Mali'deki “Cihatçılar”, El Yazmalarını Yakıyor

Mali'deki “Cihatçılar”, El Yazmalarını Yakıyor
Mali'nin kuzeyinde, özellikle Timbiktu'da cihadçı aşırıcı gruplar, Timbiktulu Ahmet Baba Sufi Kütüphanesindeki bazı kitap ve belgeleri yaktılar. Gruplar kaçmadan önce, binlerce kitap yakılmış ve ortadan kaldırılmıştı.

Mahmud Veld

El-Quds El-Arabi


İslam tarihinde kitap ve kütüphane yakma olayları maalesef yeni bir şey değil. Bu tarih, milyonlarca kitabın  yakılmasına tanıklık etti. Aşırıcı ve radikal Müslüman alimlerin, kitapların tahrip edilmesi ve yakılmasında büyük rolleri vardır. Bu tarihte hikaye şöyledir: Kitap yayınlandıktan sonra yakılmamak ve yok edilmemek için büyük sıkıntılar çekerken, kitabın yazarı ise taciz, takip ve öldürülmeye kadar varan süreçten geçer. Kitap satın alma korkusunun çok yaşandığı bazı asırlarda; kitap haram ve yasak sayıliyordu, özellikle felsefe veya bilimsel kitap satın alanlar zindana atılıyor, öldürülüyordu.

Mali'nin kuzeyinde, özellikle Timbiktu'da cihatçı aşırıcı gruplar, Timbiktulu Ahmet Baba Sufi  Kütüphanesindeki bazı kitap ve belgeleri yaktılar. Gruplar kaçmadan önce, binlerce kitap yakılmış ve ortadan kaldırılmıştı. Fransızların ilerleyişine bir kurşun sıkmayan bu gruplar, bölge halkının tarihine kurşun sıktılar. Bu tür olaylar, vahhabi grubun, alışkanlığı olması ile beraber, bilim onların ilk düşmanıdır. Bölgedeki tasavvuf ise, projelerinin önünde bir set oluşturan ve halledilmesi gereken bir konu. Bu yıkımlar, insanlık mirasına karşı işlenmiş olan ve bu çağdaki ilk saldırılar değil. Taliban 2001 yılında iki büyük Buda heykelini patlattı. Heykellerin 3 bin yıllık tarihleri vardı. Sufilerin Tunus ve  Libya'daki türbelerinin yıkılması ve selefilerin Mısır'da sfenksleri yıkma çağrısı yapması diğer örneklerdir. Filistinli çocukların hikayelerini sevdiği ''Söyle Ey Kuş'' kitabı da Hamas hükümetinin yaktığı bir diğer kitap.

Hicri 82 yılından 913 yılına kadar İslam tarihi, kütüphaneleri yakma ve kitap müelliflerinden kurtulma olaylarına bol bol tanık olmuştur. Halife karşıtlarını ve muhaliflerini ortadan kaldırmak ve öldürmek için, sapkınlıktır tanımı ile kitaplar yakılıyordu. Abbasi, Fatimi ve Endülüs devirlerinde kurulan ana kütüphaneler acı verici bir şekilde yıkılarak milyonlarca kitabın yok olmasına sebebiyet verdi. Kahire'deki Beytül İlm'in kaderi, Bağdat'taki Beytül Hikme'den daha iyi değildi. Burası İslam tarihinin şimdiye dek gördüğü en büyük kütüphanesiydi. Alman doğubilimci Sigrid Hunke ''Arapların Güneşi Batının Üzerinde Parlıyor'' kitabında kütüphane kaynakları hakkında şunları yazar: ''Kahire'de yüzlerce işçi ve teknisyenin çalıştığı 2 milyon 100 bin ciltlik bir kütüphane vardı.'' “İslami Kültür Özeti” kitabındaysa, kütüphanelerin toplam 3 milyon kitap ihtiva ettiğini yazar. Bu kütüphanaler Selahaddin Eyyübi devrinde ortadan yok edildi. Bunu aktaran kaynaklar arasında Kalkaşandi (çev.notu: 1355-148 arasında yaşamış Mısırlı yazar) ve Maqrizi (1364-1442, Mısırlı) derler ki: ''Selahaddin devrinde Fatimiler'in kitap hazineleri ele geçirildi ve saçılıp dağıtılanlar dışında kalanlar, Selahaddin'e yakın olan bazı kadılara ve alimlere verildi. Haftada iki gün seçerek, 10 yıl süreyle, bu iki günde kitap tüccarlarına kitap satılmaya devam edildi. Bu zamanlarda Arap Müslüman liderlerin eliyle, her biri 10 binin üzerinde kitap ihtiva eden 3 özel, ana kütüphane yakıldı: İbn-i Hazm El-Endülisi Kütüphanesi, Sabur Kütüphanesi ve Abdülselem ibn Abdulkadir El-Bağdadi Kütüphanesi.

İbn-i Haldun da, 420 yılında Gazne Sultanı Mahmut'un, felsefe kitaplarını, popüler olan bilim kitaplarını ve El-Sahib ibn İbad'ın teoloji ilmi ile ilgili eserler ihtiva eden kütüphaneyi yakma emrini verdiğini yazar.

Bütün bu hadiseler, buzdağının görünen kısmıdır sadece. Bunlar, sadece kitap yakma, kültür dışlama ve kütüphaneleri ortadan kaldırmanın yeni bir şey olmadığını gösteren kanıtlardı. Aşırılık yanlılarına ve olaylarına yabancı değiliz.  Bu makalede bahsettiğimiz aşırıcı gruplar da yakın zamanda, kutsal türbeleri yıktı, tarihi Seyyid Yahya camisini işgale kalkıştı ve kapılarını ziyaretçilerin gözü önünde yıkmaya çalıştı. Bütün bunlara rağmen, bu gruplar bu tür saldırılar ile yıkımlara kalkıştığında, buna şaşıran ve bu grupların bu tür olaylarla ilişkisi olmayacağını söyleyenler var aramızda. 60 yıldan fazla süren Fransa'nın Azavad işgali tarihi boyunca bile, böyle yıkımlara veya kitap yok etme olaylara rastlanmamıştı.

Çev: Hasan Sivri

medyasafak.com