Video: Kimyasal Saldırının Arkasında İsyancılar Var

Video: Kimyasal Saldırının Arkasında İsyancılar Var
Sözü edilen videonun “kesin delil” olduğu iddia edilse de, tersine, eleştirel şekilde incelendiğinde bu video, - tek amacı sendelemekte olan bir vekalet savaşını kurtarmak için Batı’nın doğrudan askeri müdahalesini haklı göstermek olan - Ağustos sonundaki yanıltma harekâtının hangi araçlarla gerçekleştirildiğini göstermektedir.

Video: Kimyasal saldırının arkasında isyancılar var

 

Tony Cartalucci

 

Press TV

 

 

17 Eylül 2013 tarihli, "BM'nin Suriye'deki kimyasal silah saldırısıyla ilgili raporun çarpıtmak için icat edilen 5 yalan” başlıklı makalede, Batı'nın özellikle bir imalatı ifşa edilmişti:

 

“Yalan 1. ‘Kimyasal silahlar, isyancıların kullanmadığı cephaneler yoluyla kullanıldı': Bu iddia, blogunda çatışma boyunca kullanılan silahları belgeleyen, İngiltere'de, koltuğundan Suriye krizini gözlemleyen, ‘Kahverengi Musa' diye de bilinen ‘Suriye gözlemcisi' Eliot Higgins'e yapılan referansı da içeriyor. 

 

Her ne kadar Higgins bu çok geniş çaplı roketlerin (140mm ve 330mm) Suriye sınırları içinde ve üzerinde faaliyet yürüten teröristlerin elinde kullanıldığının (kendisi tarafından) görülmediğini söylese de, eski yazıları yapım ve operasyon bakımından benzer, fakat daha küçük roketlerin kesinlikle militanların ellerinde kullanıldığını gösteriyor.

 

Washington Post her nedense bu büyük roketlerin militanların erişiminin olmadığı bir ‘teknolojiyi' gerektirdiğini ileri sürüyor. Bu, kategorik olarak yanlıştır. Bir roket basit bir borudan fırlatılır ve teröristlerin daha büyük roketler için ihtiyaç duyabileceği tek ilave teknoloji, bunların üzerine yükleneceği bir kamyondur. Çalınan tankları sahaya çıkaran bir silahlı cephe için, metal boruları yükleyecek kamyonlar bulmak çocuk oyuncağı gibi görünebilir – özellikle de yabancı müdahaleyi haklı gösterecek ve bocalama halindeki hücumlarını kurtaracak sahnelenmiş bir saldırı gerçekleştirmek için.”

 

Şimdi, ABD destekli teröristlerin saldırıları gerçekleştirmek için kullanmış olacağı öngörülen, üzerinde bir işaretin bulunmadığı geliştirilmiş kamyonların türünü gösteren bir video ortaya çıktı; bu kamyonun etrafında Şam'daki kimyasal silah saldırısı sırasında kullanılanlarla aynı ağır silahları ateşleyen sivil giyimli ve yarı üniformalı kişilerin bir karması görülüyor.  Batılı medya kaynakları, tersine, bunu saldırının arkasında sözde “isyancıların” değil, Suriye hükümetinin olduğunun “kesin delili” olduğunu anlatmak için çırpınıyor. 
 

Bu temelsiz argümanın başını, İngiltere'deki koltuk merkezli, kendi kendisinden “silah uzmanlığı” elde etmiş Eliot Higgins'in yönettiği "Brown Moses Blog" çekiyor: Higgins şu iddiada bulunuyor:  
 

“Aşağıdaki video bana @Paradoxy13 tarafından gönderilmiş olup, göründüğü kadarıyla Esad güçleri tarafından yüklenen ve ateşlenen, kimyasal saldırılarla bağlantılı cephaneliklerin türünü gösteriyor.”  
 

Higgins'in güvenilirliğine ve objektifliğine halel getirecek şekilde vardığı sonuç (görünüşte, videoda herkesin taktığı renkli şapkalara dayanıyor) Suriye'de faaliyet yürüten silahlı militanların açık bir destekçisi olan @Paradoxy13 kullanıcısı tarafından Twitter aracılığıyla kendisine gönderilen bir “kanıt” ile temellendiriliyor.  Bu kişinin Twitter profilinin en üstünde gururla, şimdi sözde “Özgür Suriye Ordusu” tarafından kullanılan Fransız sömürgeciliği döneminin bayrağı konulmuş ve profil, hem Suriye'deki teröristleri, hem de onların dışarıdaki Batılı destekçilerini destekleyen, açıkça taraflı propaganda ile dolu. 
 

Higgins'in bloguna koyduğu varsayılan video, açıkça militanların destekçisi olan  "Deraya Devrimi" adlı bir YouTube hesabından geliyor. 
 

Videonun tanım kısmında şunlar iddia ediliyor:  
 

“Doğu Guta'daki ‘kimyasal saldırı' gününde Mezze askeri havaalanından, karadan karaya – kimyasal başlıklı olabilecek – bir füze fırlatılma anı. Deraya Medya Merkezi füzeyi, sabah 6 sularında, Mazze askeri havaalanından Doğu Guta'ya doğru fırlatıldığı anda yakaladı. Füzenin fırlatıldığı noktanın etrafında, başkanlık muhafızları olduklarını gösterir şekilde kırmızı şapkalar giyen pek çok asker görülüyordu.” 
 

Bu nasıl büyük bir tesadüftür ki BM gözlemcilerinin Suriye başkentine geldiği gün Şam'da büyük bir kimyasal saldırı gerçekleştiriliyor ve şimdi de, Şam'ın Doğu Guta banliyösüne doğru fırlatılırken roketleri çekmeye hazır kameralar bulduklarını iddia eden militanlar tarafından çekilen bir video ortaya çıkıyor.
 

İlk bakışta anlaşılabileceği gibi bunda Higgins'in iddia ettiğinin aksine, Suriye hükümetine işaret eden hiçbir şey yoktur. Hatta Higgins okuyucularına, kimyasal silah saldırısının gece gerçekleştiğinin varsayıldığını, bunun da onun “kesin delil” olarak aktardığı videonun tanımıyla doğrudan doğruya çeliştiğini hatırlatmalıdır.
 

Videoda, çeşitli silahlar taşıyan, üniformalı ve üniformasız karışık bir topluluğun etrafında yer aldığı iki kamyon görülmektedir – bu tablo “Özgür Suriye Ordusu” formasyonları için tipikken, sıra sıra tankları, üzerinde açık işaretler bulunan uçakları, kamufle edilmiş kamyonları ve tepeden tırnağa savaş kıyafetleri giymiş askerleri olan Suriye Arap Ordusu'nun operasyonlarıyla ortak bir yana sahip değildir.
 

Burada kamyonlardan birinin roketleri taşıdığı, diğerlerini de fırlattığı görülmektedir – bir branda altına gizlenmiş olan fırlatma kamyonu, videonun sonunda görülebilir. Bundan başka, civarda görünen başka askeri araç yoktur, kamyonların kendisinin üzerinde bir işaret yoktur ve bunlar, hem Libya'da hem de şimdi Suriye'de teröristler tarafından kullanılan tipik “tekniklere” (geliştirilmiş savaş araçları) sahip, dönüştürülmüş sivil araçlardır. “Hükümetin” kimyasal silahlarını, veya hatta yüksek derecede patlayıcı roketleri taşıdığı varsayılan kamyonlara göre düşünüldüğünde, etraflarında şaşırtıcı bir şekilde pek güvenlik yoktur ve şüpheli bir şekilde, kullanımdan sonra gelişmiş silah sistemini gizleme isteği görülmektedir.
 

Eğer – Higgins'in ileri sürüyor gibi göründüğü gibi – bu başka bir günde, bir top ateşi için konvansiyonel bir roketin kullanıldığı başka bir saldırının görüntüsüyse, tek bir roketin yüklenmesi ve ateşlenmesinin zahmet veren yavaş süreci, muharebe alanındaki pratik taktik bir avantajı da tersine çevirebilir. Suriye ordusu, daha fazla kesinlikle, daha sık ve daha etkili bir şekilde hedefleri vurabileceği çoklu roket rampalarından ve top parçalarından oluşan kapsamlı bir cephaneliğe sahiptir. 
 

Higgins'in bu roketlerin “rejim tarafından” kullanıldığına dair sunduğu ilave “kanıtlar” yalnızca, roketin etkilerini gösteren, militanlara ait görüntülerdir – Suriye askerlerinin gerçekten bu silahları ateşliyor olduğu görüntüleri değil. Higgins, benzeri roketleri tasvir eden militan videolarında görülen önceki kimyasal saldırıların, giderek umutsuz hale gelen Batı'nın ve onların Suriye içindeki vekil güçlerinin gerçekleştirdiği yanıltma harekâtları değil de, yalnızca Suriye hükümeinin işi olabileceği yönünde hatalı bir varsayımdan hareket etmektedir. Varsayımın dışında, iddialarını destekleyecek herhangi bir kanıt da sunmamaktadır.
 

Higgins'e "kesin delil”i veren insanlar kuvvetle muhtemel ki, savaştıkları hükümetin burnunun dibinde “onu bulduklarını” iddia eden, suçtan yararlanmış kişilerdir. Higgins, eleştirel bir inceleme olmadan ve göründüğü kadarıyla çok sayıda kişinin giydiği renkli şapkalara dayanarak, görüntülerin Suriye hükümet güçlerinin, dönüştürülmüş bir üstü açık kamyondan tek bir büyük roket fırlattığını gösterdiği sonucuna varmaktadır. 
 

Gerçekte, kuvvetle muhtemel ki, TAM DA Suriye'deki ABD destekli teröristlerin Ağustos sonunda Şam'da kimyasal silah saldırısını gerçekleştirmek için kullandığı metodu görüyoruz. Roketlerin kimyasal silah içerip içermediği tartışma konusu olabilir, zira BM'nin bölgede denetim yapmasından günler önce roketler ve diğer kanıtlar açıkça ortadan kaldırılmıştır. Bu durum, BM raporunun 18'inci sayfasında şu şekilde belirtilmektedir:


“Her iki bölgede de detaylı bir araştırma yapmak ve numune almak için zaman çok sınırlıydı. Soruşturma öncesinde ve sırasında bölgeleri başka kişiler de gezdi. Parçalar ve diğer muhtemel kanıtlar, soruşturma ekibinin gelişinden önce açıkça ellenmiş/kaldırılmıştır.”


ABD'nin kimyasal silahların kulanılması konusunda militaları eğittiği ve faaliyet yürüttükleri Suriye'de onlara eşlik etmek üzere “savunma anlaşması firmalarını” gönderdiği teyit edilmiştir. CNN, 2012'de yayınlanan “Kaynaklar: ABD Suriyeli isyancılara kimyasal silah eğitimi verilmesine yardım ediyor” başlıklı makalede şunları aktarmıştı:   
 

“Önde gelen bir ABD yetkilisinin ve çok sayıda diplomatın Pazar günü CNN'e söylediğine göre, Amerika Birleşik Devletleri ve bazı Avrupalı müttefikleri, Suriyeli isyancılara Suriye'deki kimyasal silah stoklarını nasıl ele geçireceklerine dair eğitim vermek üzere savunma anlaşması firmalarını kullanıyor.

 

Kaynaklara göre Ürdün'de ve Türkiye'de gerçekleşen eğitim, stokların izlenmesini ve ele geçirilmesini ve silah tesisleriyle malzemelerinin kullanılmasını içeriyor. Yetkililerden birine göre, bazı anlaşma firmaları tesislerden bazılarını izlemek üzere Suriye'de sahada, isyancılarla birlikte çalışıyor.” 

 

Sözü edilen videonun “kesin delil” olduğu iddia edilse de, tersine, eleştirel şekilde incelendiğinde bu video, - tek amacı sendelemekte olan bir vekalet savaşını kurtarmak için Batı'nın doğrudan askeri müdahalesini haklı göstermek olan - Ağustos sonundaki yanıltma harekâtının hangi araçlarla gerçekleştirildiğini göstermektedir.
 

Şam'da kullanılan roketin zeytin yeşili askeri roket rampalarından değil eğreti üstü açık kamyonlardan fırlatıldığı gerçeği, beraberinde temel bir soru olan “bu kimin yararına?” sorusunun yanıtlanması ve ABD'nin kimyasal silah kullanımı eğitimi verdiğinin teyit edildiğinin düşünülmesi, saldırıların “yalnızca Suriye rejimi tarafından” gerçekleştirilmiş olabileceği yönündeki anlatıyı önemli ölçüde alaşağı etmektedir.

 

Çev: Selim Sezer

 

medyasafak.com