Dünya kapitalist krizinin daha önceki dönemlerinde hegemonik düzenin çöküşüne siyasi istikrarsızlık, yoğun sınıfsal ve toplumsal mücadeleler, savaşlar ve yerleşik uluslararası sistemdeki kırılmalar damgasını vurmuştu. İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcının 1936-39 İspanya İç Savaşı ve onun sonucu olan faşist diktatörlük olduğunu hatırlayalım. Filistin'de tehlikede olan küresel geleceğimizdir.
Bazıları yalnızca mevcûdâtı bildikleri için Varlığı (Vücûd) onunla aynı kavram sanıyorlar. Ancak biraz daha dikkat etseler, aslında bir mevcûdun mevcut olmasının Varlığı bilmekle ilgili olduğunu görürler. Yani şu çiçek, şu masa ya da şu duvar mevcuttur; ama ben varlığa (vücud) inandığım için bunun mevcut olduğunu söylüyorum.
Velâyet, bâtına, sırr-ı süveydaya, sonsuz âleme gitmektir. Nübüvvet ise tersine bir seyirdir. O sonsuz âlemden bu âleme seyirdir. Nebi, velâyeti tamamlanmış olandır, velâyetsiz hiçbir peygamber yoktur. Her peygamber, velâyeti ölçüsünde nebidir.
"Konuşamayacağım şeyler var fakat karım burada olsaydı kaç geceyi uykusuz geçirdiğimi size söylerdi. Ofiste çalıştığım için değildi bu, kısaca söylemek gerekirse duyduğum büyük kaygı yüzündendi.”
Bugün muhalefet, bölümlere ayrılmış durumda. Küresel kapitalizme karşı tutarlı bir kitle hareketine karşıt olarak, birbirinden ayrı “mesele yönelimli” protesto hareketleri (örneğin çevre, küreselleşme karşıtlığı, barış, kadın hakları, LGBT) teşvik ediliyor ve cömertçe finanse ediliyor.
Tabi ki hepsi marifettir, biraz önce okuduğunuz şu beyitte ‘men be hiş numudem sad ihtimam veli ne şod’ (ben kendime yüz ihtimam gösterdim ama olmadı) derken bununla üzüm şarabının sarhoşunu mu kastediyor? Tabi ki hayır. Üzüm şarabı yüz ihtimam istemez, ayrıca üzüm şarabının sarhoşu için ‘ama olmadı’ diye bir şey olmaz ki.
Kısa süre önce Amerika’nın savaş partisinin bir konferansında konuşma yaptıktan sonra, yaşlıca bir beyefendi bana gelerek şunları sordu: “Neden hiç kimse dürüst bir şekilde, parasıyla sözünü geçiren hakkında konuşmuyor? Bu konferansta hiç kimse İsrail’den bahsetmedi bile ve hepimiz, Ortadoğu’daki bütün savaşları Netanyahu için parası ve gücüyle destekleyenlerin Amerikalı Yahudiler olduğunu biliyoruz.