Korona virüsü Amerikan İmparatorluğunun sonunu mu getiriyor?

Korona virüsü Amerikan İmparatorluğunun sonunu mu getiriyor?
Süveyş Kanalı Savaşı ve İngiliz-Fransız-İsrail saldırıları Britanya İmparatorluğu’nun çöküşüne tarih attıysa, korona virüsü de Amerikan İmparatorluğunun sonu için geri sayım başlatmış olabilir. En azından biz böyle olmasını umuyoruz.

 

 

 

Abdulbari Atvan

 

 

Raialyoum

 

 

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres geçtiğimiz günlerde öldürücü korona salgını ile mücadeleye odaklanmak ve topraklarında savaş yaşanan halkları kurtarmak için dünya çapında acil ateşkes çağrısı yaptı.

 

Guterres, Arap Birliği Genel Sekreteri olan mevkidaşı Ahmet Ebu Gayt gibi bu çağrısını savaşların arkasında yer alan, finanse eden ve ablukalar ile yaptırımlar dayatan taraflardan hiçbirine işaret etmeden yaptı.  Çünkü kendisi ve konumu için korkuyor. 70 yaşının üzerinde olan bu adam, insanlık tarihinin kritik bir aşamadan geçtiği şu günlerde korkusuzca bazı isimleri ve olayları anacak cesarete sahip değil.

 

Irak'a saldıran ve işgal eden, Libya'yı yok ederek düşmüş bir ülkeye dönüştürmesi için NATO'yu yöneten ABD, şu anda da ülke içerisindeki iç savaşın arkasında duruyor. Başkan Donald Trump, Suriye'de 90 milyar dolar harcadığını ve petrolünü çaldığını, geliriyle paralı terör gruplarını ve ayrılıkçı grupları finanse ettiğini kendi ağzıyla itiraf etti. Bugün de Çin'in virüsün yayılmasının arkasında olduğuna dair ABD'ye yönelttiği suçlamaları olasılık dışı görmüyoruz.

 

Hepimiz BM Genel Sekreterinin aynı zamanda başta İran, Suriye ve Gazze olmak üzere birçok ülkede on milyonlarca insanı açlıkla karşı karşıya getiren ablukalar ve ekonomik yaptırımları sonlandırmak üzere çağrı yapmasını umuyoruz. Zira bu yaptırımlar, sınırların kapatılması ve ilaç dâhil olmak üzere tüm ithalatın yasaklanmasını dayatıyor. Bu durum, 90'lı yıllarda Irak'ta olduğu gibi ilaç yokluğundan dolayı bu kez milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine yol açabilir. Bu kuşatma altında olan ülkeler, en basit Aspirin'i bile ithal edemezken nasıl bu salgınla savaşabilir?

 

Korona virüsü kuşkusuz çok tehlikeli bir salgındır. Tüm dünyanın işbirliği yaparak bununla mücadele etmesi gerekir. Ancak bu virüs Amerika'nın Ortadoğu'da milyonlarca insanı öldüren savaşlarından daha merhametlidir. Her şeye rağmen bu virüsün belki de tek olumlu yanı, Amerikan İmparatorluğunun sonunun başlangıcı ve dünyayı bu illetten kurtarması olabilir.

 

***

 

Bunu anlayabilmek için, Washington Post gazetesinin bize bu virüsün Amerikan yaşamı ve ekonomisine verdiği büyük zararın ABD'nin dünya liderliğinden geri çekileceğini gösterdiğine dair haber yapmasına gerek yok. Çünkü insanlıktan uzak ABD liderliğinin en yakınındakilere bile musibet anında sırtını dönmesi ve dünyanın en güçlü, en büyük ve en zengin ülkesi olarak bu salgından zarar gören milyonlarca insana yardım için tek bir maske bile vermemesi, ilk ve en önemli insanlık testinden geçemediğini gösterdi.

 

Büyüklük insan öldürmek, savaşlar, silah ticareti, şantaj ve kuşatmalarla olmuyor. Büyüklük, ahlak, adalet ve insani değerleri yaymak, zayıfların yanında durmak ve ezilenlere yardım etmekle birlikte gelir. Ne var ki bunlar ne geçmişte ne de bugün Amerikalıların sözlüğünde yer alan erdemlerdir.

 

Amerikan hükümetinin Gazze Şeridi'ne bir çuval pirinç ya da su arıtma cihazları için tek bir malzeme gönderdiğini bugüne kadar ne duyduk ne gördük. Yemen'de yayılan ve büyük can kayıplarına neden olan kolera salgınını tedavi etmek için tek bir tıbbi malzeme göndermeyen ABD'nin, Suriye- Türkiye sınırındaki Suriyeli mültecilere, Irak'ta abluka nedeniyle aç kalan milyonlarca insana ve Afganistan'da Taliban bölgelerinde zor durumda olan insanlara da en küçük bir yardımda bulunduğunu görmedik. ABD hakkında okuduğumuz ve duyduğumuz tek şey; düğünler, yas meclisleri, okullar ve kreşleri bombalamak için kullanılan dronlar ve silah anlaşmalarıdır.  

 

Evet, Amerikan halkına değil, Amerikan yönetimleri ve vahşi politikalarına karşı en ufak bir muhabbetimiz bile yoktur. Zaten bize karşı en çirkin biçimde ırkçılık yapan, ülkelerimizdeki insanlık düşmanı yöneticileri destekleyen, doğrudan ya da petrol fiyatlarını düşürerek dolaylı yollarla servetimizi çalan, kendi ekonomisini kurtarmak için silah anlaşmaları yapan bir yönetimi nasıl sevebiliriz ki?

 

Korona virüsü, Amerika'nın ırkçılığını ve sağlık sisteminin başarısızlığını tüm dünyanın gözleri önüne serdiği gibi bencilliğini ve başkalarının acılarını umursamadığını da ortaya koydu. Çin ve Rus uçakları ise İran, İtalya, İspanya ve Fransa havaalanlarına tıbbi malzemeler ve uzmanlarla dolu uçaklar gönderirken, Trump ülkesinin hava sahasını Avrupa'ya ve dünyanın çoğu ülkesine karşı kapattı.

 

***

 

Süveyş Kanalı Savaşı ve İngiliz-Fransız-İsrail saldırıları Britanya İmparatorluğu'nun çöküşüne tarih attıysa, korona virüsü de Amerikan İmparatorluğunun sonu için geri sayım başlatmış olabilir. En azından biz böyle olmasını umuyoruz.

 

Çin ve Rusya'ya teşekkür ederim… Bu salgından etkilenenlere sağladığı yardımlarla büyük insanlık örneği gösteren küçük Küba'ya da çok teşekkür ederim. Zor zamanlarda ahlaki değerler ortaya çıkar. İnsani değerler ve dayanışmadan yoksun olanların ise maskeleri düşer.

 

 

Çeviri: Merve Soydaş

 

 

Medya Şafak