Hamas'ın Lübnan temsilcisi Ahmed Abdülhadi şu önemli bilgiyi vermişti: "Tünel fikri iki kişiden geldi. Birincisi şehit komutan İmad Muğniye, ikincisi ise Hacı Kasım Süleymani. General Süleymani Gazze'ye birden fazla kez gitti ve en başından beri Gazze'nin savunma stratejisinin geliştirilmesinde yer aldı."
İsrail rejiminin aslında neyin yaklaşmakta olduğunu bildiği fikri, Siyonistlere her şeye kadirlik ve mükemmellik sıfatı atfetmekten başka bir şey değil ki böyle olmadıkları da zaten açığa çıktı.
Birinci, ikinci ve üçüncü ciltte tüm bu iddialarınızı ele alıp irdeledim ve bu konularda yanıldığınızı kanıtladım. Siz de bundan sonra kalkıp bütün bu meselelerin ikincil, ayrıntı mesabesinde şeyler olduğunu söylediniz. Her şeyden önce sizin bu meseleleri ikincil ve önemsiz görme hakkınız bulunmuyor. Zira On İki İmam Şiası’na ve temel ilkelerine karşı olumsuz bir tasavvur doğurmak için tüm bu meseleleri ardı ardına toplayıp önümüze döken sizsiniz!
Araştırma merkezine göre "Bu tüneller patlayıcılarla doludur ve bir topluluğun, güvenlik tesisinin ya da coğrafi konumun altından geçerler. Tünel tonlarca patlayıcıyla doldurulmuştur, mühürlüdür ve belirlenen bir anda aktif hale getirilir."
Önceki nebevî tecrübeler de bu garipsemeyi ortadan kaldırmak veya uzak görülen bir şeyi ispat etmek için Kur’ân-ı Kerim’de geçmektedir. İmam Mehdî’nin (a.f.) uzun ömrünün garipsenmesi ve Hz. Peygamber’in uyardığı azabın inişinin uzaması bu türdendir. İşte burada Kur’ân’daki Hz. Nûh (a.s.) kıssası devreye girmektedir. Yine İmam Ali’nin (a.s.) Hz. Peygamber’e göre menzilesi, imametin O’na ve nesline tahsisi bu kabildendir. Hz. Hârûn’un Hz. Mûsâ’ya (a.s.) nazaran konumunun Kur’ân’da geçmesi ve imametin Hârûn ve zürriyetine has kılınması...
Füze ve insansız hava aracı kabiliyetlerini geliştirerek Tel Aviv'e karşı bir caydırıcılık denklemi kuran Filistinliler bir de Mısır topraklarından yardım alırlarsa güçlerini daha da pekiştirecekler ve bunun İsraillilere bedeli de ağır olacaktır.
Son haftalarda çevrimiçi olarak sızdırılan gizli Pentagon belgeleri, Washington'un küresel nüfuzunda keskin bir düşüş yaşandığını ortaya koyuyor. Amerikan müesses nizamı bile bu gerçeği inkâr edemez. Mısır ve BAE gibi temelsiz rejimlerin Amerika'nın çıkarlarını hiçe sayacak siyasi irade göstermeleri, dünyanın önemli değişimlerden geçtiğinin işareti.