İran’daki Cumhurbaşkanlığı Seçimindeki Siyasi Yelpaze

İran’daki Cumhurbaşkanlığı Seçimindeki Siyasi Yelpaze
İran'da 14 Haziran'da gerçekleştirilecek seçimlere katılacak akımlar ve şahsiyetler ve her birinin galip gelme ihtimalleri hakkında doyurucu veriler içeren önemli bir analiz...

15 Nisan, 2013 Pazartesi


Dr. Amir Dabiri Mehr


 

Press TV


İran'da 14 Haziran 2013 tarihinde yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimine iki aydan kısa bir süre kaldı. Hâlihazırdaki cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad emekliye ayrılmaya hazırlanırken, İran'daki siyasi gelişmelere eşit derecede odaklanmış durumda olan İranlılar ve uluslararası gözlemciler seçimi hangi siyasi grubun kazanacağını merak etmekte.  


Biri ilkecilerden diğeri de reformculardan oluşan iki ana akım siyasi grubun katıldığı önceki seçimlerden farklı olarak önümüzdeki seçimlerde farklı siyasi eğilimleri temsil eden en az üç grup cumhurbaşkanlığı yarışında rekabet edecek. Bu grupları şöyle sınıflandırabiliriz: İlkeciler (Farsçası:usûlîler, radikaller) (koalisyonlar, bağımsız adaylar ve Sebat -Farsçası: Pâyidâri- Cephesi), Reformcular (ılımlı ve radikal olanları) ve hükümet üyeleri.  


1. İlkeciler

Cumhurbaşkanlığı için yarışan gruplardan biri olan İlkeciler, önceki on yıllarda, özellikle de reform yanlısı Muhammed Hatemi döneminde olduğu kadar birlik içersinde olmayan, radikal eğilimlilerin oluşturduğu bir grup. Geçtiğimiz senelerde vuku bulan siyasi ve toplumsal gelişmeler bu grubun da kendi içinde çeşitli alt gruplara ayrılmasına neden oldu. Söz konusu grupların mensupları İslam Devrimi Lideri Ayetullah Ali Hamaney'e ve 1979 İslam Devrimi'nin beraberinde getirdiği değerlere koşulsuz bir sadakatle bağlı olmalarına karşın, benimsenecek siyasi yönelim konusunda görüş ayrılığı içerisindeler. Bu görüş ayrılıkları, söz konusu grupların cumhurbaşkanlığı seçimi öncesindeki hazırlık döneminde safları sıklaştırmalarını engelledi. İlkeciler şu üç gruba ayrılmış vaziyetteler:



Üçlü Koalisyon

Bu koalisyon, Tahran Belediye Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, en uzun süre görev yapan dış işleri bakanı olmasının yanı sıra şimdilerde Ayetullah Hamaney'e uluslararası ilişkiler konusunda danışmanlık yapan Ali Ekber Velayeti ve sözünü esirgememesiyle bilinen kanun yapıcı Gulam Ali Haddad Adil'den oluşuyor.


Üçlü Koalisyon olarak bilinen bu ittifak, kamuoyu yoklamalarına göre halk nezdinde diğer ittifaklardan daha popüler.  


Aynı zamanda Eski Meclis Başkanı olan Haddad Adil, şiirsel, edebî ve felsefî faaliyetleri teşvik eden mütevazı bir kültür adamı. Tahran Üniversitesi'nde felsefe profesörü olan Haddad Adil, 1980'lerde kaleme alınan ders kitaplarına büyük katkıda bulundu.  


Haddad Adil'i cumhurbaşkanlığı koltuğuna layık görmeyenler, onun İran gibi bir ülkeyi idare etmeyi başaramayacağına kaniler. Haddad Adil, saygın bir siyasetçi olmasına rağmen, Meclis Başkanlığı görevine gelmeyi başaramadı.  


Bir tıp doktoru olan Velayeti ise 1997 yılına kadar tam 16 sene boyunca dışişleri bakanı olarak görev yaptı. Bu görevinin resmen sona ermesinden sonra dahi, diğer ülkelerle olan ilişkilere dair kararlar alınırken kendisine danışılmaya devam edildi. Bakanlık görevinin sona ermesinden beri, Ayetullah Hamaney'in baş danışmanı olarak görev yapmakta ve aynı zamanda Kültürel Devrim Yüksek Konseyi ve Danışma Konseyi'nde Rehber'i temsil etmektedir.       


1980'lerin başlarında Ayetullah Hamaney İran Cumhurbaşkanı olarak görev yaparken, Velayeti, onun favori başbakan adayıydı. Fakat meclisteki egemen siyasi grubun muhalefeti nedeniyle, Velayeti bu yüksek idari makama gelmeyi başaramadı.


Velayati, diğer siyasi grupların mensuplarıyla dostane ilişkiler kurmasıyla ve özellikle de sekiz sene boyunca dışişleri bakanı olarak görev yapan ve nüfuz sahibi bir din adamı olan Ekber Haşimi Rafsancani ile olan yakınlığıyla biliniyor.


Velayeti, 2005 senesinde cumhurbaşkanlığına aday olmuş, fakat Rafsancani geri dönüş sinyalleri verdiğinde, yarıştan kendi isteğiyle çekilmişti.

 

Tahran'da ve İran'ın kuzeydoğusundaki memleketi Meşhed'de oldukça popüler olduğu söylenen Kalibaf ise, Irak'ın İran'a açtığı ve sekiz yıl süren savaş boyunca (1980-1988) komutanlık görevinde bulundu. Yüksek vasıfları nedeniyle, savaşın bitmesinin ardından İslam Devrimi Muhafızları Ordusu Hava Kuvvetleri komutanlığına getirildi. Daha sonra da polis müdürü olarak görev yaptı.  

 

Polis müdürü olarak görev yaptığı sıralarda, İranlılar üzerinde o kadar olumlu bir izlenim bıraktı ki, 2005 yılında cumhurbaşkanlığına adaylığını koydu. Ne var ki, son turuna Mahmud Ahmedinejad ile Rafsancani'nin kaldığı seçimin ilk turunda elendi.   


Daha sonra Tahran Şehir Konseyi tarafından Tahran belediye başkanı olarak seçildi. Sekiz senedir bu görevi sürdüren Kalibaf, şehir planlaması konusundaki başarıları sayesinde Tahran'da yeniden popülerlik kazandı.


Söz konusu koalisyon, Ahmedinejad'dan sonra cumhurbaşkanlığına aday olacak kişiyi, kamuoyunun kanaatine göre belirleyecek. Resmî olmayan bilgilere göre, Kalibaf'ın bu koalisyonu temsil edecek kişi olması bekleniyor.  


Beşli Koalisyon

Bir başka koalisyon ise beş gelenekselci muhafazakârdan oluşmakta. Bu koalisyonun üyeleri aşağıdaki kişilerdir:


Manuçehr Muttaki: eski Dışişleri Bakanı ve eski Türkiye ve Japonya Büyükelçisi


Mustafa Purmuhammedi: Genel Teftiş Dairesi Müdürü, istihbarat ve güvenlik alanlarında engin deneyim sahibi olan eski İçişleri Bakanı


Muhammed Rıza Bahonar: Siyasi ve ekonomik çevrelerde prestij sahibi olan hayli nüfuzlu bir milletvekili. Ahmedinejad'ın bakan adaylarının meclis tarafından onaylanması sürecinde etkin rol oynamasıyla biliniyor. Ancak son günlerde Ahmedinejad'la arasına mesafe koyduğunun sinyallerini vermeye çalışıyor.


Yahya Al-i İshak: Tahran Ticaret Odası Başkanı ve Ticaret eski Bakanı. İran'da korporatist modele çok itibar edilmemesine karşın, İranlı iş adamlarının oyunu almaya çalışmakta.


Muhammed Hasan Abuturabi Fard: İran Meclis Başkan Yardımcısı. Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymuş olmasının sebebi, kendi ifadesiyle söylemek gerekirse, kendisini sorumlu hissetmesi.  


Hayli kalabalık bir grup teşkil eden ve sorumluluk duygularından dolayı seçimlere katılacaklarını ifade eden bu cumhurbaşkanlığı adayları, İranlıların alaycı yorumlarına hedef oldular. İranlılar, bu adaylara mümkünse üzerlerinde daha az sorumluluk hissetmelerini ve ehil adayların yarışa katılmalarına müsaade etmelerini tavsiye ediyorlar.


Kimi analistlere göre, Beşli Koalisyon'un cumhurbaşkanlığı seçimini kazanma şansı hiç yok, zira bu koalisyon şahsi hedefler ile grup menfaatlerini ön planda tutmakta. Fakat diğer yandan, bu koalisyon Reformcular ve hükümet üyeleri ile sıkı bir rekabete girerse, Üçlü Koalisyon ile saflarını sıklaştırabilir. Ama diğer yandan da, bu beş kişinin her biri, bir sonraki hükümette koltuk sahibi olabilmek için kendilerini ön plana çıkarmak niyetinde gibi görünüyor.


Sebat Cephesi (Cephe-yi Pâyidârî)

Bu cephe, 2010'a kadar Ahmedinejad'ın sadık taraftarları olan siyasi aktivistlerden oluşuyor. Cephenin öne çıkan isimleri arasında tümü muhafazakâr milletvekilleri olan Ruhullah Hüseyniyan, Mehdi Küçükzade ve Hamid Rasai, İç İşleri eski Bakanı Sadık Mahsuli ve Sağlık eski Bakanı Kamuran Bakeri Lenkerani yer alıyor.

Nüfuzlu bir din adamı olan Ayetullah Muhammed Misbah Yezdi'nin desteklediği bu cephenin Ahmedinejad'a verdiği desteği geri çekmesinin altında yatan neden, onun muhafazakârların “sapkın akım” olarak nitelenen grubun lideri olmakla suçladığı müttefiki İsfendiyar Rahim Meşai'ye verdiği koşulsuz destek. Mevzubahis akımın mensuplarının, Ahmedinejad'ın politikalarını sürdürmek amacıyla cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarından şüpheleniliyor.

 

2012 yılının Mart ayında yapılan seçimlerde meclisteki 290 koltuktan 100'ünü kazanan Sebat Cephesi şimdiye kadar bir aday konusunda uzlaşmayı başaramadı.


Bu cephe, köktenci duruşu ve mensuplarının Mahsuli gibi zengin politikacılarla kurduğu yakın ilişkiler nedeniyle Ilımlı İlkeciler'in eleştiri oklarına hedef olmuştu.


İran'ın nükleer baş müzakerecisi Said Celili, Enerji eski Bakanı Perviz Fettah ve hükümet sözcüsü Gulam Hüseyin Elham, bu cephenin önde gelen isimlerinden.


Celili ve Fettah'ın cumhurbaşkanlığına aday olmak gibi bir niyeti olmadığı gibi, Elham da hükümete geri döndüğü için seçilme şansını kaybetmiş durumda. Cephenin bir diğer sözcüsü olan Lankerani'nin adaylığına ise kesin gözüyle bakılıyor.


Fakat kamuoyu yoklamaları, Sebat Cephesi'nin İran'da yeteri kadar popüler olmadığını gösteriyor.


Bağımsız Ümitliler


Bazı İlkeciler, cumhurbaşkanlığı yarışına bağımsız adaylar olarak katılacaklar. Bu kişiler arasında en tanınmış olanı, İslam Devrimi Muhafızı Ordusu'nun eski komutanlarından olan Muhsin Rızai. Şu anda Danışma Konseyi Sekreteri olarak görev yapan Rızai, daha önce cumhurbaşkanlığına aday olmuş, ancak seçimi kaybetmişti. Diğer bağımsız ümitvarlar arasında İstihbarat eski Bakanı Ali Fallahian ile Eğitim Bakanı Hamid Rıza Hacı Babayi yer alıyor, ancak bu iki siyasi figürün cumhurbaşkanlığı seçiminden galip çıkma şansı yok denecek kadar az.


2. Reformcular

Reformcular, radikal ve ılımlı reformcular olmak üzere ikiye ayrılırlar. Radikal reformcular, 1997 ile 2005 yılları arasında cumhurbaşkanlığı yapan Muhammed Hatemi'nin Ahmedinejad'ın arkasından cumhurbaşkanı olmak isteyen adaylar arasında tercih sebebi olduğu kanaatinde. Radikal reformculara göre Hatemi, yeterli oy elde ederek, Reformcuların destek verdiği politikaları hayata geçirmeye kadir bir siyasetçi. Ne var ki, bazı analistlere göre tartışmalı 2009 seçimleri sonrasındaki tutumu nedeniyle Muhafızlar Konseyi'nin Hatemi'yi adaylıktan men etmesi ihtimal dâhilinde. Böyle bir durum toplumsal ve siyasi itibarını sarsacağı için, Hatemi'nin cumhurbaşkanlığına adaylığını koyması düşük bir ihtimal olarak görülüyor.


Seçimi kazanma ihtimallerinin çok düşük olduğunu düşünen Radikal Reformcular, katılımlarını asgari seviyede tutmayı tercih etmekteler.


Ilımlı Reformculara gelince, içlerinden bir aday çıkarmak için uzlaşmaya varmaları gerektiğini söylüyorlar. Ilımlı Reformcuların içlerinden cumhurbaşkanı adaylarını seçeceği kişiler ise nükleer eski baş müzakerecisi Hasan Ruhani, Reformcu eski milletvekili Mustafa Kavakebiyan ve eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Rıza Arif. Arif, Hatemi'nin adaylığını koyması durumunda cumhurbaşkanlığı yarışına katılmayacağını ifade etti.


Ticaret eski Bakanı Muhammed Şeriatmedari de bu grubun mensuplarından. Şeriatmedari, İstihbarat eski Bakanı Muhammed Muhammedi Reyşehri ile olan yakınlığından dolayı muhafazakâr bir siyasi duruşa sahip.   


Ekber Haşimi Rafsancani, hem kimi Reformcuların hem de Muhafazakârların cumhurbaşkanlığı yarışına katılmasını istediği bir siyasi figür. Rafsancani, İran İslam Cumhuriyeti'nin merhum kurucusu Ayetullah Ruhullah Humeyni ve halefi Ayetullah Hamaney'den sonraki en meşhur İranlı siyasetçi olarak biliniyor.


Rafsancani, iki dönem boyunca cumhurbaşkanlığı yapmadan önce Meclis Başkanı olarak görev yapmıştı.

Şu anda Danışma Konseyi'ne başkanlık yapan Rafsancani, Ahmedinejad'ın politikalarını sözünü esirgemeden eleştirmesiyle biliniyor. Taraftarları, 77 yaşındaki bir gazi olan söz konusu siyasetçinin ülkeyi hâlihazırda içinde bulunduğu durumdan çıkarabilecek tek kişi olduğuna inanıyorlar. Rafsancani'nin aleyhtarları ise onun cumhurbaşkanlığı yapacak kadar sağlıklı olmadığını ve cumhurbaşkanlığı görevine geri dönmesinin büyük siyasi tepkilere yol açacağı görüşündeler.


Rafsancani'nin geçmişte sergilediği davranışlara bakıldığında, onun davranışları önceden hiçbir şekilde tahmin edilemeyen bir siyasetçi olduğu görülür. Bu sebeple, onun son anda cumhurbaşkanlığına adaylığını koyması mümkün. Üstelik Rafsancani kaybetmekten korkusu olmayan bir siyasetçi olarak da bilinir. 2005'te cumhurbaşkanlığına aday olan Rafsancani, Ahmedinejad karşısında yenilgiye uğramıştı. Bu seçimde yenilgiyi kabul etmiş olsa da kimi analistler, şayet Rafsancani cumhurbaşkanlığına adaylığını koymamış olsaydı, Ahmedinejad'ın seçim sürecinde halkı kutuplaştıramayacağını ve zafere ulaşmasında büyük payı olan yoksulların ve köylülerin desteğini kazanamayacağını düşünmekteler.


3. Hükümet üyeleri

Cumhurbaşkanı Ahmedinejad iktidarda kalmak niyetinde, fakat Anayasa Cumhurbaşkanının üç dönem art arda görev yapmasına müsaade etmiyor. Bu nedenle Ahmedinejad, Rusya'daki Putin-Medvedev modelini takip etmek yoluyla kendine yakın bir halefi öne çıkararak dört yıllık bir aradan sonra yeniden cumhurbaşkanı olmak istiyor.


Her ne kadar Ahmadinejad, İran halkının gözünde çok popüler olduğuna hâlâ inanmakta olsa da pek çokları cicim aylarının çoktan sona erdiği kanaatinde. Bunun nedeni ise son yıllarda fiyatlarda gözlemlenen yükselişler.


Ahmadinejad, cumhurbaşkanlığı seçiminde Rahim Meşai'yi destekliyor. Yaygın kanaate göre, Rahim Maşai, 9. ve 10. dönemlerde alınan pek çok kararın arkasında olan bir isim. Bu ismin Ahmedinejad'ın üzerinde büyük etkisi olduğu ve girdiği bütün siyasi münakaşalarda ona arka çıktığı bilinmekte.  


Rakipleri, Rahim Meşai'yi batıl inançları benimsemekle ve falcı ve kâhinlerle yakın ilişki içerisinde olmakla suçluyor. Son sekiz yıl içerisinde, Rahim Meşai'nin kayda değer bir ekonomik ilişkiler ağı kurduğu biliniyor. Bu ilişkiler ağı “sapkın akım” (cereyan-i münherif) olarak adlandırılıyor.


Muhafızlar Konseyi'nin Rahim Meşai'nin cumhurbaşkanlığına aday olmasına icazet vermeyeceği yönünde spekülasyonlar yapılmakta. Rahim Meşai'nin taraftarları ise Ahmedinejad'ın Ayetullah Hamaney'in duruma müdahale etmesi pahasına olsa bile, onu aday olarak görmek için elinden geleni ardına koymayacağına kaniler. 2005 yılında yapılan seçimler öncesinde, Ayetullah Hamaney, Muhafızlar Konseyi'nin seçimden men ettiği iki Reformcu adayın lehine seçim sürecine müdahale etmişti.


Fakat Ahmedinejad elbette Rahim Meşai'ye varını yoğunu riske atmak pahasına destek vermiyor. Başka seçeneklere de yatırım yapan Ahmedinejad'ın aklında başka cumhurbaşkanı adayları da var. Bu isimler arasında sözcüsü Elham, Dış İşleri Bakanı Ali Ekber Salehi ve Ulaştırma ve Şehircilik Bakanı Ali Nikzad yer alıyor.


Sonuç

Reformcular ve Ahmedinejad taraftarı siyasi aktivistlerin haziranda yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması güç. Her iki grup da siyasi sloganlar atıyor atmasına ama İran halkı bir sonraki cumhurbaşkanından uluslararası yaptırımları ortadan kaldırmasını ve ekonomik sıkıntıları hafifletmesini bekliyor. Üçlü Koalisyon ise, diğer gruplarla karşılaştırıldığında bu konulara çok daha fazla eğilmiş gibi görünüyor. İranlılar siyasi, kültürel ve ekonomik kaygılarını eşit derecede dikkate alan bir yönetim istiyorlar.    


Dr. Amir Dabiri Mehr, kitle iletişimi ve siyaset alanında on yıldan fazla deneyimi olan İranlı bir siyaset yorumcusu. Dabiri Mehr'in siyaset bilimi alanında doktora derecesi bulunmakta.


Çeviren: Leyla Kader


medyasafak.com