Hamas’ın doğuşu / Hamas’ı Siyonistler mi kurdu?

Press TV

“Hamas” terimi Ḥaraketü’l-Mukavemeti’I-İslamiyye’nin kısaltmasıdır ve basitçe “İslami Direniş Hareketi” olarak çevrilebilir. Başka bir deyişle direniş, zaten örgütün isminin bir parçasıdır.

Hamas, Birinci İntifada'nın ateşini yakan kıvılcımın doğrudan sonucu olarak doğmuştur.

Hamas’ı kuran insanlar, Gazze kontrol noktasındaki işgal güçlerinin, arabalarıyla çarparak dört Filistinli işçiyi öldürmesinden bir gün sonra bir araya geldiler.

Hareketin kamuoyu karşısına ilk çıkışının 14 Aralık 1987 tarihli bir bildiriyle direniş çağrısı yapmasıyla gerçekleştiği kabul edilse de “Hamas” ismi 1988'in başlarına kadar kullanılmadı.

Örgütün, Filistin direnişindeki en önemli müttefiki olan İslami Cihad hareketi gibi Hamas da Müslüman Kardeşler kökenlidir.

Müslüman Kardeşler siyasi olarak sessiz dursa da, Hamas ve İslami Cihad o dönemde Filistinliler arasında hegemonya kurmuş olan seküler milliyetçi grup El Fetih'in hâkimiyetine aktif bir şekilde meydan okumaktaydı.

El Fetih "İsrail devletinin" varlığını kabul edip silahlı mücadeleden vazgeçtiğinde bu durum daha merkezi bir hâl aldı ve Hamas açısından bir göreve dönüştü.

Geriye dönüp bakıldığında Birinci İntifada'nın, uzlaşmanın ilerleme sağlayacağına inananlar ile sadece direnişle galip gelineceğini savunanlar arasında bir yol ayrımı olduğu açıklık kazanıyor.

Hamas 1988'in başlarında, Siyonist rejimle bir arada yaşamayı savunan, FKÖ öncülüğündeki bir deklarasyonun ilanından bir ay sonra kurulmuştur.

Oslo Anlaşması sonrasında ve ardından da Siyonistlerin 2005'te Gazze'den çekilmelerinin ardından Hamas Gazze'de seçimleri kazanarak fiili hükümet haline geldi.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları 20 yılı aşkın bir süredir Batı tarafından terör örgütü olarak tanınıyor.

Birleşik Krallık ise 2021'in sonlarında Hamas'ı siyasi kanadı da dahil olmak üzere tamamen yasadışı ilan etti.

Hamas’ın El Aksa Tufanı Operasyonu’ndaki merkezi rolü nedeniyle, 7 Ekim’den bu yana, örgütün Siyonistler tarafından yaratıldığını ya da desteklendiğini ima eden bir propaganda savaşı yürütülmektedir.

Bu iddia, Siyonistlerin FKÖ'nün altını oymak için, o dönemde siyaseten sessiz kalmayı tercih eden Müslüman Kardeşlere verdiği destekle Hamas'ın daha militan politikalarını birbirine karıştırdığı için, yanlış bir tarihsel analize dayanıyor.

Ariel Şaron FKÖ'yü tasfiye etmeye çalıştığında Hamas bundan faydalanmadı değil, ancak Hamas’ın 2006 seçimlerindeki zaferiyle, Siyonistlerin Hamas'ın ana düşmanları haline geldiğini anlamaları gecikmedi.

O zamandan bu yana Direniş'in çeşitli gruplarının birbirleriyle anlaşmazlığa düştüğü dönemler oldu. Ancak son yıllarda tüm Direniş grupları birbirleriyle barışmıştır ve birleşik bir mukavemet yürütülmektedir.

Çeviri: Medya Şafak