Suriye’de Kuveytli Selefilerin bilinmeyen rolü

Suriye’de Kuveytli Selefilerin bilinmeyen rolü
O tarihte El Nusra Cephesi’nin “Hatla’yı Şiilerden temizlemekle” övünmesi gibi Kuveytli Şeyh Şafi el-Acemi de “Allahu Ekber” nidaları arasında “Şiilerin bıçakla kesilmesini” övdü (hatta bir çocuğun boğazlanmasını da övmüştü).

 

Suhayb Ancarini

 

El Ahbar

 

 

Kuveytli Selefiler, Suriye'deki silahlı grupların desteklenmesinde temel bir rol oynadılar. Destek toplulukları kurdular; çoğu işlerini açık bir şekilde yapıyorlar ve oldukça organize haldeler. Suriye'deki Ahrarü'ş-Şam, Ceyşü'l-İslam ve El Nusra Cephesi gibi en büyüklerinden bir dizi grubun silahlandırılması için, gayriresmi Kuveyt paralarına büyük krediler gidiyor.

 

Suriye krizinin başlangıcından bu yana Suriye muhalefetinin ve silahlı grupların desteklenmesinde Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye'nin oynadığı role dair pek çok şey söylendi. Öte yandan, mevcut ve etkili olmasına rağmen Kuveyt'in rolü ortaya çıkarılmadı. Bu, en azından resmi düzeyde sözü edilen ülkelerin oynadığı rolden de farklı.

 

Kuveyt'in yönetici ailesi bu rolü kamuoyu önünde kabul etmedi, fakat engellemeye de çalışmadı. Kuveyt'in rolünün gözle görülmesine, eski ve yeni Kuveytli milletvekillerinin ve Selefi din adamlarının rolüne rağmen bu böyle. Cihadçıların finanse edilmesi ve ihraç edilmesi de dahil olmak üzere birden fazla cephede yer alıyorlar. Kuveyt'in rolü, sadece askeri operasyon odalarının kurulmasını ve bazı çatışmaların gidişatının yönetilmesini değil, katliamlar yapılması için emirler verilmesini ve sonra bunlarla övünülmesini de içeriyor.

 

Kuveyt yapımı bir katliam: Hatla

 

Geride bıraktığımız Haziran ayında Deyrü'z-Zor kırsalındaki Hatla köyünde, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre 60 kurbanın hayatını kaybettiği bir katliam gerçekleştirilmişti. İnsanlar Kuveyt bıçaklarıyla ve sadece mezhepsel nedenlerden ötürü öldürüldü. O tarihte El Nusra Cephesi'nin “Hatla'yı Şiilerden temizlemekle” övünmesi gibi Kuveytli Şeyh Şafi el-Acemi de “Allahu Ekber” nidaları arasında “Şiilerin bıçakla kesilmesini” övdü (hatta bir çocuğun boğazlanmasını da övmüştü, medya şafak). Asya Haber Ajansı'ndan bir gazeteci birkaç gün sonra Acemi'ye “Kuveytli yetkililerin kendisini tutuklamasından korkup korkmadığını” soruğunda Acemi, “Bu beni ve Kuveytli yetkilileri ilgilendiren bir meseledir” yanıtını verdi. Yetkililer ise kılını kıpırdatmadı.

 

El Nusra Cephesi'nin finanse edilmesi ve yönlendirilmesi

 

Kuveytli Selefiler, Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) ile ihtilafından sonra El Nusra Cephesi'nin finanse edilmesinde merkezi bir rol oynadı. İki taraf arasındaki ilişkilerin doğası, Hatla katliamı gibi özel misyonlar oluşturup bunlar için ödeme yapılmasından, devamlı finansman ve denetime doğru değişim gösterdi.

 

Bir cihadçı kaynak El Ahbar'a, “Hakim el-Mutayri'nin liderliğindeki Ümmet Partisi şimdi El Nusra Cephesi'nin finanse edilmesi ve yönlendirilmesi konusunda aktif” dedi. Kaynak, Mutayri'nin rolünü açığa çıkaran sızıntılar olduğunu söyledi. Bu sızıntılara  göre “Hacac el-Acemi, Mutayri'nin Suriye'deki adamı. El Nusra Cephesi ve IŞİD arasında anlaşmazlıklar doğduktan sonra Acemi, El Nusra Cephesi'nin para ihtiyacından yararlandı ve onlara destek sağlanması için liderleriyle anlaştı.” Bu destek, Acemi'nin, yakın zamana kadar nüfuzlu şeriat yetkililerinden biri olan Ebu Hasan el Kuveyti gibi, El Nusra Cephesi içinde şeriat yetkilileri ve liderler haline gelecek Kuveytli mücahitler tavsiye etmesinden sonra iki katına çıktı.

 

Sızıntılara göre “O [Ebu Hasan el-Kuveyti] El Nusra liderleri arasında nüfuzlu bir konuma gelmek için gerekli eğitime sahip değil.” Hacac Acemi, El Nusra'yı finanse eden tek Kuveytli değildi. Aynı kaynağa göre “”El Nusra Cephesi, şu ana kadar yaklaşık bir milyon ABD doları sağlayan Şafi Acemi'den gelen finansmanı kabul etti.” Kuveytlilerin çabaları, bazı tugayların El Nusra Cephesi'ne biat etmesinin sağlanmasında da etkili oldu. Kaynağın söylediğine göre bunun anlamı şu: “Mutayri El Nusra Cephesi içinde kök saldı ve yalnızca şeriat yetkilileri ve finansman üzerinden değil, aynı zamanda doğrudan ona biat eden fraksiyonlar üzerinden gruba nüfuz etmek yoluyla kontrolü ele geçirdi.”

 

Bir dizi Kuveytli medya kuruluşunun El Nusra Cephesi'nin şeriat yetkililerini ve onların “IŞİD düşüncesinin sapmasının gösterilmesindeki” rolünü savnduğunu da belirtmek gerekir. Bu medya kuruluşları aynı zamanda “bu vaizlerin öğrenme arayışlarındaki gayretlerinin bilindiğini, bilgi geçmişlerinin de iyi bilindiğini” iddia etti.

 

Destekçiler Şurası

 

Kuveyt'in El Nusra Cephesi'ne verdiği destek yeni değil; öncesinde, tutucu silahlı gruplara milyonlarca dolar para ve silah sağlama yönünde, bugüne kadar devam eden bir dizi destek girişimleri vardı.

 

Destekçiler Şurası bu girişimlerden biridir. Aralık 2012'de kuruluşu ilan edilen şura, din adamlarından, aktivistlerden ve Destekçiler Şurası'nın genel sekreteri işlevi gören Muhammed Hayif gibi eski milletvekillerinden oluşuyor.

 

Şuranın en önde gelen üyeleri, Dr. Fahd el-Hinah, Dr. Osman el-Hamis, Dr. Ferhan el-Şamri, Dr. Nayif el-Acemi, Muhammed Davi ve Abdülmani el-Savvan. Şura, Ahrarü'ş-Şam gibi bir dizi silahlı grubun finanse edilmesinde hayati rol oynadı – tıpkı Kuveyt desteğinin bu grubun oluşumunda temel bir rol oynaması gibi.

 

Şam operasyon odası

 

Destekçiler Şurası, Eylül 2013'te Şam operasyon odasının kurulmasının arkasındaki esas oyuncuydu. Bu operasyon odası, Ceyşü'l-İslam, Furkan Tugayları, el-Habib el-Mustafa Tugayları, İslami Ahrarü'ş-Şam Hareketi, Sahabe Tugayları ve Müfrezeleri ve Müslüman Tugayları Ordusu gibi grupları içeriyordu. Kuruluş beyannamesinde geçen bir paragraf, “askeri ve lojistik destekten bağış ve manevi desteğe kadar her alanda operasyon odasını iyi niyetli bir şekilde destekleyen” şuraya teşekküre ayrılmıştı.

 

Kuveyt'in ana kampanyası

 

Kampanya resmi olarak Haziran 2013'te, Hatla katliamıyla aynı zamanda başlatıldı ve başlığı “Kuveyt'in Suriye için 12 bin istilacı hazırlama ana kampanyası” idi. Başlık kısa süre sonra, “istilacı” yerine “mücahid” kelimesinin kullanılmasıyla hafifletildi. Kampanya dahilinde 8,4 milyon Kuveyt dinarı (yaklaşık 30 milyon Amerikan doları) toplandı. Başlıca destekçileri, Velid el-Tabtabaai, Cumaan el-Harbaş, Mübarek el-Valaan, Felah el-Savvagh, Bedr al-Dahum, Nayif el-Midras ve Hamad al-Mattar'dı. Buna ilave olarak din adamları Şafi el-Acemi, Abdül Aziz el-Fadli ve Hacac el-Acemi de kampanyanın destekçileri arasındaydı.

 

[Suriye] kıyı operasyonu odası

 

Şeyh Hacac bin Fahd el-Acemi, Suriye'nin kıyı bölgeleri için, birkaç ay önce Kuzey Lazkiye kırsalındaki köylere saldırı düzenleyen bir operasyon odasının kurulmasında merkezi bir rol oynadı. Acemi o tarihte Muhacirin ve Ensar Ordusu lideri Ömer el Şişani'nin de aralarında bulunduğu, Lazkiye kırsalındaki silahlı grupların bir dizi lideriyle bir araya geldi. Onları, Suriye'nin kıyı bölgesinde bir operasyon odası kurmaya ve saldırı başlatmaya ikna etti. Acemi, Ahrarü'ş-Şam Hareketi gibi İslami grupların en önde gelen destekçilerinden ve finansörlerinden biri olarak görülüyor. Mücahitlere, bir kısmı insani yardım kuruluşu kisvesi altında çalışan dernekler üzerinden para aktarılmasında önemli bir rol oynuyor.

 

El-Ecman ve Yam aşiretleri, Suriye'yi desteklemek için bir araya geliyor

 

Bu birleşme, isyanı destekleyen aşiret faaliyetlerinden birini ifade ediyor. Yam'ın alt aşireti olan El-Ecman aşireti tarafından kontrol ediliyor. Birliktelik, bağış toplamak için kampanyalar organize ediyor. Fonlar iki türlü kullanılıyor: sosyal yardımlar ve yasadışı silahlandırma. Son kampanya Ekim 2013'te, Suriye'deki El-Ecman ve Yam Aşireti Şehitleri adıyla ve kampanyanın genel süpervizörü Nadir Hamis'in açıklamasına göre “Suriye'de Allah'ın dinini ve Müslümanların kutsallarını savunurken şehit olan bazı aşiret üyelerinin onuruna” düzenlenmişti.

 

Birliktelik, genel sekreterinin kampanya başlarken yaptığı bir konuşmada “desteğinin yüzde 70'inin Şam'daki İslam Ordusu'na verdiğini” kabul ettiği, Kuveyt'te Suriye Devriminin Destekçileri Şurası ile işbirliği yapıyor. Bu konuşma sırasında hazır bulunanlar arasında, kampanyadan sorumlu kişileri onurlandıran büyükelçi ve Arap Büyükelçileri Birliği fahri başkanı Abdülaziz el-Subai de vardı.

 

El-Tabtabai: Nubl ve el-Zehra kuşatmasının babası

 

Eski Kuveyt milletvekili Velid el-Tabtabai, Suriye'deki silahlı gruplar arasında en etkili figürlerden biri olarak görülüyor. Onların kontrolü altındaki bölgeleri sık sık ziyaret ediyor. Kuveyt'te toplanan yardımın savaşçıların ücretlerini karşılayacak nakit biçiminde veya silah sevkıyatı biçiminde bu gruplara ulaşmasını güvence altına alıyor. Muhalefete yakın medya kaynakları, onun İdlib kırsalına yaptığı ziyaretlerden birinin dört ay sürdüğünü ve bu süre zarfında bazı operasyonların planlanmasına katıldığını doğruladı.

 

Eylül 2013'te Tabtabai'nin Suriye kıyı bölgeleri olduğu varsayılan bir yerde Grad füzelerini hazırladığı ve fırlattığı bir video Youtube'da yayınlandı. Devrimin destekçilerinden pek çoğu, “Halep kırsalındaki Nubl ve el-Zehra kasabalarına getirilen kuşatmanın sıkılaştırılması için gösterdiği gayret” de dahil olmak üzere, elle tutulur katkıları için ona minnetlerini ifade etti.  Muhalefet kaynakları, Tabtabai'nin bu kuşatmanın babalarından biri olduğunu doğruluyor. Kasım 2013'te, “bir hava saldırısının onun Halep kırsalında silahlı grupların 10 lideriyle yaptığı toplantıyı hedef alması sonrasında yaralandığı” şeklinde bir dedikodu ortaya çıkmıştı. Başkaları ise, Kuveyt'ten bu tür haberleri yalanladığı açıklaması gelmeden önce onun öldürüldüğünü iddia etmişti.

 

 

Çev: Selim Sezer

 

medyasafak.com