Günümüzde emperyalizm, ABD’nin hegemonik tek kutupluluğundan başka bir şey değildir. Artık “emperyalistler arası” çatışma olasılığı yoktur. Bugünün savaşı, ABD imparatorluğu ve onun uşakları ile ideolojik, politik ve ekonomik olarak heterojen anti-emperyalist blok arasında sürmektedir.
20.06.2025
4.06.2025
3.09.2024
30.04.2024
1.04.2024
18.03.2024
"Bugüne geldiğimizde, Mwalimu Horace Campbell'in askeri darbelere karşı tepkisiz kalmamamız gerektiğini, çünkü ordunun rolünün önde gelen emperyalist merkezlerde olduğu gibi her zaman gerici olmadığını söyleyen dersine kulak vermek önemlidir."
Avrupa'nın kuşkusuz yaşayan en büyük siyaset felsefecisi olan Jürgen Habermas, savaş gibi çok önemli bir sosyopolitik olguyu anlamakta sürekli sorun yaşamıştır. Buna rağmen Habermas'ın düşüncesinde, bazı belirsizliklere rağmen olumlu olarak nitelendirebileceğimiz bir evrim gözlemlemek mümkündür. Bu entelektüel yörüngede üç dönüm noktası göze çarpar: Birinci Körfez Savaşı, Irak Savaşı ve son olarak Ukrayna Savaşı.
Stepan Bandera, 20. yüzyılın başlarında Ukrayna için bağımsız bir devlet kurmak isteyen Ukraynalı bir milliyetçiydi. Ancak bu arayış onu Nazi Almanyası ile el ele vermeye götürdü. Bandera ve bugünlerde Ukrayna Milliyetçileri Örgütü (OUN) olarak bilinen destekçileri, daha sonra Nazi rejiminin emriyle binlerce Polonyalının sistematik olarak öldürülmesinden sorumlu olacaktı. OUN sonunda Sovyetler tarafından ezilecek ve hapsedilecek olsa da, hücreleri Ukrayna'nın batı kesiminde on yıllar boyunca güçlü kalmaya devam etti.
"İşte o zaman Kojève, tarihin sonu hakkındaki liberal okumasıyla ortaya çıktı. Bu teori kanatlarda bekliyordu, SSCB'nin çöküşünden sonra Fukuyama Batı'ya bunu hatırlattı ve küreselci merkezler onu alıp uygulamaya başladılar. Tek kutuplu dünya düzeni, Hegelci eskatolojinin liberal versiyonuna dayanıyordu."
"Minsk anlaşmaları sırasında Rusya, Kiev ile ilişkilerindeki krize barışçıl bir çözüm karşılığında Donbass Cumhuriyetlerini tanımayacağını söylemede hevesliydi. Sekiz yıl boyunca Kiev kaypak davrandı ve Washington ile NATO'yu da arkasına alarak meseleyi askeri olarak çözme fırsatını yakalamayı bekledi. Washington da Afganistan'dan çekilmesinin cevabını bu şekilde vereceğini düşünüyor."
İbn Teymiyye'nin sahâbenin ve tâbiûnun Ebû Bekir ve Ömer’i sevdiği yönündeki cümlesine gelince ileride birçok sahâbî ve tâbiûnun Ebû Bekir ve Ömer’e eleştirilerde bulunduğuna dair nakiller sunacağız. İmam Ali (a.s.) ile ilgili cümleye baktınız mı? Sahâbe içinden pek çok kişinin İmam Ali’ye buğzettiği yönündeki cümleye dikkat ediniz lütfen.