"El Müstakbel Partisi: Silahlar, Eğitimler ve Binlerce Savaşçı - 1"

"El Müstakbel Partisi: Silahlar, Eğitimler ve Binlerce Savaşçı - 1"
"7 Mayıs 2008’de Hizbullah Beyrut’u işgal etmedi ve şehri basmadı da. Hizbullah, hem doktrin hem de siyaset düzeyinde iç içe geçmişliğin yaşandığı başkentte silahları sivillere de doğrultmadı."
El Müstakbel Partisi: Silahlar, Eğitimler ve Binlerce Savaşçı - 1

Israa Al-Fass

El-Menar

“Direniş Partisi”nden “Silah Partisi”ne… İşte El Müstakbel hareketinin gittiği yön

Her tür işgale karşı direnişin en ön safında yer alan bir mezhebin bütününü içine aldığını iddia eden parti, ifade ettiği tutumları bölgenin, anayurdun, ümmetin düşmanlarınınkilerle kesişse bile bunun mahcubiyetini taşımıyordu.

Sahip olduğu amaçlar ve hedefler bakımından El Müstakbel (Gelecek) hareketi, Direniş tanımlamasını daha fazla taşıyamazdı, bu nedenle “ateşli farkındalığa” katkı yapan yeni bir sıfat buldu…

“Önce Lübnan” sloganını bayrak edinen El Müstakbel Hareketi, ülkenin düşmanına karşı yürütülecek büyük çatışmalar için saklananlar da dâhil olmak üzere silah kullanmayı reddettiğini açıkça ifade ediyor. Silahların ülke içinde kullanılmasından endişe duyduğunu ifade etmekten hiçbir zaman çekinmiyor, ama özel olarak hangi silahları kastediyor? Peki ya sürdürdüğü silahlanma süreçleri ve eğitim kampları hakkında ne demeli?

Hizbullah, gizemli bir füze cephaneliğine sahip, fakat “İsrail”e karşı yürüttüğü ve büyük kayıplar sağladığı çatışmalar, bu gizin bir kısmını ortaya çıkardı. Yabancı tahminlere göre Direniş, işgal altındaki Filistin’in her köşesine ulaşabilecek yeterli sayıda uzun menzilli füzeye sahip, bu da düşman devletin tümünü tehdit ediyor. El Müstakbel Hareketi her fırsatta 7 Mayıs 2008 olaylarını hatırlatıyor ve bu silahların ülke içinde kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Gelecekçiler hafif ve orta silahlardan bahsetmiyor, ancak sürekli olarak Hizbullah’ın bütün füze cephaneliğinden ve ülke içi çatışmalarda kullanılması imkânsız olan “Facir, Raad ve Zilzal” roketlerinden söz ediyor.  

Direniş’i hedef almasının ve öfkeli doktrinsel söylemleri sertleştirmesinin dışında El Müstakbel hareketi kendisini, ulusal kaynaşmayı arttırmaya, yurtseverlik bilincini geliştirmeye, hukuk devletini ve kurumları inşa etmeye ve gençliği siyasal yaşama dâhil etmeye çalışan bir hareket olarak tanımlıyor; peki ama “Gelecek”, bu amaçları gerçekte nasıl eyleme dönüştürdü?

Canbolat El Müstakbel Savaşçılarının varlığını doğruladı, Caca onlar için cephane temin etti

7 Mayıs 2008’de Hizbullah Beyrut’u işgal etmedi ve şehri basmadı da. Hizbullah, hem doktrin hem de siyaset düzeyinde iç içe geçmişliğin yaşandığı başkentte silahları sivillere de doğrultmadı. Hizbullah’ın Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım 7 Mayıs olaylarının, Direniş’a ait telekomünikasyon şebekesinin hedef alındığı 5 Mayıs olaylarına verilen bir yanıttan başka bir şey olmadığını söyledi. Şeyh Kasım şunları da ekledi:  “El Müstakbel hareketi Batı Beyrut’taki apartman ve binalara 3000 silahlı üyesini yerleştirdi ve bu kişiler Genel İşçi Sendikası’nın yürüyüşünü tehdit edip El Mazra caddesinde yürümelerini yasakladıktan, aksi halde RPG roketleriyle vuracaklarını söyledikten sonra ateş açmaya başladı. Güvenlik kuvvetleri bizi ve sendikayı bilgilendirdi, arkasından da yürüyüş iptal edildi. Daha sonra bazı mahallelerden ateş açılmasının şaşkınlığını yaşadık, bir tutum almamız gerekiyordu, fakat düzensizliği yaymama konusunda kararlıydık. Birkaç saat sonra çatışmalar sona erdi, bu süre içinde biz kendimizi savunduk ve kimseye saldırmadık.”

Şeyh Kasım’ın sözleri aynı gün bazı yerel kanalların gösterdiği, Lübnan ordusunun El Müstakbel Hareketi bürolarında gerilla savaşlarında kullanılmak üzere saklanan silahlara el koyması görüntüleriyle kanıtlanmıştı. Bazı bilgilere göre o gün Saad Hariri güvenlik şirketi adı altında Akkar’dan, görünüşte siyasi figürleri korumak amacıyla binlerce savaşçıyı işe almış, fakat onları eğitmiş ve gelmekte olan bir çatışmaya hazırlamıştı!

Sürekliliği kesin olmayan müttefik, İlerici Sosyalist Parti lideri Velid Canbolat sözü edilen bilgiyi doğruladı ve Dürzi şeyhlerinin katıldığı özel bir toplantıda müttefiki Saad Hariri’nin “Akkar’dan 1000 kişi getirdiğini ve bu kişilerin 15 dakika durmadığını” söyledi.

İlave olarak Wikileaks, Lübnan Kuvvetleri lideri Samir Caca’nın ABD Maslahatgüzarı Michelle Sisson’a, İç Güvenlik Güçleri Genel Müdürü Gelecek’çi Tümgeneral Eşref Rifi ile birlikte kendisinin de, Hizbullah’la çatışmak üzere Müstakbel milisleri ve Canbolat’ın savaşçıları için “başka ülkelerden cephane satın aldığını” söylediğini açığa çıkardı.

El Menar web sitesi, bu raporun 2. Kısmında El Müstakbel askeri yetkilileri, eğitim kampları ve silahlanma hakkında bilgileri ortaya koyacak…  

medyaşafak