Nijer'de Fransız askeri üsleri önünde yapılan protesto gösterilerinde de Rus bayrakları göze çarpıyordu. Le Monde Afrique geçtiğimiz Ağustos ayında Nijer Başbakanı Ali Mohamane Lamine Zeine'nin Moskova'yı ziyaret ettiğini bildirdi. Lamine Zeine ayrıca Batı'ya alternatif olarak Türkiye, İran ve Çin ile işbirliğine ilgi duyuyor.
Batı emperyalizminin başlıca hedefleri olan bu statüleri göz önüne alındığında, bu bölgelerdeki direniş güçlerinin birleşmesi çok mantıklıdır. Geçmişte de böyle ittifaklar kurma girişimleri yapılmıştı -örneğin devrimci Filistinli militanlar Küba'da Nikaragualı Sandinistlerle birlikte eğitildi ve Muammer Kaddafi'nin Libya'sı solcu Latin Amerika gerillalarını destekledi - ancak bu işbirliği tarihsel olarak sınırlıydı.
NATO rejimlerinin Mısır'daki askeri diktatörlüğü veya barbar Suudi rejimini desteklemekte hiçbir sorunu yok, ancak İranlıların oy hakları konusunda çok “endişeli” görünüyorlar.
Haritalar değişmeyecek çünkü onları değiştirmek yeni çatışmalara ve istikrarsızlıklara yol açabilir. Bununla birlikte, sınırların minimum kısıtlamaları olacaktır. Başka bir deyişle, siyah sınır çizgisi, neredeyse var olmayan AB sınırlarına benzer şekilde açık gri bir çizgiye dönüştürülecektir.
Yakın zamanda Zoom üzerinden gerçekleştirilen ve YouTube'da yayınlanan bir konferansta, kıdemli Orta Doğu analisti [Merhum] Enis Nakkaş, 2014 yılında yayımlanan Doğu Konfederasyonu: Kimlikler ve Politikalar Mücadelesi adlı kitabından bahsetti.
Belki de bundan dolayı Devrim Muhafızları’nın en önemli askeri danışmanlarından biri olan General Nurullah, geçtiğimiz günlerde şu açıklamada bulundu: “Körfez’de yer alan 21 Amerikan üssü füzelerimizin hedefi olacaktır. İran, en büyük düşmanı ile büyük savaşa kendini hazırlamıştır.”
İsrailli üst düzey bir güvenlik kaynağı konu hakkında şu ifadeleri kullandı: “Stratejik güç dengesi, gözlerimizin önünde değişiyor. Tüm kötüler kazanıyor ve iyiler gidiyor. İsrail’in Türkiye-Rusya-İran ekseni ile neredeyse tek başına mücadele etmesi gerekiyor.”