“Mursi, Batı İmparatorluğu’na Karşı İran-Mısır İttifakını İstiyor / Zihinlerde Oluşturulan İran Tasavvuru Yanlıştı”

“Mursi, Batı İmparatorluğu’na Karşı İran-Mısır İttifakını İstiyor / Zihinlerde Oluşturulan İran Tasavvuru Yanlıştı”
Mısır Müslüman Kardeşleri eski üyesi Servet El Harbavi, “Amerika ve bazı Arap ülkeleri, Mursi’nin bölgenin iki büyük gücü İran ve Mısır arasında ittifak kurma planının gerçekleşmemesini istiyor; ama Mısır ve İran halklarının iradesine hiçbir güç galip gelemez” dedi.
Mursi, Batı İmparatorluğu’na Karşı İran-Mısır İttifakını İstiyor / Zihinlerde Oluşturulan İran Tasavvuru Yanlıştı
 

Mısır Müslüman Kardeşleri eski üyesi Servet El Harbavi, “Amerika ve bazı Arap ülkeleri, Mursi’nin bölgenin iki büyük gücü İran ve Mısır arasında ittifak kurma planının gerçekleşmemesini istiyor; ama Mısır ve İran halklarının iradesine hiçbir güç galip gelemez” dedi.

Mısır Barolar Birliği üyesi ve Müslüman Kardeşler Cemaati’nin sabık yöneticilerinden olan Servet ElHarbavi, Mısır ve Arap gazetelerinde yazı yazıyor.

Fars Haber Ajansı Kahire muhabirine röportaj veren El Harbavi, Mısır halkının, İslamcı adayın zafer kazanmasından sonra da Askerî Konsey’in bütün yetkileri cumhurbaşkanına devredene dek Tahrir Meydanı’nda toplanmaya devam edeceğini vurguladı.

Mısır’da bazı grupların ve ayrıca Fars Körfezi ülkelerinin Muhammed Mursi’nin İran’la ilişkilerin geliştirilmesi projesini engellemeye çalıştıklarını ifade eden Müslüman Kardeşler’in eski üyesi El Harbavi, “Mısır ve İran halkları ilişkilerin başlaması yönünde baskı uygulamalıdır” diye konuştu.
 

Röportajın tam metni
 


Amerika, Muhammed Mursi ile Mısır’ın komşu ülkelerle ilişkisinin nasıl olacağı konusunu görüşmek istediğini bildirdi. Bu, Amerika’nın Mısır’ın iç ilişkilerine karışması anlamına gelmez mi? Amerika’nın böyle bir izni var mı? Mısır’ın Amerika’dan izin alması, Mısır hükümetinin ve halkının küçümsenmesi değil midir?

Mısır’ın dış ilişkileri Amerika’yı değil Mısır’ı ilgilendiren bir konudur. Çünkü Mısır Amerika’nın bir eyaleti değildir. Tarihin gösterdiği gibi Amerika’ya bağımlı olan İsrail’dir. İsrail, Amerika’nın bir eyaleti konumundadır. Mısır’ın seçilen cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ile Amerika arasında bir işbirliği olsaydı bu bir faciaya dönüşürdü, siyasî bir tepki ortaya çıkar, hatta inkılâba karşı darbe yapılırdı.

Biz İran’la ilişkilerimizin doğal seyrine dönmesini istiyoruz. Hatta daha yakın ilişkiler içerisinde olmalı, omuz omuza ABD İmparatorluğu’na karşı mücadele etmeliyiz. Mısır ve İran bölgenin iki üstün gücüdür. Bu yüzden ilişkileri en baştan başlamalıdır. İlişkiler engellenmeye çalışılırsa bu, Mısır halkına ihanet anlamına gelir.

Muhammed Mursi Anayasa Mahkemesi’nde yemin etti. Siz, bir hukukçu olarak, bu yeminin Mursive yetkileri üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Muhammed Mursi, Askerî Konsey’le anlaşmaya varmış olmalı, çünkü daha önce Anayasa Mahkemesi’nde yemin etmeyeceğini söylemişti. Bir kez de halkın önünde yemin etti; tabii yasalar bu duruma müdahale edemez. Mursi’nin Anayasa Mahkemesi’nde yemin etmiş olması onun anayasanın üstünlüğünü kabul ettiğini gösterir. Çünkü Mahkeme’de yemin etmek, mahkemenin yasalarına saygı duyuyorum anlamına gelir. Şimdiye kadar Tahrir Meydanı’nda toplanan halk Mursi’nin zaferini kutladı. Mursi’nin zaferinden sonra ise meydan siyasî baskı aracı haline gelecektir.

Muhammed Mursi Mısır’ın eski anlaşmalarına bağlı kalacak mı?

Muhammed Mursi eski anlaşmalara bağlı kalacağını söyledi. Fakat şu an bütün yetkiler Askerî Konsey’in elinde, konsey de eski anlaşmaları korur.

Söylenildiği gibi bazı kilit bakanlıklar, örneğin Savunma, Güvenlik ve Dışişleri bakanlıkları Askerî Konsey’in elinde mi olacak?

Askerî Konsey bütün yetkileri devretmedi. Askerî Konsey’in bütün yetkileri devrettiğini düşünenler hayal kuruyorlar. Konsey güce ortak oldu. Hükümet modeli konusunda görüş ayrılıklarımız vardı. Ama şimdi askerî, sivil ve ihvan kökenli bir hükümete sahibiz. Dünyada bu şekilde nitelenen tek hükümet modeli bizimkidir. Konsey-Mursi anlaşmasına göre bazı yetkiler ve bazı dosyalar Konsey’in elinde olacak. Dolayısıyla Mursi kabinesi belli bazı bakanlıkları elinde bulunduracak. Fiili başkan Konsey olacak. Burada Mursi ile Askerî Konsey arasında bir anlaşma olduğunu açıkça ifade etmek isterim.

Mursi, İran-Mısır ilişkilerini nasıl ele alacak? İlişkiler ne düzeyde olacak?

Mursi’nin seçim sonuçları açıklanmadan önce Tahran-Kahire ilişkilerinin baştan başlaması gerektiğine dair söyledikleri Mursi’nin talebi ve arzusudur, fakat projelendirilmiş, incelenmiş bir şey yok ortada. Bununla birlikte devlet içerisinde Mursi’yi engellemeye çalışanlar da var. Bu yüzden karşılıklı ilişkilerin başlaması için Mısır ve İran halklarının baskı uygulaması gerekir. Mübarek rejimi 40 yıl boyunca halkına İran’ı korkulacak bir şeymiş gibi gösterdi. Son iki yılda zihinlerde oluşturulan İran tasavvurunun yanlış olduğunu gördük. İran fobisi, bölge halklarının Amerika’ya karşı ittifak oluşturmasını engellemek için planlanmış Amerika güdümlü bir siyasetti.

Irak’ı İran’la savaştıranın Amerika olduğu da çok açıktır. Sonra da Mısır-İran ilişkilerine zarar verdi. Amerika, mezhep çatışması çıkararak Mısır’ı, İran’ı ve Türkiye’yi birbirlerinden uzaklaştırmak istiyor. Çünkü İran’la yakınlaşmanın ardında siyasî bir amaç var. Her halükarda Muhammed Mursi İran’la ilişki kurmak istiyor. Ama bazı güçler bunu engellemeye, ilişkilerin başlamasının önünü almaya çalışıyor. Ama iki halkın iradesine hiçbir güç galip gelemez. Öte yandan Fars Körfezi ülkeleri de Mısır-İran ilişkilerinin yeniden başlamasını engellemeye çalışıyor.

 

medyaşafak