“Yenilgici [Defeatist] Düşünceye Yanıt”, genel olarak yenilgi zihniyetini, özel olarak da Arap ve Filistin koşullarında yenilgiyi meşrulaştırmak için kullanılan sahte argümanları ele alan on üç bölümlük bir seridir.... Ezilenler zalimlerin boyunduruğu altına girdikçe, içinde bulundukları durumu rasyonel ya da kaçınılmaz saymaları yönünde telkinlere maruz kalırlar.
Üç kısımdan oluşan serinin ikinci makalesinde [Medya Şafak’ta yayınlanan Türkçe çevirisi bu linkte], finansal kaosun şu andaki durumuna nasıl geldiğimizi ele aldım. Bu son makalede, nereye gittiğimizi ve kripto para biriminin sürdürülebilir bir ekonomik sistem yaratmak için nasıl son şans olabileceğini ele alacağım.
Mühendis, Saddam Hüseyin’in Kürtlere karşı düzenlediği Halepçe ve Enfal operasyonlarında şahsen yaralanmış. “1991’den sonra Kürdistan’ın kurtarıldığını görmekten” memnun olmuş ve “Kürdistan’da onları savunurken düşen şehitlerimiz var” diye vurguluyor; kendini de, liderleriyle iyi ilişkileri koruyan bir Kürt dostu olarak görüyor. Irak Ordusu ve HSB’lerin yanında İranlı danışmanlar aynı zamanda, “Daeş’in Erbil’i ele geçirmesini de engelledi.”
Suriye’deki kan dökme beş yıldan daha uzun süre önce, Paris’te Suudi-Amerikan-İsrail yetkililerinin kurduğu ortak bir komployla başladı. Korkunç üçlü, çoğu Londra, Paris veya Washington’da sürgünde yaşayan oportünist Suriyelileri kışkırttı ve onlara Beşar Esad’ın kellesinin tepside sunulacağı hızlı bir zafer vaat etti. Komplocular Suriye rejiminin – tıpkı Muammer Kaddafi’nin Libya'sı gibi – birkaç ay içinde, hatta belki de daha kısa süre içinde devrileceğini iddia etti.
Pasajdaki kinayeyi ve dokundurmayı görebiliyor musunuz? Edebiyatta “Tariz/kinaye bazen tasrihten (açık açık söylemekten) daha etkilidir” şeklinde bir söz vardır. Yazar bu sözleriyle İmam Hüseyn’e kendince dokundurmada bulunmak istemektedir. Pasaja göre İmam Hüseyn (a.s.) Allah için bir şey yapmamıştır. Hâşâ O’nun kıyamının altındaki neden dünyaya olan tutkusu ve hırsıdır!
Washington/Wall Street’e gelince, Kaos İmparatorluğu elbette mutlu değildir... Gerçek şu ki, Brezilya’nın gelir dağılımı modeli büyük işletmelerin çıkarlarına ters düştüğü kadar, Brezilya’nın dış politikası da şimdi Washington'unkinin tam zıttında yer alıyor.
Ancak Ümeyyeoğullarını ve Muaviye’yi öven hadisler söz konusu olduğunda bu tür kişilerin eserler telif ettiklerini ve bu tarz rivayetleri sahih göstermek için bin dereden su getirdiklerini görüyoruz. İçlerinden Hz. Ali ve Ehl-i Beyt (a.s.) hakkındaki bir hadisi sahih saymak için çaba gösteren Allah’a ve Resulüne iman eden bir kişiyi göremezsin!