Yani İbn Teymiyye bu hadisi Yezid’e uyguluyor. Ona göre Yezid veliyyü’l-emirdir ve imamdır. Ona biat etmeksizin ölen kimse câhiliye ölümü üzere ölür! İbn Teymiyye’nin bu nazariyesi ile ‘‘imam zalim dahi olsa ona biat edilmesinin vacip olduğu’’ sonucu çıkıyor. Evet, biz aksi görüşteyiz. Bu Râfızîlik ise evet, biz Râfızîyiz!
Neden bölgesel-konfederal bir proje önermeye çalışmıyoruz? Dolayısıyla alternatif proje var aslında. Bunu küçük kapılarda önermek yerine yüksek sesle dillendirmek gerek. Silahlı çatışmalardan endişe duymuyorum. Bu anlamda bütün bölgede elimizi değil, parmağımızı koyduğumuz her yerde zafer kazandık.
Bugünün Selefi cihadçı hareketlerinin çoğu İsrail-Filistin çatışmasına bir ilgi göstermiyor ve şu anda bunu gündem dışı olarak görüyorlar. Bunun yerine, Müslümanların yönettiği hükümetlere ve Müslüman sivillere karşı bombalamalar, infazlar ve intihar saldırıları da dahil olmak üzere yoğun, kanlı çatışmalara girme çağrısı yapıyorlar.
Ebu İsa'nın Amerikan istihbaratı ile ilişkileri konusunda kaynak, özellikle Amerika'nın Cephe'yi sert bir çizgide görmediğini ilan edişinden sonra ''bunun çok iyi'' olduğunu söylüyor. Kaynağımız buna ek olarak Cephe'ye son zamanlarda katılan silahlı grupların Amerikan istihbaratı ile ''sürekli iletişim'' halinde olduklarını da belirtiyor.
“Gerçekte El Nusra tarafından gerçekleştirilen operasyonlar kamuoyu önünde ÖSO’nun operasyonları gibi sunuluyordu” diyen ve ılımlı olduğu varsayılan ÖSO savaşçılarına göre “El Nusra savaşçıları, sınırlardan kolaylıkla geçebilmek için ÖSO’da yer alıyorlardı.”
Hasan Sivri'nin, karmaşık Suriye sahasındaki yeni aktörleri ve son çatışmaları ele alan yazısı...
"Bu kaynaklar ayrıca, Nusra ve IŞİD temsilcilerinin, İslam Ordusu lideri Zehran Alluş ile Yabrud'da (Kalamun), aralarındaki ilişkileri normalleştirmek ve belirlemek amacıyla bir araya geldiklerini aktardı."