Buhârî’nin Sahîh’inin Ehl-i Sünnet’in en temel hadis kitabı sayıldığı göz önüne alındığında onun bu davranışı sadece şu anlama gelir: üçüncü asrın hadis ehli nezdinde –ki çoğu müfrit Hanbelilerden müteşekkildi- bu kitabın bu denli önemli sayılmasının yegâne nedeni onun Gadir hadisini, yani Şia mezhebinin temelini göz ardı etmesiydi.
24.03.2025
3.02.2025
19.10.2024
3.09.2024
24.07.2024
7.04.2024
2006 yılında örgütün elinde sadece 15,000-20,000 civarında çoğunlukla güdümsüz Katyuşa roketi vardı. 33 Gün Savaşı’nda İsrail’e bu roketlerin yaklaşık 4,000 tanesi fırlatıldı. O zamandan bu yana önemli gelişmeler yaşandı. Öncelikle, bilgi sahibi kaynakların Amwaj.media'ya açıkladığına göre Hizbullah'ın elindeki füze-roket sayısı 160,000'i geçmiş durumda.
“Önümüzdeki günler ve haftalar Batı Asya bölgesinin kaderi açısından çok önemli ve belirleyicidir. Savaşın bölgeye yayılma ihtimali var. İslam ülkelerinin, sınırlarını İslam dünyasının gönüllülerine açması ve Siyonistler karşısında savaşarak şehadete ulaşmayı arzulayan İslam dünyasının devrimci gençlerinin Filistin'deki çaresiz kardeşlerinin yardımına koşması mümkün.”
İran İslam Cumhuriyeti İstihbarat Bakanı Hüccetülislam Seyyid İsmail Hatib resmi devlet televizyonunun 3. Kanal’ında yayımlanan bir programda önemli açıklamalarda bulundu. Hatib bu programda “Siyonist rejim İran’da çıkardığı kargaşalıklarla bize vurmak istediği darbeden daha büyüğünü kendisi yedi. Siyonist rejimin ilan ettiği intihar hadiselerinin çoğu gerçekte direniş güçlerinin işi” dedi.
"Bugüne geldiğimizde, Mwalimu Horace Campbell'in askeri darbelere karşı tepkisiz kalmamamız gerektiğini, çünkü ordunun rolünün önde gelen emperyalist merkezlerde olduğu gibi her zaman gerici olmadığını söyleyen dersine kulak vermek önemlidir."
Avrupa'nın kuşkusuz yaşayan en büyük siyaset felsefecisi olan Jürgen Habermas, savaş gibi çok önemli bir sosyopolitik olguyu anlamakta sürekli sorun yaşamıştır. Buna rağmen Habermas'ın düşüncesinde, bazı belirsizliklere rağmen olumlu olarak nitelendirebileceğimiz bir evrim gözlemlemek mümkündür. Bu entelektüel yörüngede üç dönüm noktası göze çarpar: Birinci Körfez Savaşı, Irak Savaşı ve son olarak Ukrayna Savaşı.
İslamcılık, İslam'ın uluslararası ilişkilerde, kamu politikalarında vs. bir dil olarak ifade edilmesine dönüşmeksizin, yalnızca kültürel alanlarda İslam'a belirli bir görünürlük kazandırılması anlamına gelen “İslamizasyon” kavramıyla karıştırılmamalıdır. İmam Humeyni Okulu için Batı'nın sadece coğrafi bir konum değil, bir ideoloji olduğunu göz önünde bulundurmak önemlidir.