Netanyahu’nun 12 Ağustos 2025’te i24’e verdiği röportajda, “Büyük İsrail vizyonuyla bağlantılı tarihî ve ruhani bir misyonla” sorumlu olduğunu söylemesi, İsrail’in sınırlarını Tevrat temelli bir çerçevede genişletme çabasına dolaylı bir itiraf niteliği taşıdı. Benzer biçimde, Donald Trump’ın 2024 seçim kampanyasında “İsrail çok küçük ve genişletilmeli” açıklaması...
22.07.2025
19.07.2025
5.07.2025
2.07.2025
20.06.2025
25.05.2025
Çok yakın bir gelecekte, ABD'nin askeri üslerini genişlettiği Kuzey Doğu Suriye, ABD işgali altındaki El Tenef'in orta kesimi ve İsrail rejimi tarafından işgal edilen Güney Suriye fiziksel olarak birbirine bağlanacak. Kuzey Doğu'dan gelen Suriye petrolü bu kara koridoru aracılığıyla doğrudan "İsrail'e" ulaşabilecek. Daha önce, petrol Kuzey Doğu Suriye'den Irak Kürdistanı'na, ardından Türkiye'ye ve Türkiye'den Ceyhan yoluyla İsrail limanlarına taşındığında uzun bir yol katetmesi gerekiyordu.
Ziyaret, İran'ın Filistin meselesine yönelik dış politikasındaki dönüşün çarpıcı bir işaretiydi. New York Times o dönemde ziyaret hakkında haber yapmıştı. Gazete, “Şah, İsrail ile ilişkilerini sürdürüyor ve rejimin petrol ihtiyacının yaklaşık %60'ını sağlıyordu” diye yazmıştı.
De Marenches'in SAVAK'tan daha fazla İran gerçekliğinden uzak olduğunu fark eden Kaveh bu teklifi, "Böyle bir şey olursa, bu kişinin şehit ilan edileceğini ve komünistlerin eline, kendi özel propaganda yöntemlerini kullanarak durumu istismar edecekleri yeni bir silah verileceğini düşünmüyor musunuz?" diye yanıtlıyor.
Üst düzey Hamas yetkilisi Nizar Avazullah'ın da aralarında bulunduğu heyet, Ayetullah Hamenei'ye Gazze ve Batı Şeria'daki mevcut durum ve elde edilen zaferler ve başarılar hakkında bir rapor sundu. Hamas'ın geçici lideri Halil el-Hayya da, “Bugün siz azizimizle buluşmaya geldik ve hepimiz gururluyuz. Bu büyük zafer bizim ve İslam Cumhuriyeti için ortak bir zaferdir” diye konuştu.
Hamas Gençlik Birimi Başkanı Muhammed El-Neccar, 22 Ocak 2025'te İran’ın Kanal 3 stüdyosundan yaptığı açıklamada, 7 Ekim Operasyonunun Batı Şeria, Lübnan, Mısır ve doğu sınırından gelen akınlarla tekrarlanacağını belirtti. 7 Ekim harekâtını düzenleyen ve Siyonist askerleri rehin alan kişilerin İsrail rejimi tarafından ortadan kaldırılmadığını ve halen hayatta olduklarını söyledi.
"Hamas şartlarını dayattı, öyle ki binlerce tutsağı serbest bıraktı. 1.500'den fazla tankı imha etti; işgalci saflarında 30.000 kayba yol açtı [ölü ve yaralı]. 150.000'den fazla işgalcinin yerinden edilmesine neden oldu ve işgal ordusunun prestijini paramparça ederek onu yendi. İsrail rejimine 34 milyar dolar kayıp verdirdi, ekonomisini felç etti."