Övgüye layık tüm şeyler vücûdî umûrdandır. Vücûd da hakikatte Hakk Tebârek ve Teâlâ’dır. Çünkü kötülükler O’na ulaşamaz. Şeylerin noksanlıkları ve kusurları ademîdir [yokluksaldır]. Nitekim Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Sana isabet eden her iyilik Allah’tan, her kötülük ise nefsindendir.”
"Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) olası genişlemesi konusundaki yaygın medya ilgisini ve kamuoyundaki endişeyi göz önünde bulundurduğumuzda, insanlara NATO'nun Afrika'daki kanlı tarihini hatırlatmanın faydalı olacağını düşünüyoruz."
“İran, Batı Şeria ve Gazze'ye silah dolu 20 gemi gönderdi. Çoğu insanın bu gemilerden haberi yok.” - (Talal Naci – FHKC-Genel Komutanlık lideri)
Bu, Amerikalılara sığ Körfez sularının küçük, hızlı saldırı gemileri için ideal bir ortam sunmasına rağmen büyük ve yavaş ABD savaş gemileri için uygun olmadığını hatırlatan son yıllardaki bir dizi olaydan sadece biri. Tüm hesaplara göre, Amerika'nın milyarlarca dolarlık donanması bu kaotik, sığ su savaşında suda yüzen ördeklere [kolay hedeflere] dönecek.
"Ben de sizin gibi onların da bazı darbeler aldıklarını duyuyorum! İşte gemileri hedef alınıyor ve havaya uçuyor! Bazen yangın çıktığını duyuyoruz. Bazen bir fabrikanın bir yerde patladığını, başka yerlerde başka şeyler olduğunu duyuyoruz filan. Eh bizim de Allah’ımız var sonuçta!"
Dolayısıyla, bu son Gazze Savaşı'nın arkasındaki büyük resim, İsrail'in sadece iki Filistinli örgütle savaşmadığıdır. Buradaki asıl savaş, Yahudi devletini yıkma sözü veren ve bunu farklı şekillerde başarmaya çalışan İran'a karşıydı.
Gizliliği kaldırılan resmi Amerikan belgeleri, mevcut IŞİD elebaşı Muhammed Sa'id Abdurrahman el-Mevla'nın ABD muhbiri olarak görev yaptığını gösteriyor. Bu bilgi, İslam dünyasında on yıllardır yaşanan olayların genel çerçevesine çok iyi uymaktadır.