"Muallim, Moskova'da El-Hatib ile Görüşecek mi?"

"Muallim, Moskova'da El-Hatib ile Görüşecek mi?"
Burada ortaya çıkan, Muallim ve Hatib'in Moskova'da, beklenen müzakereleri görüşmek amacıyla yüz yüze gelip gelmeyecekleri sorusudur. Yoksa Rusya onları Moskova'ya eş zamanlı davet ederek müzakerelere ön hazırlık mı yapıyor?

El-Quds el Arabi

Amerika ve batılı ortakları, etrafında var olan cihadçılardan dolayı İsrail'in güvenliği konusunda endişelenip  Suriye krizinden çekilirken ve Suriye silahlı muhalefetine destek  olma heveslerini terk ederken, onların aksine Rusya'nın rolü burada öne çıkıyor ve faaliyetleri artmaya başlıyor. Siyasi çözüm adı altında yavaş yavaş bu boşluğu dolduran girişimlerle, rejim ile muhalefeti bir araya getirmeye çalışıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mihail Bogdanov önceki gün, Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim ve Koalisyon lideri Muaz El-Hatib'in bu ay sonunda, ayrı bir şekilde Moskova'ya ziyaret gerçekleştireceklerini söyledi.

Şeyh Hatib, Münih'te bir güvenlik konferansının aralarında, Sergey Lavrov ile görüştüğü gibi, İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi ile de görüştü. Bu iki görüşmenin, Suriye muhalefetinin dikkate aldığı bütün kırmızı çizgilerinin ihlali anlamına geldiği söyleniyor. Muaz El-Hatib de akan kanın durması için, Suriye rejiminin temsilcileri ile görüşmeyi ve diyaloga hazır olduğunu tekrarladı.

Burada ortaya çıkan, Muallim ve Hatib'in Moskova'da, beklenen müzakereleri görüşmek amacıyla yüz yüze gelip gelmeyecekleri sorusudur. Yoksa Rusya onları Moskova'ya eş zamanlı davet ederek müzakerelere ön hazırlık mı yapıyor?

İki taraf da şu anda çözümün çıkmazda olduğuna ikna olmuş durumda. Askeri sahanın, sorunları çözmekte başarısız olması tarafları, başka çözümlere  itiyor ve bu konuda en uygun yerin Moskova olduğunu düşünüyorlar.

Suriye muhalefeti, batılı dostlarının artık onlara sahip çıkmadığını dillendirmeye başladı. Muhalefete, ne istediği çeşitli silahlar verildi, ne rejimi devirecek olan askeri müdahale gerçekleştirildi ne de Amerika'nın ve Avrupalıların verdikleri sözler yerine getirildi. Bütün bu talepler buharlaşıp yok oldu.

Şeyh Muaz El-Hatib, Suriye'de akan kanı ve ölüm cehennemini durdurmak, çevre ülkelerde bulunan yüz binlerce mültecinin acılarını hafifletmek ve onları ülkelerine geri döndürmek amacı ile, diyalog çağrısında bulunup rejimin temsilcileri ile görüşmeye hazır olduğunu duyururken; batının ve Amerika'nın bu terk edişlerini birden fazla defa dile getirdi.

Suriye rejimi ile güçlü ilişkileri olan, Suriye rejiminin dış müdahale ile devrilmesini engellemek için, Güvenlik Konseyinde iki defa veto hakkını kullanan Rusya, Amerika'nın eli altında bir muhalefet varken, bu süreci yönetmeyi seve seve isteyecektir.

Suriye rejimi ise ironik bir şekilde, bu sürecin  sadece Ruslar tarafından yönetilmesini istemiyor. Amerika'yı, önce Konseye ve ardından Koalisyona destek olmakla, Körfezdeki müttefiklerinin yararı için de, silahlı muhalefete silah yardımı yapmakla suçlarken, Amerika'nın da bu süreçte rol almasını istiyor.

Şeyh Muaz El-Hatib  Amerika'nın, Koalisyonu, El-Kaide ideolojisinde olan cihadçılara ve Nusra'ya karşı kullanmak istediğini fark etti. Bu yüzden de, Amerika'nın Nusra'yı terör listesine almasına karşı çıktı ve dışarıdaki Suryelilerin pasaport sürelerinin uzatılması veya yenilenmesi, tutukluların serbest bırakılması şartları yerine getirilmesi halinde rejimin temsilcileriyle görüşebileceğini duyurdu.
Rejim ve muhalefet arasındaki diyalog yakındır ve Rusya belki de bu turların ilkine ev sahipliği yapacaktır.

Çev: Hasan Sivri

medyasafak.com