Talepler, mevcut hükümetin koşulsuz istifasına ek olarak, Rusya ile tüm bağları koparacak ve Kazakistan'ı EAEU'dan çıkaracak bir geçici hükümetin kurulmasını da içeriyordu. Bu nedenle Kazakistan'daki mevcut isyan, Ukrayna’yı Washington'un yörüngesine yerleştiren “turuncu devrim” ve Belarus rejimini istikrarsızlaştırmaya yönelik son girişimlerle açık bir paralellik gösteriyor.
Başlangıçta Euromaidan hareketinden yayılan ayaklanmaya, Ulusal Demokrasi Vakfı, George Soros’un Açık Toplum Enstitüsü ve Uluslararası Cumhuriyetçi Enstitü gibi gruplar tarafından koordine edilen şaşaalı halkla ilişkiler kampanyaları yön veriyordu ve zamanla halkla ilişkileri, haklarından yoksun bir gençliğin demokratik yoldan seçilmiş bir başkanın devrilmesine destek vermesi biçiminde yeterli cephanelik kazandı.
“Eğer Washington’da insanlar molotof kokteylleri atarak Kongre’ye yürüselerdi – ve bu insanlar Ukrayna Parlamentosu tarafından yönlendiriliyor olsalardı – ve bu kişiler Beyaz Saray girişinde barikatlar kurup Beyaz Saray güvenlik muhafızlarına taş atıyor olsalardı, Başkan Obama güvenlik güçlerini geri çeker miydi?”
Uluslararası yatırım fonu haydutu George Soros’un demokrasi manipülasyonu çabalarının, CIA taktisyeni Gene Sharp’ın bütün dünyada bir “Yeni Amerikan Yüzyılı” empoze etme şeklindeki neo-muhafazakâr amacın çekirdek stratejisini oluşturan yapay sokak devrimi taktikleriyle birleşmesinden bu yana Ukrayna, Amerika’nın müdahaleci dış politikasının ödülü işlevi gördü. Neo-con’lar hâlâ ayaktalar ve John Kerry’nin Dışişleri Bakanlığı’nın içinde bile aktifler.
"Rusya ve Amerika, rejimin kalması konusunda örtülü bir şekilde (dolaylı yoldan) anlaştılar. Ama Esad’ın geleceği ve Rusların gelecekte bölgedeki çıkarları konusunda ihtilafa düştüler. Rusya ve Amerika aynı zamanda bölgede askeri bir üstünlük yakalanmaması konusunda da anlaştılar ama savaşı nasıl durduracakları ve ondan sonrası için anlaşmaya varamadılar."