"Burkan 10 km'ye kadar menzile sahip olup 100 kg ile 500 kg arasında değişebilen ağırlığa sahip patlayıcı başlığıyla dikkat çekiyor. Roket, çarpma noktasından itibaren 150 metrelik bir yarıçap içerisinde geniş çaplı bir yıkıma neden olabiliyor. 2016’da Hizbullah'ın elinde yüzlerce Burkan roketi bulunuyordu ve her bir roketin maliyeti de 300 ila 400 dolar arasında değişiyordu. Etkisi büyük, fiyatı ucuz bir silah. Bugün Hizbullah'ın cephaneliğinde bu tür roketlerden muhtemelen binlercesinin bulunduğunu tahmin ediyoruz."
16.11.2023
17.06.2023
11.01.2023
10.01.2023
26.09.2022
15.09.2021
Ben derim ki; On İki İmam rivayetleri bağlamında incelenen Ehl-i Sünnet ve Ehl-i Şia’nın sened kriterleri yazarın bu iddiasını çürütmektedir. On İki İmam hakkındaki Şia hadisleri İmam Mehdî’nin (a.s.) veladetinden önce hatta hicretin ikinci asrından itibaren Şiîler tarafından bilinmekteydi.
Sandalyeye oturduğunda 20 yıldır basına röportaj vermediğini söyledi. Kabaca bir hesaplamayla kendisine Kudüs Ordusu komutanlığının tevdi edilmesinden bu yana… Fakat söyleşinin konusu bu kez Hacı Kasım’ın bize olumlu yanıt vermesine neden oluyor: 33 Gün Savaşı. Konu Hacı Rıdvan’a gelince yavaş yavaş sesinin rengi değişiyor...
Hz. Nebiyy-i Ekrem’in (s.a.a.) bu yeryüzü âleminde dünyaya gelmesinden önce bir de semada viladeti söz konusudur. O bu dünya ve mülk âleminde Nebilerin ve Resûllerin sonuncusu ve Hâtem’i iken sema âleminde ilk yaratılan mahlûktur. Hz. Resûlullah “Ey Cabir! İlk yaratılan şey Peygamberinizin nurudur” buyurmaktadır.
"Şiîler diyorlar ki eğer yönetim Hz. Ali ve zürriyetinin elinde olsaydı kuşkusuz insanlar başlarının üstlerinden ve ayaklarının altlarından süt, bal, kudret helvası ve bıldırcın eti yerlerdi."
Mizzî’nin (h. 742) Tehzîbü’l-Kemâl adlı eserine bakalım. Mizzî burada Ömer b. Sa’d’ın tercüme-i hâlinde şöyle der: "Ahmed b. Abdullah el-İcli şöyle derdi: Ömer b. Sa’d babasından hadisler rivayet ederdi. İnsanlar da ondan rivayette bulunurdu. Ömer b. Sa’d, Hüseyin’i öldürdü. Tabiî ve sikadır."
Said b. Cübeyr’den rivayete göre şöyle demiştir: Arafat’ta İbn Abbâs ile beraberdim. İbn Abbâs ‘‘insanların telbiye getirmelerini niçin duymuyorum’’ dedi. Ben de ‘‘Muâviye’den korktukları için’’ dedim. Bunun üzerine İbn Abbâs çadırından çıkarak "Emret Allah’ım, emrine hazırım’’ diye telbiye getirmeye başladı ve ‘‘Ali’ye kızgınlıkları yüzünden Sünnet’i terk etmişler” diye konuştu.