"Ensar" için 214 adet haber bulundu

Nasır Kandil: Amerikan ve Siyonist rejim orduları fazla kaybı göze alamaz / Direniş Ekseni 21. yüzyıl savaşlarında üstün taraftır

Nasır Kandil: Amerikan ve Siyonist rejim orduları fazla kaybı göze alamaz / Direniş Ekseni 21. yüzyıl savaşlarında üstün taraftır

Üstelik Ukrayna Savaşı’nın gösterdiği gibi 21. yüzyıl savaşları, İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki diğer 20. yüzyıl savaşlarındaki gibi uçak ve tank savaşları değildir. Bunlardan ziyade insansız hava araçlarının, hassas füzelerin ve kara piyadelerinin belirleyici olduğu savaşlara tanık olmaktayız. Bu, Ensarullah'ın 2019'da Aramco tesislerine yaptığı saldırıda da gözlendiği gibi, Direniş Ekseni'nin üstün olduğu ve sürdürmede uzmanlaştığı savaş türüdür.

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (30-31-32): Eşari Kummi ve Abdullah b. Sebe rivayetleri / İbn Sebe gerçek bir şahıs mı yoksa efsane mi / Nass ve biat

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (30-31-32): Eşari Kummi ve Abdullah b. Sebe rivayetleri / İbn Sebe gerçek bir şahıs mı yoksa efsane mi / Nass ve biat

Sunduğumuz bu bilgiler Sa’d el-Eşarî’nin, İbn Sebe ve Sebeiyye hakkındaki açıklamalarının bir bölümünü kendisinden önce yazılan mezhepler tarihi kitaplarından, diğer kısmını ise yukarıda işaret ettiğimiz kaynaklardan aldığını teyit etmesi açısından yeterlidir. Nitekim onun “ehl-i ilim diyor ki” sözü de bunu işaret etmektedir. Zira o “ilim ehli” tabiriyle Şia’yı kastetseydi şüphesiz “ashabımızdan bir topluluk” derdi.

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (20-27): Seyyid Murtazâ’ya Göre Gadîr Hadisi’nin Delaleti / Sahâbe ve Gadîr Hadisi / İmam Hüseyin’in Mektubunda Vasiyet

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (20-27): Seyyid Murtazâ’ya Göre Gadîr Hadisi’nin Delaleti / Sahâbe ve Gadîr Hadisi / İmam Hüseyin’in Mektubunda Vasiyet

Ebu’t-Tufayl sahâbenin küçüklerinden olup Mekke’de ikamet etmekteydi. Hz. Peygamber (s.a.a.) vefat ettiğinde sekiz yaşındaydı. Bu bilgiler ışığında İmam Ali’ye biat edildiğinde 33 yaşında olmuş olur. Mekke’de ikamet ettiğinden ve siyasî otoritenin hem bu hadisin hem de Ehl-i Beyt hakkındaki diğer hadislerin rivayetine mani olması yüzünden, o yaşına dek bunu işitmemişti! Onun zihnini tırmalayan şeyin, Gadîr Hadisi’nin İmam Ali’ye (a.s.), Rasulullah’ın ümmet üzerindeki velayeti gibi bir velayet tahsis etmesi oluşunda herhangi bir kuşku yoktur.

İsrail ve emperyalizm karşıtı direnişe niçin ‘Şii davaları’ deniyor?

İsrail ve emperyalizm karşıtı direnişe niçin ‘Şii davaları’ deniyor?

Sünni hükümdarlar tarafından papağan gibi tekrarlanan bir eleştiriyi tekrar ederek, İran'ın "Filistin'de Arap Sünni hükümetlerinin egemenliğini baltalamak için iyi bir araç bulduğunu" ve "bu sayede Arap Sünni kitlelerin" desteğini kazandığını iddia ediyor. Bu değerlendirme, Devrim’den önce bile, İran'ın dini ve laik muhaliflerinin Filistin yanlısı olduğu ve halkın Şah'ın İsrail'e desteğine muhalefet ettiği gerçeğini göz ardı ediyor.

Ahmed el-Kâtib’e Reddiye (17): İmâmet hakkındaki birkaç soruya cevap

Ahmed el-Kâtib’e Reddiye (17): İmâmet hakkındaki birkaç soruya cevap

Eldeki kanıtlar ve bütün işaretler kuşku götürmeyecek bir tarzda onların şûrâya inanmadıklarına delalet etmektedir. Çünkü Ebû Bekir, hastalığı ağırlaşıp da ölüm döşeğine düştüğü esnada Ömer’i veliaht tayin edip ümmetin başına atadı. Bu metodu takip eden Ömer’in kendisi dahi aralarından birisini seçmeleri için altı kişilik şûrâyı atamış ve şöyle demiştir: “Eğer Sâlim hayatta olsaydı şûrâ teşkil etmezdim.”

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM): İran bizim için bölgedeki en büyük tehdit

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM): İran bizim için bölgedeki en büyük tehdit

ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) komutanı General Kenneth F. McKenzie, “ABD, İran'ın nükleer silaha sahip olmasını engellese bile, İran'ın balistik füzeleri ve insansız hava araçları sorununu çözmüş olmayacak” uyarısında bulundu.

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (16): Hz. Ali hakkında onca nass varken sahâbe  bunlara niçin itaat etmedi?

Ahmed el-Kâtib'e reddiye (16): Hz. Ali hakkında onca nass varken sahâbe bunlara niçin itaat etmedi?

Veda Haccı’nda Resûlullah (s.a.a.) ile birlikte yetmiş bin, yüz bin veya daha fazla sayıda sahâbî bulunmaktaydı. Bu yıl nübüvvetin son yılıydı. Sahâbe, temettu haccının durumunu Hz. Peygamber’den (s.a.a.) dinlemiş, sert ve uzun tartışmalardan sonra onunla amel etmişti. Bütün bunlara rağmen Halife Ömer onlara temettu umresini/haccını yapmayı yasaklayabilmiş, bu konuda emrine muhalefet edenleri cezalandırabilmiştir. İmam Ali (a.s.), Mikdâd, Ammâr gibi birkaç sahabî dışında bu durumun önünde durmaya kimse cüret edememiştir.