Seyyid Nasrallah Çarşamba günü ne diyecek? İranlı Şehit General Seyyid Razi Musevi’nin görevi neydi?

Seyyid Nasrallah Çarşamba günü ne diyecek? İranlı Şehit General Seyyid Razi Musevi’nin görevi neydi?
Spekülasyon tuzağına düşmek istemiyoruz ve söyleyebileceğimiz tek şey, özellikle Gazze Şeridi'ndeki büyük zaferin ve Süleymani'nin danışmanı ve Lübnan, Batı Şeria, Gazze Şeridi, Irak ve belki de Yemen'deki direnişi silahlandırma konusunda en önde gelen İranlı yetkililerden biri olan Şehit Seyyid Razi El Musevi suikastının ardından gerçekleşeceği için, bu konuşmanın yeni şeylerle dolu olacağıdır.

 

 

Abdel Bari Atwan

 

 

Raialyoum

 

 

Gazze Şeridi'ndeki Filistin direniş hareketlerinin kazandığı büyük zaferleri ve aynı zamanda İsrail'in insani veya askeri kayıplarının artan hacmini izlemeye odaklanan Arapların ve uluslararası siyasi gözlemcilerin, ateş altında olan başka cepheleri de unutmaması gerekiyor. Bunlar hak ettiği ilgiyi görmüyor ve biz burada özellikle bir çatışma sahasından bahsediyoruz: Hizbullah önderlikli İslami Direniş’in Güney Lübnan'da 8 Ekim'de başlattığı stratejik yıpratma savaşı bugünlerde giderek tırmanıyor.

 

Hizbullah'ın şu ana kadar bu cephede tüm askeri ağırlığını kullanmadığı ve başlangıçta İsrail yerleşimlerini, üslerini ve askeri teçhizatını bombalamak için intihar SİHA’ları ve Katyuşa roketleri fırlatmakla yetindiği doğrudur. Bununla birlikte saldırıların nitelik ve nicelik olarak yoğunlaştırılması ve daha gelişmiş silahların kullanılmasıyla yeni bir aşamaya girildiği kaydediliyor. Son günlerdeki saldırıların büründüğü bu yeni durum, İsrail rejimi liderliğinin hem siyasi hem de askeri saflarında ölümcül bir aptallığa dönüşebilecek kaygılı hali kötüleştirdi.

 

Bugün, Cumartesi günü Hizbullah'ın askeri medyası, Parti kadrolarından 4 direnişçinin şehit olduğunu duyurdu ve böylece Gazze'yle dayanışma savaşının başlangıcından bu yana şehit düşenlerin sayısı 133'e çıktı. Bir başka açıklamada ise, Ramtha bölgesine ve işgal altındaki Şeba Çiftlikleri'ndeki bir garnizona SİHA'yla saldırı düzenlendiği, "Adathar" ormanında toplanan işgal askerlerinin yanı sıra diğer hedeflerin yüksek isabet oranıyla vurulduğu belirtildi.

 

Amerikan gazetesi The Wall Street Journal, bugünkü baskısında, Hizbullah saldırıları sonucu Kuzey Filistin'deki (Yukarı Celile) yerleşim yerlerini terk edenlerin sayısının 230 bini aştığını doğruladı ve İsrail rejimi yetkililerinin bu felaket sayıyı katı askeri sansür yoluyla kamuoyunun gözünden saklamaya çalıştıklarını söyledi. İsrail Kanal 13, işgal altındaki kuzeydeki ekonomik sıkıntının kötüleştiğinden bahsederek daha da ileri gitti ve bu göçü (kaçışı) durdurmak için yerleşim kapılarının kapatılacağını belirtti. 1948'deki Nakba'dan bu yana böyle bir şey gerçekleşmiş değil.

 

İsrail Savaş Bakanı General Yoav Galant, bu yıpratma savaşını durdurmak, Hizbullah’ı ve kuzeydeki İsrail yerleşimlerine yönelik varoluşsal tehdidini ortadan kaldırmak ve kaçan yerleşimcileri geri göndermek için Güney Lübnan'ı işgal etme tehdidinde bulundu. Bu işgalciler, ister Güney ister Kuzey Filistin'de olsunlar, Hamas ve Hizbullah tehdidi ortadan kaldırılmadıkça işgal yerleşkelerine geri dönmeyeceklerini söylüyorlar. Ancak Galant, bu tehditleri uygulamaya cesaret edemedi zira bunun yaratabileceği korkunç sonuçları biliyor. Gazze savaşının kapsamının genişletilmesi Parti’yi tüm ağırlığıyla çatışmaya yüklenmeye zorlayacaktır ki burada henüz kullanılmamış hassas ve diğer balistik füzelerden bahsediyoruz. Direniş Ekseni’ne çok yakın bir kaynağın bize söylediğine göre, kullanılması işgalci rejim ve ordusu için büyük bir şok yaratacak silahlar bunlar.

 

Öte yandan Amerikan elçisi Amos Hockstein'ın Güney Lübnan cephesini sakinleştirmek ve yıpratma savaşını durdurmak amacıyla önümüzdeki birkaç gün içinde Lübnan'a gelmesi bekleniyor. İsrail doğumlu ve İsrail ordusunda görev yapmış bu sadık elçi, tıpkı "akıl hocası" Dışişleri Bakanı Anthony Blinken gibi şunun farkında: Hizbullah’ın, tüm askeri gücüyle, Gazze Şeridi’ndeki savaşa katılması, işgalci devlet için sonun başlangıcının ilanı olacaktır.

 

Direniş Ekseni'nin uzun vadeli bir strateji uyguladığına ve gerek güney Lübnan'da gerekse Kızıldeniz ve Bab el-Mendeb'de (Eylat'ı bombalayarak ve İsrail'in buradan geçişini engel olacak şekilde) veya Irak ve Suriye’de (Amerikan üslerini bombalayarak) üyesi devletler ve hareketler arasında gerekli rolleri dağıttığına kesinlikle inanıyoruz. Iraklı grupların, Hizbullah'ı Lübnan'ın iç baskısından kurtarmak için Akdeniz’deki Kariş gaz sahasını bombalamak üzere insansız hava araçları gönderdiğini unutmamalıyız.

 

Seyyid Hasan Nasrallah'ın, Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani ve meslektaşı Ebu Mehdi El Mühendis'in şehadeti münasebetiyle önümüzdeki Çarşamba akşamı yapacağı konuşma,  bugünlerde insanların aklında yer eden soruların çoğuna cevap verecektir.

 

Olayları önceden tahmin etmek ya da spekülasyon tuzağına düşmek istemiyoruz ve söyleyebileceğimiz tek şey, özellikle Gazze Şeridi'ndeki büyük zaferin ve Süleymani'nin danışmanı ve Lübnan, Batı Şeria, Gazze Şeridi, Irak ve belki de Yemen'deki direnişi silahlandırma konusunda en önde gelen İranlı yetkililerden biri olan Şehit Seyyid Razi El Musevi suikastının ardından gerçekleşeceği için, bu konuşmanın yeni şeylerle dolu olacağıdır.

 

İsraillilerin, işgal altındaki kuzey Filistin topraklarından 230.000 yerleşimcinin Hizbullah füzeleri tarafından 75 yıl sonra ilk kez yerinden edildiğini kabul etmesi, en önemli temeli ve devamı dışardan gelenlerin yerleşimine dayanan Siyonist proje açısından büyük bir yenilgidir. Gelecek günler İşgalci Devlet ve onun Amerikalı sponsoru için pek çok şok edici sürprizle dolu... Ve zafer sadece bir saatlik uzaklıkta.

 

 

Çeviri: Medya Şafak