Peki, insanoğlunun bilgileri beyninde midir? Elbette çok açıktır ki, insanın beyni olmasa, bilgisi zuhur etmez. İlk olarak bu soruya cevap vermemiz gerekir. Beyindeki hücrelerde en ufak bir sorun meydana gelse, beyin artık faaliyetlerini yerine getiremez. Peki, bu organ bilginin kabı mıdır, yoksa onun ortaya çıkış şartı mıdır?
27.11.2025
21.11.2025
3.11.2025
26.10.2025
20.10.2025
16.10.2025
"Yeraltında, sığınakta yaşadığını falan iddia eden herkese şunu söylüyorum: Babam ve annem Dahiye'de sıradan bir apartman dairesinde yaşıyorlardı. Babamın tek başına saklandığı yönündeki söylentilerin aksine, birlikte yaşıyorlardı. O gün anneme veda etti ve ona 'Bu birbirimizi son görüşümüz olacak!' dedi."
George Habaş, bu mücadele birliğini şu sözlerle özetlemiştir: "Siyonizm ve emperyalizme karşı mücadele, Arap ulusal güvenliği için verilen mücadeledir. Filistin tek başına düşmanla yüzleşemez ve hiçbir Arap devleti de bu mücadelenin altından tek başına kalkamaz."
"Hallâc bu dönemde İmâmiyye Şiası hakkında el-İhâta ve’l-Furkân adlı bir kitap yazmış ve orada kendi Şii akidesini izhar etmişti. Hallâc burada On İki İmam’ın isimlerini sayarak sayılarının on iki olmasının sebebini açıklarken..."
Birçok rivayette, Hz. Peygamber'in (s.a.a.) Nur’dan yaratıldığı ifade edilmiştir. Ancak bu rivayetlerle kastedilenin, Hz. Peygamber'in maddî varlığı değil, nuranî hakikati olduğu açıktır. Dolayısıyla Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.a.) iki hakikati vardır diyebiliriz. Birincisi nurdan olan nuranî hakikati ve ikincisi de diğer insanlara benzer maddî varlığı.
İranlı ekonomist Ruhullah Huşnejad, 13 Ağustos 2025 tarihli YouTube'daki İran Podcast'inin bir bölümünde, İran'ın yaptırımları aşmak, petrol satmak ve mal almak için kripto paraları kullandığını söyledi ve İran'ın şu anda dünya Bitcoin madenciliğinin %4,5'ini kontrol ettiğini belirtti.
Ehl-i Sünnet’e mensup bulunan Hârizmî’nin naklettiği bir rivayet, Şeyhayn’ın Âşûrâ hadisesindeki rolünü açıkça ortaya koymaktadır. Hârizmî’nin rivayetine göre, İmam Hüseyin (a.s.) mübarek sakalını kendi kanıyla boyamış ve şöyle buyurmuştur: Dedem Resulullah’ın (s.a.a) huzuruna çıkıncaya değin bu halde kalacağım; kanıma boyanmış vaziyette, “Ya Resûlullah! Beni falan ve falan öldürdü!” diyeceğim.