: Evet, öncelikle ekonominin sosyal rolünü yitirdiği anlamına geliyor. Bugün karşı karşıya olduğumuz sorun bu, zira ekonomi, hükümetin üstünde, halkın üstünde, her şeyin üstünde, kendisi için olan bir mali alana taşınmış durumda.

Tasarruf tedbirlerinin yapmaya çalıştığı şey bu “kâğıttan kale”yi korumak, fakat temeller iyi değilse bütün kalenin çökeceğini, üzerine bir şey eklenemeyeceğini unutuyorlar. 

Dünyadaki durum kesinlikle şu ki, batının doğusunda oluşturulmakta olan en az iki bölgede farklılaşmaya doğru gidiyoruz: bunlardan biri Rusya ve belki İran'ın etrafında, diğeri ise Çin'in etrafında.

Dolayısıyla dünya birkaç yıl içinde hayli farklı olacak ve masaya yatırılan şeyler olacak, ve belki de, Batı'nın kendi yerini bulamadığı, başkalarına göre yolunu bulmaya çalışacağı şeklinde bir argüman olacak. 

Press TV: Hükümetin 2007 yılından itibaren ve mali krizin Avrupa'dan gelen veya Amerika Birleşik Devleti içindeki milyarlarca teşviki vurduğu 2008 sonlarında müdahil olduğu şeklinde bir his var. 

Fakat bankaların bu parayı ellerinde tuttukları ve örneğin işletmelere kredi vermedikleri, nakit paranın üzerinde oturdukları da söyleniyor. Siz buna katılıyor musunuz? Eğer gerçekse, bu parayı ne yapıyorlar ve neden kredi vermiyorlar?

Raffone: Para özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde basılıyor, Avrupa'da da, farklı bir formülle basılsa da aynı sonucu veriyor. 

Bu, ekonomiyi yeniden canlandırmak için değil, münhasıran bankacılık sistemini sürdürmek için yapılıyor. Ekonomiyi ise bankacılarla birlikte üreticiler ve tüketiciler oluşturur, halk oluşturur, sadece bankalar değil. 

Bu yüzden, eğer bu para bu insanlara ulaşmazsa, ekonomi durma noktasına gelir ve mali olarak işlerin devam edebileceği, fakat ekonomik olarak tamamen duracağı tuhaf bir duruma geliriz. Bugün Avrupa'nın pek çok yerinde böyle bir duruma doğru gidiyoruz.

Press TV: Ekonominin gelişmesi için bazı teşvik fonlarının olması gerekiyor ve bunlar en azından şimdi, ortalama insanlara verilmek üzere bankaların ellerine verilmiş durumda. 

Dürüst olmak gerekirse bu borç, kapitalizmin yıllar içinde büyümüş olan fikri anlamına geliyor ve görünüşe göre insanlar artık beş, altı, yedi kredi kartına sahip değil. 

Elbette konut krizi de bazı insanların iflas etmesine neden oldu. Dolayısıyla belki insanların yarattığı bir borç balonu olduğunu, bugün ise artık bunu yapmadıklarını, farklı piyasalardaki, farklı ekonomilerdekileri, örneğin Euro bölgesindeki durgunlukları bu yüzden gördüğümüzü söyleyebiliriz?  

Raffone: Bireylerin sorumluluğuna atfedilmemelidir bu. Meslektaşlarımın söylediği gibi, bütün sistemin temelinde, büyümeyi şişirmek için borç yaratma vardır. 

Dolayısıyla büyüme mitine, kalıcı büyümeye değinmek gerekir. Büyümeye ihtiyacımız var evet, ama bunun makul, sınırlı, erişilebilir ve sürdürülebilir bir biçimde olması gerekir, yoksa özellikle 1980'lerden beri izlenen yapay şekilde değil. İşte sonuçları bunlar. Dolayısıyla yapay bir sistemdeyiz. 

Press TV: Yedi finans şefi grubunun toplantısı, Tokyo'daki IMF ve Dünya Bankası toplantıları sırasında gerçekleştirilecek. Daha önce hakkında konuşmadıkları ne hakkında konuşacaklar? Özellikle IMF baş ekonomistinin Euro ülkelerinin 10 yıl boyunca bu iç karartıcı krizle uğraşacaklarını söylediği düşünüldüğünde ne denilebilir? 

Raffone: Bu toplantıdan çok fazla şey beklemeyin. Muhtemelen bir yandan da yeni bir anlaşmanın yapılabileceği bir bölgeye daha fazla yakınlaşmaya çalışıyorlar çünkü Japonya da Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri gibi gerileme yaşayan bir ülke. Asya'da bir tur attığınızda Çin'deki konuşmaların tamamen farklı olduğunu görürsünüz ve bu, paranın yeniliğin yaratıldığı yere gittiğini anlamak için yeterlidir. 

Dolayısıyla sorun, tüm bu eski Batı ekonomilerinin, şişkin ve yetersiz ekonomiler olmasıdır… Parasal bakış açısından, Batı para birimlerinin üstünlüğünü sürdürmek imkânsızdır… Parayı yeni bir dünya anlaşmasına, veya geçmişte birilerinin söylediği gibi yeni bir dünya düzenine açmak gerekir, fakat bu yeni türde bir temele dayanmalıdır ve bu temel, başkalarına yardımın dayatılması olmamalıdır.


medyaşafak