"İsrail”in Ukrayna krizinin en büyük kaybedenlerinden biri olacağını defalarca kez söylemiş olmakla abartmış değiliz. Bunu sadece Rusya ile gergin ilişkilerini göz önüne alarak değil, aynı zamanda bu krizin Amerika’nın dünya hâkimiyeti döneminin sonunun başlangıcı oluşuna dayanarak da söylüyoruz. Günler aramızda dönüp duruyor…
Priebus, Trump’ın arkasındaki isimler arasında incelenmeyi hak eden tek figür de değil. Bütün bir Trump yönetimi neo-con’lar ve “eski” neo-con’larla dolu. İçlerinden kaçının Langley ile bağlantısı var? Trump, hem yönetim içinde hem de dışında düşmanlarla çevrili halde.
Belki de bu ilk önermelerin arkasında yatan şey, gerçekte Rusya, İran ve Çin arasındaki işbirliğini kırma isteği olabilir. Bunun gerekçeleri, Pekin, Moskova ve Tahran arasında tam bir askeri, kültürel ve ekonomik ittifak kurulursa bunun ABD için getireceği sonuçlardır. Böyle bir ittifak, ABD’yi uluslararası ilişkilerin büyük satranç tahtasında neredeyse etkisiz hale getirecektir.
Brzezinski yazısının devamında şunları yazdı: “Türkiye son beş yılda Suriye’de yaşanan başarısızlıklık sonrasında dış politikasını gözden geçirmenin eşiğindeydi ve ABD’nin darbeyi destekleyip liderine [Fethullah Gülen] evsahipliği yapma yönündeki hesap hatası o kadar ciddiydi ki, bir zamanların ABD müttefiki Türkiye ABD’ye sırt çevirip politikaları üzerine yeniden düşünürse Türkiye’yi suçlamak artık mümkün olmayacaktır.”
Pepe Escobar bağımsız bir jeopolitik analisttir. Russia Today, Sputnik ve TomDispatch için yazar ve ABD’den Doğu Asya’ya dek uzanan farklı web siteleri, radyo ve TV programlarının sıklıkla aranan bir katılımcısıdır. Pepe Escobar aşağıda okuyacağınız röportajı Ayetullah Hamaney’in resmi sitesi Khamenei.ir’in İngilizce sayfasına vermiştir.
367 kabul ve 137 red oyu sonucunda, Dilma Rousseff’e karşı azil/darbe/rejim değişikliği kararı Brezilya Kongresi sirkinden geçti ve şimdi bir “özel komisyon”un kurulacağı Senato’ya gidecek. Buradan onay çıkması halinde Rousseff 180 günlüğüne görevden uzaklaştırılacak ve bir düşük bedelli tropik Brütüs olan Başkan Yardımcısı Michel Temer, Senato’nun nihai kararına kadar iktidarda olacak.
Suudi rejimi için belki de daha trajik olan şey, Rusya ve İran’a karşı yürüttüğü “petrol savaşı”nın başarısız olmasıdır. ABD’deki azalan talep ve artan üretim karşısında küresel pazarların sınırsız petrol arzıyla ölçüsüzce doldurulması, petrol fiyatını yüzde 60’ın üzerinde bir oranda düşürdü. Bu, içinde bulunduğumuz vergi yılı için 98 milyar dolarlık, resmen ilan edilmiş bir bütçe açığına yol açtı